Çankırı'da Çorakyerler Omurgalı Fosil Lokalitesi'nde yürütülen kazı çalışmalarında 2 metrekarelik alanda 9 milyon yıl önce yaşamış fil, gergedan ve zürafaya ait 20'nin üzerinde fosil bir arada bulundu.
Çankırı-Yapraklı kara yolu üzerinde Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Antropoloji Bölüm Başkanı Prof. Dr. Ayla Sevim Erol başkanlığında yapılan kazı çalışmaları, bu yıl 15 kişilik ekiple yürütülüyor.
Bugüne kadar atların atalarına ait üç tür, fillerin atalarına ait iki tür, zürafaların atalarına ait dört tür, kılıç dişli kedigiller, su samurları, oklu kirpiler, ayılar, domuzgiller, gergedangiller gibi 43 farklı türe ait 4 bin 300'ün üzerinde numaralı (bütüne yakın), pek çok da küçük parça halinde fosile ulaşıldı.
Bu sezon yürütülen çalışmalarda 7-8 fil, gergedan ve zürafaya ait 20'den fazla kemik de bir arada bulundu.
Kazı Başkan Yardımcısı Dr. Gülşah Güler, Çorakyerler'in Türkiye'de referans lokalitelerden biri olduğunu söyledi.
Alandan çıkarılan örneklerin hepsinin memeli türlerine ait olduğunu dile getiren Güler, "Önceki senelerde yapılan kazılarda daha tekil fosiller ele geçirilirken, bu sene özellikle büyük memelilere ait eklemli kemikler gelmekte. Özellikle kazdığımız alanda birçok farklı hayvan cinsine ait oldukça karışmış ancak iyi korunmuş artiküle (eklemli) kemikler bulmaktayız" dedi.
'ÇAMUR AKMASI HAYVANLARIN HEPSİNİ KARIŞTIRARAK BURAYA YIĞMIŞ'
Bulunan fosillerin 7-8 farklı hayvana ait olabileceğine dikkati çeken Güler, "Örneğin burada fil kol kemiği, onun altında iki farklı gergedan cinsine ait bacaklarının tarak kemikleri bulundu. Üst kısımda bir zürafaya ait üst çene, yine onun yanında gergedanın kol ve bacak kemikleriyle birlikte oldukça karışık ancak iyi korunmuş ve sistematik açıdan bizim için önemli bilgiler verecek buluntular mevcut. Eğer eklemleri tek tek sayarsak 20'nin üzerinde, ancak bireye ait örnekleri sayarsak 7-8 bireye ait fosil var burada" ifadelerini kullandı.
Bu tür çoğul buluntuların nadir karşılaşılan bir durum olduğunun altını çizen Güler, "Oldukça nadir, çünkü özellikle Türkiye'deki fosil yataklarında örnekler taşındığı için çok fazla eklemli halde örnek ele geçmez. Geçse de korunma durumu daha bozuk olabilir. Ancak burada herhangi bir ezilme, bozulma olmadan hepsi birebir şekilde korunmuş durumda. Bu da bizim için önemli" diye konuştu.
Fosilleşmenin zor bir durum olduğunu, hassas özellikler gerektirdiğini anlatan Güler, şunları kaydetti:
"Çorakyerler Lokalitesi günümüzden yaklaşık 7 ila 9 milyon yıl öncesine tarihlendiriliyor. Buradaki örnekler de yine 7 ila 9 milyon yıl öncesinde tarihlendirilen örnekler. Bu hayvanların bu şekilde karışık çıkmasının nedenlerinden biri, toplu ölüm. Bir çamur akması bu hayvanları önüne katıp buraya yığmış. Dolayısıyla çamur akması hayvanların hepsini karıştırarak buraya yığmış. O yüzden de biz bunları bu şekilde buluyoruz."
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...