TBMM tarafından teşebbüs edilen skandal sansür girişimini sayfalarına taşıyıp tepki göstererek yanımızda yer alan saygın haber portallarından İNTERNETHABER, AKTİFHABER, GERÇEK GÜNDEM, GAZETEPORT, DİPLOMATHABER, SICAKGÜNDEM, YAZARİSTAN ve HABEROLA’ya, Turktime'ın kampanyasına verdiği desteği Vatan'daki köşesine taşıyan Can Ataklı'ya, skandal sansür girişimini Tercüman'ın birinci sayfasından geniş bir şekilde duyurup tepki gösteren Tercüman Genel Yayın Yönetmeni Ufuk Büyükçelebi'ye, Hürriyet'teki köşesinden sansürcülere adeta haddini bildiren Yalçın Bayer'e ve Yeniçağ Yazarı Arslan Bulut'a gösterdikleri duyarlılıktan dolayı teşekkür ederiz.
İŞTE O SKANDAL SANSÜR GİRİŞİMİ…
Turktime’ın başlattığı ve Türkiye’nin önde gelen gazeteci ve siyasetçilerinin destek verdiği “Trilyonluk makam aracı iade edilsin” kampanyası, Turktime Genel Merkezine gelen TBMM görevlisi tarafından durdurulmak istendi.
Meclis Başkanı’nın 1 trilyon 235 milyarlık BMW makam aracı ile ilgili başlattığımız “İade” kampanyası birçok önemli siyasetçi ve gazeteci tarafından destek gördü. Farklı görüşler olsa da genelde birleşilen nokta “Ülkenin mevcut ekonomik şartları düşünüldüğünde böylesi bir harcamanın yakışıksız olduğu ve bunun telafi edilmesi” yönündeydi.
Turktime’ın çağrısı da açık bir şekilde bu yöndeydi. Şimdiye kadarki siyasi hayatında hep sağduyunun sesi ve devlet adamlığı ile ön plana çıkan Köksal Toptan’ın bu tepkilere kulak verip söz konusu hatadan döneceğini bekledik.
Ancak hayır… Toptan trilyonluk makam aracı kullanma noktasında ısrarcıydı. Bu beklentilere karşılık vermek bir yana bu mütevazi kampanyayı skandal bir şekilde sansürlemek yolunu seçti.
Çünkü bu kampanyamız ile “Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Makamını internet yoluyla onur ve saygınlığını çiğneyen, hakaret hamiz, aşağılayıcı, küçük düşürücü ibareler kullanan birçok kesimin görüşlerine yer verilmekteymiş.”
Çünkü bu kampanya “Hem TBMM Başkanı Sayın Köksal TOPTAN’ın manevi şahsiyetini, hem de Sayın Başkanın şahsında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin saygınlığını zedelemekteymiş.”
Dolayısıyla, “…Kampanyanın yayından kaldırılmasını, kaldırılmadığı takdirde, kanun yolları ile diğer yasal yollara başvuracağımızı bildirirlermiş.”
Evet… “Hakertamiz ifadeler kullanan birçok kesim” olarak nitelenenler Türkiye Cumhuriyeti’nin legal siyasi parti liderleri, en saygın gazetecileri. Yani DSP Genel Başkanı Zeki Sezer, DP Genel Başkanı Süleyman Soylu, Emin Çölaşan, Uğur Dündar, Murat Büyükçelebi, Ufuk Büyükçelebi, Can Ataklı, Nuray Başaran, Şamil Tayyar, Saygı Öztürk, Emin Pazarcı, Metehan Demir, Deniz Zeyrek…
Ne demişler? “Köksal Toptan bu aracı iade etmeli.”
Böyle deyince ne olmuş? Toptan’ın şahsında TBMM’nin manevi saygınlığını zedelemişler ve buna öncülük ettiğimiz için biz, bu kampanyaya son vermeliymişiz. Yoksa, yineliyorum, yasal yollara başvuracaklarmış!
Bu ifadeler; İletişim Daire Başkanlığı tarafından Turktime Genel Merkezi’ne gelen TBMM yetkilisinin tutanak karşılığı bizzat sunduğu belgede geçiyor.
Durum budur sevgili Turktime okurları.
Halk yoksulluk pençesinde can çekişirken 1 Trilyon 235 Milyar liralık makam aracına binmek mi saygınlığa zarar verir yoksa bunu dile getirmek mi?
Karar sizin…
Ama bizim kararımız şudur: TURKTIME, KAMUOYU ADINA TANIKLIK YAPMAYA DEVAM EDECEKTİR.
Saygılarımızla….
TURKTİME
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...