Vural, TBMM'de gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısında, Güney Osetya'da meydana gelen çatışmaları değerlendirdi. ''Başbakan'ın ortaya attığı Kafkasya İttifakı (önerisi), içi boş, değerlendirme yapılmamış bir öneri. Bu ittifak, ABD, AB, Rusya'yı da içine alıyor. Bu nasıl bir ittifak'' diyen Vural, benzer bir önerinin daha önce eski Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in yaptığını söyledi.
ABD'nin Kafkasya bölgesinde yer almayan bir ülke olmasına rağmen bu ittifak içinde telaffuz edilmesini eleştiren Vural, bölgesel inisiyatiflerin oluşmasında Türkiye'nin, bölge dışındaki unsurları da dahil etmek suretiyle kendi stratejik önemini ve ilişki ağını ortadan kaldırdığını savundu.
Böyle bir olayın daha kapsamlı düşünülmesi gerektiğini ifade eden Vural, şöyle konuştu:
''Gürcistan, Doğu-Batı enerji koridoru açısından son derece önemli bir ülke. Nabuko projesini akamete uğratmak isteyen bir uluslararası oyunu da dikkate alarak gelişmeleri takip etmek lazım. Hazar Bölgesi enerji kaynaklarının Doğu-Batı güzergahı yerine, başka güzergahlara kaydırılmasına yönelik bir oyun da olabilir. Kafkasya'da barış, istikrar önemli. Buradaki istikrarsızlık ve sıcak gelişmeler, Türkiye'yi de yakından ilgilendirir. Hükümetin Kafkasya politikası yok. Kafkasya ile ilgili politika geliştirdiğini ifade etmemiz mümkün gözükmüyor. Kafkasya'da barış ve istikrarı bozan adımları kimler attı, kimler attırdı? Bununla ilgili sağlıklı bir değerlendirme yapmaya ihtiyaç var. Bu bölge yeniden soğuk savaşın oyun alanı haline mi dönüştürülmek isteniyor? Bunları iyi takip etmek lazım.''
MHP Grup Başkanvekili Vural, Hazar ve Ortadoğu politikalarının, enerji politikalarından arındırarak değerlendirilememesi gerektiğini belirterek, ''Bölgede satranç hamleleriyle karşı karşıya olduğumuzu düşünüyorum. Meseleye bu perspektifte ele almalı'' dedi.
Güney Osetya'daki çatışmaları iki yönlü değerlendirilmesi gerektiğini de dile getiren Vural, ''Bölgede oluşacak istikrarsızlık Türkiye'nin menfaatlerini haleldar eder. Güney Osetya'daki kriz, Türkiye ile Rusya olan ilişkilerini de zedelemeyecek ve Türkiye'nin menfaatlerini dikkate alacak şekilde yönetilmelidir. Rusya ile olan ilişkilerin zedelenmemesi gerekir. Bölgede Türkiye'nin menfaatlerini dikkate alan bir politika yürütülmeli. Çok dikkatli olunması gereken süreçteyiz. Aynı zamanda Doğu-Batı enerjisi için önemli olan Gürcistan'ın istikrarını dikkate alacak bir vizyonda meseleye bakılmalı'' diye konuştu.
Türkiye'yi bu çatışmalara bulaştırmak isteyenlerin de olabileceğini belirten Vural, Kafkasya'daki çatışmaların büyüme riskinin olmadığını, Türkiye'nin bundan sonraki sürece dikkat etmesi gerektiğini bildirdi.
-AK PARTİ'Lİ DİŞLİ HAKKINDAKİ İDDİALAR-
MHP Grup Başkanvekili Oktay Vural, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Şaban Dişli ile ilgili iddiaları da ''vahim'' olarak niteleyerek, ''Böyle bir olay oldu mu, olmadı mı? Bunu ortaya koymak lazım'' dedi.
''Ali Dibo'lar, Türkiye'nin her yerinde marka olarak ortaya çıktı. Hükümet bu olaylara çok duyarsız ve bu tür olayları mubah gören bir yaklaşım tarzı içinde'' diyen Vural, hükümetin yolsuzluklar karşısında bir duyarlılığının olmadığını öne sürdü.
Vural,'' AKP, bu olayın üzerini örtmeye, geçiştirmeye ve sulandırmaya yönelik bir yaklaşım tarzı içinde olacak. Başbakan'ın bir ifadesi vardı; 'Rüşvet veren de alan da...' İddianamelere kadar girdi, ama o bile açıklığa kavuşmadı. O konuda bir açıklama olmadı'' dedi.
-BAŞBAKAN VE CUMHURBAŞKANI'NIN TATİLİ-
Oktay Vural, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile Başbakan Erdoğan'ın aynı işadamanının yatı ve otelinde tatil yapmasını da eleştirdi.
''Her şeyden önce Başbakan'ın kaldığı otelin parasını kim ödedi, nasıl ödedi? Bunlarla ilgili açıklama yapmalıdır'' diyen Vural, şöyle devam etti:
''Bunlar çocukluk arkadaşın mıdır? Nereden arkadaş olmuşlar? Bize bunu açıklasınlar. Bu hukuk neye dayanıyor? Birbirlerini neden bu kadar çok seviyorlar? Bu muhabbetin sebebi nedir? Bunları merak ediyoruz. Yediklerinde içtiklerinde gözümüz yok. Bu durum toplum vicdanını yaralıyor. Fakir fukara, garip gureba edebiyatı yapıyorlar. Vatandaşa 2 torba kömür dağıtılırken kimlere ne türlü rant dağıtıyorlar? Bir tarafta 2 torba kömüre muhtaç ettikleri vatandaş, diğer tarafta binlerce dolarlık tatiller, milyon dolarlık iş takipleri... Türkiye'nin durumu bu işte. Sonra kalkıp fakir fukara, garip gureba edebiyatı yapıyorlar."