E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Erdoğan ve Gül'ün Yolu Ayrılıyor mu? İsmail Küçükkaya Yazdı...

Kapatma davası süreciyle birlikte, Erdoğan ile Gül’ün yollarının ayrılacağına dair senaryolar, AKP’nin bu nedenle bölüneceğine ilişkin spekülasyonlar artmış durumda. Böyle bir gelişmeye yüzde kaç ihtimal verilir?

15.05.2008 - 17:21
Erdoğan ve Gül ün Yolu Ayrılıyor mu?

İsmail Küçükkaya / Akşam


Olası bir kapatma kararından sonra meydana gelebilecek siyasal dengeleri ele almaya devam edelim.

Burada, başka pek çok faktörün yanı sıra, “Erdoğan-Gül ekseni” üzerindeki oynamalar belirleyici olacaktır. Anayasa Mahkemesi’nden kapatma dışında bir karar çıkarsa, mevcut denge devam edecektir. Böyle bir senaryo, “Gül’ün Köşk’teki görev süresi sona erene dek” Cumhurbaşkanlığı-Başbakanlık arasında ciddi bir sorun ve önemli bir kırılma ihtimalini yok saymayı gerektirir.

Cumhurbaşkanlığı seçimiyle birlikte, aktörler arasında zımni bir anlaşmayla kabul edilmiş ve benimsenmiş görünen denge, olası bir kapatma kararından sonra, “en kritik test seviyesine” ulaşacaktır.

Bu satırların yazarı, Erdoğan ile Gül arasında “siyaset yapma biçimi, kadro seçimi, karakter özellikleri ve hatta hayata bakış açısı” bakımından ciddi farklılıklar olmasına rağmen, temelde, ikili arasında bir rekabetin yaşandığına hiçbir şekilde inanmadığını değişik vesilelerle kaleme aldı.

Kapatma davası süreciyle birlikte, Erdoğan ile Gül’ün yollarının ayrılacağına dair senaryolar, AKP’nin bu nedenle bölüneceğine ilişkin spekülasyonlar artmış durumda. Böyle bir gelişmeye yüzde kaç ihtimal verilir, şahsen “yüzde bir olmaz, belki bir milyonda bir” cevabını verebilirim.

Gül’ün Cumhurbaşkanı adayı olmasına Erdoğan kırılmış olabilir, bunu kabul ederim. Bence de “Erdoğan, Gül’ün kendiliğinden adaylıktan vazgeçmesini bekliyordu; olmadı.”

Anayasadaki türban düzenlemelerini, Erdoğan’ın gündeme getirişini, zamanlama ve metodoloji olarak Gül’ün yanlış bulduğuna da itirazım olmaz. Gül, “türban sorunu çok daha yumuşak bir geçişle çözülebilirdi” düşüncesini taşıyor inancındayım.

Çok konuşulduğu için değinmeden geçemem, “Emine Erdoğan ve Hayrünnisa Gül arasında soğuk rüzgarlar esiyor” da olabilir. Ama bu son kertede iki aileyi ilgilendirir ve davetlerde eşler bir araya gelmeyiverirler, olur biter. Büyük işadamlarının ortaklıklarında eşlerin sorun yaratma riskini benzer şekilde “minimum birliktelik” formülüyle çözdüklerini biliriz. Burada, iş yapmanın rasyonalitesi ile özel ilişkilerdeki duygusallığın çatışmasının önlenmesi söz konusu.

Kapatma çıkarsa kim belirleyici olur?

Ama bütün bunlarla birlikte, şu anda AKP’nin ve Türkiye’nin içinde bulunduğu durumdan çıkış yolu aranıyorsa, “bu noktada Gül ve Erdoğan’ın ortaklaşa davrandıklarını” kabul etmeliyiz. “Fikir ve eylem birliği yaptıklarını ve rol paylaşımına uygun davrandıklarını” görmeliyiz. Biliyorum, aksini düşünenler ve ona uygun siyaset mühendisliği yapanlar var; yanılıyorlar. AKP, bu halkadan bölünmez, mümkün değil.

Eğer Anayasa Mahkemesi AKP’yi kapatır ve Erdoğan’a siyasi yasak getirirse hiç kuşkusuz ibre Gül’den yana olacaktır. Erdoğan’ın -en azından bir süre- siyasi oyun sahası dışına çıkacağı göz önüne alınırsa, her koşulda Köşk’te görevine devam edecek olan Gül’ün belirleyiciliği artacaktır. Yine de bu durum, hiçbir şekilde “Erdoğan-Gül” rekabeti çerçevesinde ele alınamaz. Hemen her gün çeşitli vesilelerle karşılaştığımız onca siyasi olayın bizde uyandırdığı izlenim, “Gül ve Erdoğan kafa kafaya verir, emanetçiyi ve AKP sonrası dönemi beraber yönlendirirler” şeklinde bir sonuç ortaya çıkarıyor. İnce matematiksel hesapları beraber yapacaklardır.

