Esad Kendi Ayağına Sıktı Öldürdükçe Gösteriler Büyüdü, İsyan Dört Bir Yanı Sardı ve Yaptırım Geliyor

Beşar Esad, Tunus ve Mısır'daki isyan hareketleri başladığında kendi ülkesinde reform yapması gerektiğini kabul ettiği halde o tarihten bu yana çevresindeki statükocu zinciri kırmamakta ısrar ederek sonunda Suriyelilerin sabrını taşırdı. "Esad'ı seven" Suriyeli, Cuma çıkışı ülkenin bir çok kentinde sokaklara dökülerek lider Esad'a değişim için "son" çağrıyı yaptı ancak bedelini canlarıyla ödedi. Gösteriler başkent Şam, isyanın kalbi konumunda ve tankların ablukasındaki Dera, Lazkiye, Humus ve Hama'da yoğunlaştı. Dera'da Esad birlikleri, muhaliflere destek için şehre giden binlerce köylünün üzerine ateş açtı, en az 48 kişi öldü. Meydanlarda toplanan halkı ateşli konuşmalarla örgütleyen gençler ise Mısır ayaklanması sırasında Tahrir meydanındaki gençlik liderlerini hatırlattı.

KÜRTLER DE SOKAKTA

"Öfke günü" ilan edilen 29 Nisan için muhalifler sosyal paylaşım sitelerinde örgütlenmişlerdi. Bu nedenle Şam başta olmak üzere, tüm ülkede yoğun güvenlik önlemleri alındı. Cumhuriyet Muhafızları hafta başında Duma banliyösünde yerleştirilmiş, Esad da kardeşi Mahir'in komutasındaki Dördüncü Mekanize Tümeni'ni Dera'ya yollamıştı. Suriye'nin doğusunda yaşayan Kürt asıllı vatandaşların da gösteri düzenlediği bildirildi. Muhalif isimlerden Habib İbrahim, Dera'daki göstericilere destek vermek amacıyla Kürt bölgelerinde gösteri düzenlendiğini açıkladı. Muhalifler , Şam yönetiminin şiddet yöntemine rağmen, rejime karşı daha fazla gösteri yapacaklarını da beyan etti. Ülkede son iki haftada 500'e yakın kişinin öldüğü belirtilirken Esad yönetimi bunu yalanlıyor.

MÜSLÜMAN KARDEŞLER'DEN DESTEK

Öte yandan Müslüman Kardeşler örgütü, Suriyelileri sokaklara dökülmeye ve kuşatma altındaki Dera kentinin yardımına gitmeye çağırdı.

Eski devlet başkanı Hafız Esad döneminde solcularla birlikte acımasızca bastırılan Müslüman Kardeşlerin Suriye'deki gösterilerin başlamasından beri ilk kez doğrudan protestoculara çağrı yaptığı belirtiliyor. Müslüman Kardeşler'in sürgündeki liderliği tarafından yapılan açıklamada, "Rejimin hemşerilerinizi kuşatmasına izin vermeyin. Özgürlük ve haysiyetiniz için hep bir ağızdan bağırın. Tiranın sizi köleleştirmesine izin vermeyin" denildi. Suriye'deki krizin reform yoluyla kansız bir şekilde sona ermesini isteyen Ankara ise, gönderilen heyet aracılığıyla temaslarına son hız devam ederken AB ülkelerinin yaptırım için toplantı kararı alması endişeleri derinleştirdi.

Suriye'deki kaos Türkiye'yi etkiler

Ülkeden ülkeye nitelik değiştiren Arap isyanı Suriye'de, diğer ülkelere göre oldukça bulanık bir niteliğe bürünürken, olayların yoğunlaştığı her kentte farklı bir gerekçe öne çıktı. Dera kentinde yerel yöneticilerin uygulamaları, Şam kırsalındaki Duma'da peçe yasağına itirazlar, Lazkiye ve Tartus'ta mezhep çatışması... Suriye'deki mevcut durumu değerlendiren stratejist-yazar Talib İbrahim'e göre ülkede huzursuzluğun devam etmesinin birkaç sebebi var. Birincisi, "halkın bir kısmının reform yapılacağına inanmaması", ikinci sebep "yönetimin nimetlerinden faydalanan bazı kişilerin reform yapılmasını istememesi", üçüncü sebep "reformların ardından güçlenecek bir Suriye'yi bölgede istemeyen güç odakları..." İbrahim, Suriye'ye yönelik bir komplonun olduğunu ve bunun en önemli amacının Suriye-İran ve Hizbullah arasındaki bağın koparılması olduğunu söylüyor. Öte yandan İbrahim Suriye'deki herhangi bir toplumsal ve siyasi bir rahatsızlığın Türkiye'yi de böleceği" görüşünü savunuyor. Buna göre, "Aleviler Türkiye'de, Suriye'de ve Lübnan'da mevcut. Dürziler Suriye'de, Lübnan'da ve Ürdün'de varlar. Hristiyanlar Suriye, Irak, Lübnan ve Ürdün'de. Sünniler Suriye, Irak ve Türkiye ve Ürdün'de yaşıyorlar. Şiiler Irak, Suriye, Lübnan ve bir kısmı da Türkiye'de. Suriye'deki mezhepsel bir çatışma Türkiye'yi, Irak'ı, Ürdün'ü ve Lübnan'ı da etkiler. Türkiye, Suriye'yi kendi güvenliğinin bir parçası olarak görmeli. En ufak bir rahatsızlık yaşanırsa bütün Ortadoğu çöker."

ABD yaptırım kararı aldı

Dera'da yaşanan gelişmelerin hemen ardından ABD, Beşşar Esad'ın kardeşi Mahir Esad ve rejimin bazı yetkililerine ekonomik yaptırım kararı aldı. AB üyesi ülkelerin büyükelçileri Belçika'nın başkenti Brüksel'de Suriye'ye yaptırımlar konusunu görüşmeye hazırlanırken, üye ülkelerin Suriye'ye yaptırımlar uygulanması konusunda karar almasına kesin gözüyle bakılıyor. AB Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton'ın sözcüsü yaptırımlar konusunda 'tüm olasılıkların' masada olduğunu söyledi. Birleşmiş Milletler ise Suriye'deki olayların soruşturulmasını kararlaştırdı.

yenişafak