VAKİT 'MODERN TÜRBAN' ÖNERİLERİNE KIZDI: BAŞÖRTÜSÜ AKSESUAR DEĞİL! 

Önce Abdullah Gül'ün fedakârlık yapmasını istediler... Bunu başaramayınca Hayrünnisa Gül'ü hedef aldılar... Şimdi de Hayrünnisa Hanımın örtüsünü bir "aksesuar" gibi görüp, ona şekil vermeye ve Allah'ın emrini sulandırmaya çalışıyorlar.

Eşi başörtülü olduğu için Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül’ün Köşk’e çıkmasını istemeyenler, bütün çabalarına rağmen emellerine ulaşamayınca şimdi de eşi Hayrünnisa Gül’ün başını açtırmaya zorluyorlar. Başta kartel gazete ve yazarları olmak üzere psikolojik baskı yöntemlerine başvuran çevreler, Hayrünnisa Gül’e başörtüsüyle ilgili ‘Butto modeli’ sunarak başının yarısını açmasını tavsiye ederken, bir yandan da modelistlerin gözetiminde başörtüsünü revize etmesini ve bir aksesuar haline getirmesini dayatmaya çalışıyorlar.

BAŞÖRTÜSÜ aksesuar DEĞİL

Kadın kuruluşları, Hayrünnisa Gül’ün başörtüsüne yönelik baskı uygulayan çevrelere tepki gösterdi. Türkiye Kadınlar Kültür ve Dayanışma Birliği (Kad-Bir) Genel Başkanı Ayşe Serap Şahiner, “Cumhurbaşkanı adayı olduktan sonra toplumun her kesiminden tam destek alan Abdullah Gül’ün Köşk’e çıkmasını içine sindiremeyenler, Hayrünnisa Gül’den, başörtüsünü dini içerikten uzaklaştırıp tamamen bir aksesuar haline getirmesini sağlamaya çabalıyorlar. Türkiye toplumu Cumhurbaşkanlığına aday olan Abdullah Gül ile eşini bilinen özellikleriyle tanıdı ve onlara teveccüh etti. Hayrünnisa Gül Hanımefendiye başörtüsünden dolayı yapılan bu saldırıları kınıyoruz” şeklinde tepki gösterdi. Hayrünnisa Gül’ü on yıldan beri tanıdığını kaydeden Şahiner, şöyle devam etti: “Hanımefendi, kişilikli, ne yaptığını bilen, başörtüsünü Allah’ın emriyle taşıdığının şuurunda olan biridir. Birilerine inat olsun diye başörtüsü takmıyor. Yapılan baskılara prim verecek biri değil. Halk, şimdiye kadarki cumhurbaşkanlarının eşlerinin her davranışına tahammül etti, Gül’ün eşinin başörtüsüne karşı çıkan küçük bir azınlık da buna alışsın ve saygı göstersin.”

ALLAH’IN EMRİNİ SULANDIRMAK İSTİYORLAR

İlke İlim Kültür ve Dayanışma Derneği (İLKDER) Başkanı Özden Zehra Sönmez ise, “Halk 22 Temmuz seçimlerinde AK Parti’ye oy verirken Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanlığını da oyladı. Toplumun her kesimi şu an Abdullah Gül’ün cumhurbaşkanı olmasına destek olurken, Köşk’e çıkacak eşinin de bu giyim tarzını benimseyerek destek olmuştur. Bu halkın iradesidir. Ancak Allah’ın emri olan başörtüsü şimdi sulandırılmak isteniyor. Modacıları konuşturarak inancına müdahale etmek istiyorlar” şeklinde konuştu.

KÜÇÜK AZINLIĞIN SON ÇIRPINIŞI

Sönmez şöyle devam etti: “Türkiye gereksiz bir tartışmanın içine çekiliyor. Cumhurbaşkanı olacak kişi Abdullah Gül’dür, onun eşi değil. Eşi başörtülü olduğu için Abdullah Gül’ün Köşk’e çıkmasına engel olmak isteyenlerin ümitleri tükenince şimdi eşinin başörtüsüne dil uzatmaya başladılar. Başörtüsünü dinsel içerikten çıkarmasını istiyorlar. Hayrünnisa Gül, halkın nazarında bu şekilde kabul görmüştür. Onun başörtüsüne yönelik saldırılar, bir küçük azınlığın son çırpınışıdır.”

