"Bu dizi tam da beni anlatıyor. İzlediğimde adeta kendimle yüzleşiyorum... Artık benim de evden kaçma vaktim geldi..." İstanbul'da yaşayan ve ailevi sorunları olan bir genç kızın arkadaşına gönderdiği telefon mesajından alınma bu yazılanlar...
Adı bizde gizli bu kızın bahsettiği dizi, Show TV'de cuma günleri ekrana gelen 'Melekler Korusun'... Sahne şu:
Annesi Melek (Hümeyra) tarafından okusun diye büyük şehre getirilen, ancak tiyatrocu olmayı kafasına koyan İpek (Özge Özpirinçci), bu isteği ailesi tarafından kabul görmeyince huzursuz olur.
Annesi yeniden köye getirince de evden kaçıp büyük şehirde hayallerinin peşine düşer...
Ona bu yolda yardım edenler, benzer durumdaki arkadaşlarıdır.
Dizinin hikayesi tamamen bu olaylar üzerine kurgulanmasa da, 'Melekler Korusun'da özünde bir genç kızın hayalleri ile bunun önünde duran engeller anlatılıyor. Ve tabii kuşak çatışmaları...
Kızı İpek üzerinde baskı kuran, onun hayatıyla ilgili kararlarda söz sahibi olan anne Melek, onun da sözünden çıkamadığı ve dahası korktuğu annesi Kehribar (Yıldız Kültür)...
Dizi kuşaklar arasındaki çatışmayı çok iyi verse de, İpek için istediği şeyi elde etmenin tek yolunun evden kaçmak olduğunu anlatması son derece sakıncalı.
Bu diziyi seyredenler arasında eğitim seviyesi düşük kişiler, hatta kaçmak için küçük bir kıvılcım bekleyenler olduğu unutulmamalı. Gerçekten kaçmak çözüm mü, özgür olmanın yolu mu?
Umarız ilerleyen bölümlerde bunun sakıncalarına da dikkat çekilir de köylü kızlar şehirlere, şehirli kızlar sokaklara kaçmaya heveslenmez.