Batılı insanlar çok sık sorarlar ya, “rakip miyiz ortak mı?” o hesap. Erdoğan’la Gül sizce “birbirlerine rakipler mi, ortaklar mı?”

Bakınız, Andre Comte Sponville’nin, “Büyük Erdemler Risalesi” kitabının “sadakat” bölümünde ne diyor:

“Geleceğin belleği olan kaygı, kendini bize yeterince anımsatır. Onun doğasıdır bu, daha doğrusu bizim doğamızdır. Bir geleceği olduğunu -bilgeler ya da deliler hariç- kim unutabilir? Ve kötüler dışında kim yalnızca kendi geleceğinden kaygı duyar? İnsanlar bencildir, elbette, ama çoğu zaman sanıldığından kesinlikle daha az bencildirler.”

YORUMLAR
Toplam 3 yorum var, 3 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
Baki Karakol 7 Mayıs 2008 Çarşamba 

Benim hangi bayrağa selam verdiğimi merak eden Erolcuk'a yanıtım, elbette, "Türkiye Cumhuriyeti'nin alkan zeminli ay yıldızlı bayrağına selam veririrm; selam vermekle kalmaz, canımı veririm" olacaktır. Erolcuk'un sağı da, solu da yermemden neden bu kadar alındığını, bu alınganlıkla neden böyle bir saçma soru çıkardığını, beynimi yorup da çözmedim. Erolcuk'a şu kadarını söyleyeyim: Atatürk'e ve Atatürkçülük'e eğer bir gün ihanet edersem, kalkar kendimi de acımasızca yererim. Ben böyle biriyim..

Yorumu oyla      18      10  
EROL 6 Mayıs 2008 Salı 

Baki karakol senin hangi bayrağa selam verdiğin belli değil...Solada vuruyosun sağada..Sen geröeten T.C vatandaşımısın merak ediyorum..Hiç sanmıyorum ya..Ya seveceksin bu ülkeyi ve insanlarını hada ha....r..güle güle

Yorumu oyla      18      10  
Baki Karakol 6 Mayıs 2008 Salı 

Haberdeki varsayımlar üzerinde düşünelim: AKP kapatılırsa, Başbakan'a da siyasi yasak gelir, Başbakan bağımsız aday olamaz. 2- AKP kapatıldığında, yerine kurulacak parti, tek başına iktidar olacak kadar oy alamaz, Türk halkı o kadar da safdil değildir. 3- Varsayalım ki, AKP sonrası yeni parti de Türk seçmenini kandırdı, tek başına iktidar oldu; Başbakan, haberde anılan üç kişiden hiç biri olmaz. Başbakan buna asla izin vermez. Adayları sayayım: Emine Erdoğan, Bilal Erdoğan, Kemal Unakıtan...

Yorumu oyla      18      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
DP Genel Başkanı Süleyman Soylu Turktime Genel Merkezi’nde Konuştu: İsmim Emanetçiliğe Sığacak Kadar Küçük Değil!
Turktime Genel Merkezi ziyaret eden Demokrat Parti Genel Başkanı Süleyman ...
TURKTIME'ı Ziyaret Eden Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok İmalı Konuştu!
14 yıldır Keçiören Belediye Başkanlığı görevini yürüten Turgut Altınok ...
MHP'li Ekici : DTP’lilerin Elini Sıktık da Elimize PKK’mı Bulaştı?
MHP kimsenin kurşun askeri değildir… Kimse üzerimizden evcilik oynamasın… ...
 
Turktime'a Konuşan Kutan Bombaladı: Bahçeli'ye Başbakanlık Teklif Ettik ama Kabul Etmedi
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan, DP Genel Başkanı Mehmet Ağar ve DSP ...
Ağar Turktime'a Konuştu: Ne Geçmişimi İnkar Ettim, Ne de Değiştim... Düz Ovada Siyaset Söylemi En Milliyetçi Söylemdir
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan’dan sonra DP Genel Başkanı Mehmet Ağar’da ...
Şirin Turktime'a Konuştu: Halk İsterse İdam Gelir
(TURKTİME-ERSİN TOKGÖZ) Genç Parti idamı geri getirecek ...
 
Türk ile Kaplan'ın PKK Çelişkisi
Kaplan, Türk'ün, ' ''Silahlı mücadelenin Kürtlere zarar verdiği''sözlerini savundu ama...
Paksüt'ün Çömez'le Görüşmesi Ne Kadar Etik?
Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Paksüt, AKP'den ihraç edilen Çömez ve CHP ...
BBP MHP'yi Bombaladı
BBP Genel Başkan Yardımcısı Metin Gündoğdu, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
galatasaray
tff
sanayi
Murat Yıldırım
Barack Obama
Çaykur Rizespor
çin
Ömer Çelik
Ahal