Gül’e karşı olanlar bir avuç azınlık

11. Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül’e her kesimden büyük destek gelirken, Gül karşıtları, yüzde 20 oy alan CHP’de kümeleşen marjinal azınlık olarak kaldı. Ancak, Bahçeşehir Üniversitesi tarafından yapılan bir araştırma; CHP’nin bu oyunu oluşturan kesimin yaklaşık yüzde 38’inin dindar bir cumhurbaşkanına sıcak baktığını ortaya koyuyor. Yüzde 20’lik oyun en az yüzde 2’sine sahip olduğu ifade edilen DSP de Gül’ün Cumhurbaşkanlığı oylamalarına katılacaklarının sinyalini veriyor. Bu oranları çıkınca Türkiye genelinde Gül’e sadece CHP’de kümeleşen yüzde 7-8’lik marjinal bir azınlığın karşı çıktığı görülüyor. Gül’ün adaylığına karşı çıkan bu marjinal azınlık, ÇYDD, Cumhuriyet Okurları Derneği, Türkiye Emekli Subaylar Derneği gibi STK’lardan oluşuyor. CHP’ye bu konuda dışarıdan sadece Doğu Perinçek’in partisi eski Maoist ulusalcı İP destek veriyor.

GÜL’E DESTEK VERENLER

TBMM’de CHP hariç, MHP, DSP, DTP, BBP ve ÖDP, AK Parti'yle birlikte Meclis’e girerek Gül’e dolaylı ya da doğrudan destek verme kararı aldılar. Meclis dışından SP de Gül’e tam destek veriyor.

Türkiye’nin en büyük STK’ları olan Türk-İş, Hak-İş, DİSK, Kamu-Sen, Memur-Sen, KESK, TOBB, TÜSİAD, MÜSİAD, TİSK, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Doğu ve Güneydoğu Sanayici İşadamları Dernekleri Federasyonu (DOGÜNSİFED), İTO, ATO, ASKON, Türkiye Seyahat Ajentaları Birliği (TÜRSAB), Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) gibi sendika ve meslek örgütleri açıkça Gül’ün cumhurbaşkanlığını desteklediklerini bildirdiler. Şehit Aileleri Dernekleri, İHH, Mazlum-Der, Alperen Ocakları, Ülkücü İşçiler Derneği, Açıköğretimliler Birliği Vakfı, Genç Siviller gibi çok sayıda sivil toplum kuruluşu da Gül’ün adaylığını destekliyor.

YIRCALI'DAN CUMHURBAŞKANI

ADAYI GÜL'E DESTEK

Öte yandan; Dünya Odalar Federasyonu (WCF) ve Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) İcra Kurulu Başkanı Rona Yırcalı, DEİK Başkanı olarak Cumhurbaşkanı adayı Abdullah Gül ile dış ekonomik ilişkiler konusunda çalışmaları olduğunu belirterek, "Kendisinin konulara yaratıcı, ciddi serinkanlı ve ülke menfaatlerini gözeten yaklaşımına birçok kereler şahit oldum. Bu son derece önemli görevi de tarafsızlıkla ve en iyi şekilde yerine getireceğine inanıyorum" dedi.

Yırcalı, başkanlığını yürüttüğü Balıkesir Sanayi Odası tarafından Asya Termal Otel'de düzenlenen "Balıkesir Oda ve Borsaları Müşterek Toplantısı"nın açılışında yaptığı konuşmada, iş dünyasının kısa ve orta vadeli beklentilerini dile getirdi.

TBMM Başkanlığı seçiminin sorunsuz şekilde sonuçlandırılmasının memnuniyet verici olduğuna dikkati çeken Yırcalı, Cumhurbaşkanlığı seçiminin de Türkiye'ye yakışır, vakur bir şekilde yapılacağına inandığını söyledi.

Vakit