Merkez sağda çözüm arayışı da, alternatifler de kulisler de tükenmez. Zira bu ekolün düstürü zaten “demokrasilerde çare tükenmez”dir. Hal böyle olduğundan ve hal Demokrat Parti krizi ile bütünleştiğinden, son kulis eski Başbakan ve Rize Bağımsız milletvekili Mesut Yılmaz’ın partinin başına geçeceği şeklinde.
Ancak bu iddia alışıldık kuru üfürmelerden daha fazlasına sahip. Genellikle ketum kalmayı seven Yılmaz’ın bir süredir TBMM’de grup kurmak için görüşmeler de bulunduğu zaten biliniyordu.
Şimdi ilk kez bu görüşmeler “kişi” belirtmese de bir “hedef” belirtiyor. Yılmaz’ın AKP, CHP ve DSP’lilerle temasları olduğu söyleniyor. Bu görüşmelerdeki başarı oranı pek bilinmiyor.
Bilinmemekle beraber, oluşacak bir grup eliyle, Demokrat Parti’yi TBMM’ye sokmaya çalışmak hedefleniyor imiş. Tabii bu durumun gerçekleşmesi için sıralı iki şart gerekiyor. İlki Yılmaz’ın DP’nin Genel Başkanı seçilmesi, ikincisi ise bu görüşülen vekillerin partilerinden ayrılarak DP katılımı.
Bu projeksiyonu yapmak için erken olsa gerek ama örneğin Ağar’ın formülasyona çok da soğuk bakmadığı da fısıldanıyor. Bu çok doğru olmayabilir. Sıcak baksa bile “nasıl olacak” diye sorması normal görülmeli.
Ama daha önemlisi Yılmaz’ın DP lideri olarak Ocak ayındaki Kongre’de tasdiki oldukça zor. Eğer illa bu formül uygulanacak ise tek akla gelen yol, Kongre’den Mesut Yılmaz için “emanetçi” bir başkanın çıkarılması. Yani bu kişi kim ise-bazı isimler söyleniyor ama kulis mahiyetinde bile saymak zor-önce seçilecek sonra devredecek.
İYİBİLGİ.COM
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...