3 Kasım 2007
TURKTİME: Siyasetle çok iç içe bir aileden gelmenize, birçok siyasiyle çok yakın ilişki içinde olmanıza rağmen siyasete yönelik yapılan her teklifi “Ben gazeteciyim” diyerek geri çevirdiniz. Gazetecilik sizin için neden bu kadar önemli?
MEHMET BARLAS: Bizim ailede siyasete tüm yaşamını adamış, bu nedenle haksız yere hapse atılmış, maddi sıkıntılar çekmiş olan babam Cemil Sait Barlas, aynı zamanda müthiş birikimli bir yazar-aydındı. Ben kendi yolumu çizerken, babamın siyasetçiliğini değil yazar-aydın kişiliğini kendime örnek almaya çalıştım. Gazetecilik ile siyasetçiliğin birbirlerine alternatif meslekler olmadığını da düşündüğüm için, gazeteci olmayı ve kalmayı seçtim. Bu arada gazeteciliğimi askıya alıp siyasete girdiğim takdirde, gazeteciliğe geri dönmenin zor olacağını da hesapladım.
TURKTİME: Milletvekili olmak için olmadık fedakarlıların yapıldığı bir ülkede gazeteciliğinizi gerekçe göstererek Bakanlık teklifini geri çevirmiş birisi olarak, gazetecilerin siyasete girmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
MEHMET BARLAS: Gazetecilikten siyasete geçen Bülent Ecevit ve İsmail Cem gibi çok başarılı meslektaşlarım var. Altan Öymen CHP Genel Başkanı da oldu. Bunları ve isimlerini zikretmediğim siyaseti seçen pek çok meslektaşımı da, kutluyorum. Neticede bu bir tercih meselesi.
HER KONUYA HAKİM DEĞİLİM
TURKTİME: Ekranlarda; sizi, her konuya hakim, çok sakin bir kişilik olarak izliyoruz. Mehmet Barlas gerçekten de hep sakin midir? Kızmaz mı hiç?
MEHMET BARLAS: Genel olarak sinirli bir kişi değilim. Ayrıca her konuya da hakim değilim. Karşınızdakini sabırla dinlediğiniz zaman, farkında olmadığınız yeni düşünceleri dinleyip, öğrenmek imkanınız da artıyor.
TURKTİME: Sizi en çok kızdıran, tahammül edemediğiniz şey nedir? Neden?
DENSİZLİK, AÇIK SÖZLÜ OLMAK DEĞİLDİR
: Kemal Tahir, “Akılsızlara da, cahillere de kızılmaz. Ama akılsızlığı ve cehaleti saldırganlık biçiminde meydana sürenlere kızılır” demişti. Ben de aynı fikirdeyim. Bir de terbiyesizliği, kırıcılığı ve densizliği “Açık sözlülük” sananlara galiba sinirleniyorum.
EMRE KONGAR’LA SİNİRLERİMİZE HAKİM OLMAYA ÇALIŞIYORUZ
: Emre Kongar ile yaptığınız programda zaman zaman sinirlendiğinizi ve o bildiğimiz sakinliğinizi kaybettiğinizi görüyoruz. Bu, ilgiyi canlı tutmak için yapılan bir danışıklı bir dövüş mü? Değilse, zaman zaman yaşanan tansiyon yükselmesini nasıl okumalıyız?
MEHMET BARLAS: Sayın Kongar’la programda tabii ki sinirlendiğim anlar var. Onun da sinirlendiği anlar vardır mutlaka. Ama geniş bir izleyici kitlesi önünde sinirlerimize hakim olmak gerektiği konusunda görüş birliği içindeyiz. Galiba da uzlaştığımız en önemli konu bu.
TURKTİME: Yorum Farkı’nda aslında karşıt düşüncelerin kavgaya dönüşmeden de bir arada konuşulabileceğini gördük. Sizce böylesi programlar neden marjinal kalıyor?
MEHMET BARLAS: Yorum Farkı programının gördüğü ilgiden, bu tür kavgasız tartışmaların marjinal kalmadığını anlıyorum.
TURKTİME: “Ne olacak bu medyanın hali?” sorusu neredeyse “Ne olacak bu memleketin hali?” mottosunu gölgede bırakacak hale geldi. Sizce Türk basını ne yöne doğru evriliyor? Yada daha açık sormak gerekirse, ne olacak bu medyanın hali?
MEHMET BARLAS: Medya da diğer pek çok kurum gibi, dünyaya ayak uyduracak iç reformlarını yapma sürecinde. Sadece sermaye takviyesi veya teknolojik yenilenmeler şimdilik gündemde. Sıra mutlaka çok iyi yetişmiş yeni kadroları medyaya çekecek maddi ve manevi ortamın oluşmasına da gelecektir.
DÜNDAR-GÜLDEMİR KEŞKE DÜŞÜNCE DÜZEYİNDE KALSAYDI
: Türk basının duayenlerinden biri olarak son zamanlarda iki usta Ufuk Güldemir ve Uğur Dündar arasında yaşanan polemiği siz nasıl değerlendiriyorsunuz?
MEHMET BARLAS: Bildiğim kadarıyla, bu tartışma yargıya da intikal etti. Keşke sadece “Polemik” olarak düşünce düzeyinde devam edebilseydi.
EN BÜYÜK TUTKUM: SANAL DÜNYADA DOLAŞMAK
TURKTİME: Bir gününüz nasıl geçiyor. Sabah işe geldiğinizde önce hangi gazete ve köşe yazarını okuyorsunuz?
MEHMET BARLAS: Daha çok evde çalışıyorum. İnternet sayesinde tüm haberler bir ekran mesafesinde her an önümde. Tabii ki önce Sabah’ı en küçük haberlerine kadar okuyorum. Sonra da tüm gazeteleri ve hemen hemen tüm meslektaşlarımın yazılarını okuyorum
TURKTİME: Özellikle okumaktan zevk aldığınız köşe yazarları kimlerdir? Böyle bir tercihiniz var mı?
MEHMET BARLAS: Kendilerinden bilmediğim bilgileri ve düşünmediğim düşünceleri öğrenebileceğim köşe yazılarını okumaktan öncelikle zevk alıyorum. Şükrü Hanioğlu ve Herkül Millas gibi arada bir yorum yazan isimlerin yazılarını da sabırsızlıkla bekliyorum.
:İnternet medyası ile aranız nasıl? Özellikle takip ettiğiniz siteler hangileridir?
MEHMET BARLAS: Oğlum Cemil Barlas’ın yönettiği Haberx.com, benim de katkıda bulunduğum bir internet haber sitesi. Sanal dünyada dolaşmak ise en büyük tutkularımdan biri. Yerli ve yabancı haber sitelerini medyadan haberler veren siteleri, olabildiğince izliyorum.
TURKTİME
TURKTİME
TURKTİME
MEHMET BARLAS
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...