Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın AK Parti hakkında kapatma istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne açtığı dava Türkiye ve dünyada büyük tepkilere neden oluyor. Başsavcı’nın hazırladığı iddianamede bir çok eksiklik ve yanlışlık göze çarpıyor.
Hukukçular iddianamedeki delillerin ve suçlamaların çoğunun tutarsız olduğu görüşünde. Özellikle İddianamede Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün de yer alması tartışmaları da şiddetlendirdi. Hukukçulara göre bu durum kabul edilemez bir hata. Cumhurbaşkanı’nın vatan hainliği haricinde hiçbir şekilde suçlanamayacağını belirten hukuçular iddianamede suçlama yapan Başsavcı’nın bu hatasından dolayı yargılanması gerektiğini söylüyorlar.
İDDİANAMEDE YETKİ AŞIMI VAR
Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Karaalioğlu’nun hazırlayıp sunduğu ‘Açık Görüş’ programına katılan siyaset bilimci, gazeteci ve akademisyenlerden oluşan aydınlar, AK Parti’nin kapatılma davasını tartıştı. Programda Kültür Bakanı Ertuğrul Günay, ‘İddianamedeki gerekçelerin sağlam dayanağı yok’ derken, Fehmi Koru ‘Anayasa Mahkemesi’nin davayı reddetme seçeneği var’ şeklinde konuştu. Hukuk profesörü Hüseyin Hatemi ise, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı hakkında ‘Yetkisini aştığı’ gerekçesiyle Cumhurbaşkanı, Başbakan ve TBMM Başkanı’nın suç duyurusunda bulunması gerektiğini söyledi.
DAVA DURDURULSUN
24’TE yayınlanan ve yaklaşık dört saat süren Açık Görüş programında, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya’nın AK Parti’nin kapatılması istemiyle Anayasa Mahkemesi’ne sunduğu iddianame ve Türkiye üzerine etkileri tartışıldı. Programa katılan farklı meslek ve siyasi görüşten çok sayıda uzmanın ortak görüşü, hazırlanan iddianamenin Anayasa Mahkemesi tarafından reddedilmesi.... Programa katılanlar, şu görüşleri dile getirdi:
İddianame anayasaya aykırı
Prof. Dr. Hüseyin Hatemi:
İddianame hukuken ciddi değildir ama Türkiye’de böyle şeyler olduğu için tehdidi ciddi. Bu tehditten kurtulmak için bir kere cumhurbaşkanı tereddütsüz anayasada kendisine verilen görevi yüklenmelidir. Cumhurbaşkanı devletin başıdır bu sıfatla TC’yi ve Türk Milleti’nin birliğini temsil eder. Anayasa 14. maddeye göre hiçbir kurum yetkisini kötüye kullanmamalıdır. Bu iddianameyi iki bölüme ayırabiliriz: Birinci bölümü AKP’ye yönelik görünen bölümü de aslında tutar bir yeri yok. Aslında apaçık bir anayasal suç işlenmedikçe güvensizlik oyuyla düşürülmeyen bir hükümetin bu yoldan düşürülmeye, hakkın kötüye kullanılmasıdır. Ama asıl Anayasaya aykırı olan Anayasa gereğince kurumsuz olan Cumhurbaşkanını yasaklı ilan etmek için anayasa mahkemesine başvurmaktır. Anayasa Mahkemesi’ne bir yazı göndererek bu iddianamenin yargının yasamaya da yürütmeye de müdahalesi olduğunu söyleyerek ciddiye alınmaması ve gerektiğini bildirmelidir. Yetkileri gasp edilen yürütmenin, Başbakanlıkta gene yetkileri gasp edilmeye kalkışılan Meclis Başkanı’ da aynı şekilde birer müracaat yapmalıdır. Aynı şekilde Yargıtay Başkanlar Kurulu’na da başvurulabilir.
Star gazetesi
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...