ALEVİ AÇILIMI DA ERKAN MUMCU'NUN PROJESİ ÇIKTI 

Kocabıyık'ın yazısında ortaya çıkan sonuç şu; hükümet, Erkan Mumcu'nun tüm projelerini tek tek hayata geçiriyor. Bunu, Mumcu'yu terk eden Kocabıyık bile itiraf etmek zorunda kaldı.

Kocabıyık'ın Yeni Asır'daki köşe yazısı

Hükümetin Alevi açılımının benim açımdan en dikkat çekici tarafı, çözüm için önerilen modelin iyi tasarlanmış bir proje olmasıydı. Aslında bu modelin Ak Parti'ye ait olmadığını biliyorum. Meseleyi Ak Parti'nin gündemine sokan Reha Çamuroğlu'nun konuyla ilgili çalışmaları olduğunu bilmekle beraber içeriğine vakıf değilim. Ancak, söz konusu önerileri de içeren çok kapsamlı bir çalışmadan haberdarım. Bugün okuyucularımıza hükümetin tasarladığı projeye de temel olduğunu sandığım bu çalışmadan ve arkasındaki gerçek kahramandan söz edeceğim.
***
Herkes bilmelidir ki, Türkiye'de tüm Cumhuriyet tarihi boyunca yapılmış olan en kapsamlı Alevi projesini bir siyasi partimiz gerçekleştirmiştir. Bu parti ANAVATAN Partisi'dir. Bu çalışmayı partinin gündemine getiren ve Sayın Erkan Mumcu'yu projeye inandıran kişi ise Dr. Ali Arif Özzeybek'tir. Dr. Özzeybek, Alevi kanaat önderleri içerisinde saygınlığı olan bir aydındır. Kendisi Türkiye'de yaşayan ne kadar Alevi kanaat önderi ve Alevi din adamı varsa hepsiyle irtibat kurmuş, toplantı yapmış ve görüş alış-verişinde bulunmuştur. Tüm bu çalışmalardan sonra "Toplumsal Barışın Dayanağı Olarak İnanç Özgürlüğü" adlı mükemmel reform tasarısı çıkmıştır ortaya. Hakkını teslim edelim, Sayın Genel Başkan Mumcu'da bu projeye hem gönülden destek vermiş hem de katkıda bulunmuştur. Ama sanırım onun da siyasi kaderi her şeyi herkesten önce düşünmek ve fakat fikrini herkese kaptırmaktan ibarettir.
Aslında yanlış söylüyorum, bu onun kaderinden değil mükemmelliyetçiliğinden kaynaklanan yavaşlığındandır. Sonunda o büyük hazırlığı Ak Parti kapmıştır, geçmiş olsun. Olsun, nasıl olsa memleket hayrına bir çabaya konu olmaktadır.
***
Biz şimdi ANAVATAN ve Dr. Özzeybek'in hazırlamış olduğu projenin temel adımlarını hatırlatalım: İnanç ve kültür farkları tanınacaktır: Bu grupların kendilerini ifade imkanları pozitif bir anlayışla hukuki olarak düzenlenecektir.
Etkili ve verimli hizmet sağlanacaktır: Diyanet İşleri Başkanlığı "İnanç Hizmetleri Kurumu" adıyla yeniden yapılandırılacaktır.
İbadethaneler: 3194 sayılı imar kanunundaki "ibadethane" ibaresinin yanına "inanç merkezleri" ibaresinin eklenmesi ile alevi vatandaşlarımızın ibadethane ihtiyacı yapıcı bir çözüme kavuşturulacaktır.
Din hizmetlileri: İnanç merkezlerinde görev yapacak din hizmetlileri Alevi vatandaşlarımızın görüşleri alınarak belirlenecektir ve başta maaş olmak üzere özlük hakları yasal teminat altına alınacaktır.
Eğitim öğretim: İlahiyat fakültelerinde her inanç grubuyla ilgili anabilim dalları kurulacak, bu fakültelerden mezun olan kişiler isterlerse din hizmetlisi olarak görev yapabileceklerdir.
Devam edecek...