ERDOĞAN: DİŞLİ VEKİLLİKTEN İSTİFA ETMEK İSTEDİ, OLUMLU BAKMADIK! 

virüs diyen ile kadrolumu ne diyen aynı kiş değil kardeşim orda imzasız yazan herkesin yazdığını bi kişiyeyüklemişsin benallaha hawale ettim dedim sadece diğer üslup benin üslubum değil.herkes kendine göre memleketini sewiyor.din imanlada birleştirme ateistte sewer memleketini.

Keçiören’de yaşanmaması gereken ancak yaşanan talihsiz bir olay nedeniyle objektif bir şekilde yazdığım yorum nedense bir vatandaşı çok rahatsız etmiş. Öyle ki terbiye sınırlarını bile zorlamış. Atatürk’ümüzü kendisine mal etmiş, dindarlığı da öyle. “Mandacı” diye suçlamış. “Tarikat beslemeleri” diyerek haddi iyice aşmış. Öyle ki “bölücülüğün ve AKP’lilerinde en azılı düşmanıymış” bu zavallı. Hatta bu yetmemiş “virüs” bile diyebilmiş. O da yetmemiş “kadrolumu” diye de soru açmış. Ama dedikleri arasında en güzeli; beni ALLAH’A havale etmiş. Aman ne güzel. Bende EDEPSİZLİKTEN ve HAYÂSIZLIKTAN ALLAH’A sığınırım. Bu iftiracıyı ben de ALLAH’A HAVALE EDİYORUM. Bu haddi aşan kimliği meçhul şahıs eğer bendenizi yakından tanımış olsaydı, yazdığı kelimelerin ne kadar gereksiz ve lüzumsuz ve yalan olduğunu hemen fark ederdi. Bu ülkede Atatürk’ü sevmek; onun yolunda gitmekle olur. Dindarlık; İman ve ibadet ile olur. Mandacılığa karşı çıkmak ise TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE sevdasını savunmakla olur. Bu kişiye herhangi bir karşılık vermeyeceğim. Kötü söz söylemeyeceğim, çünkü kötü söz sahibine aittir. Ve yine çünkü; insanlar anlayamadığı ve bilmediği şeylere düşman olur. İnsan; yanlış algılayabilir ya da yanlış kanaate varabilir. Bu meçhul kişinin yaptığı gibi de terbiye sınırlarını zorlayamayacağım. Ama bu kişinin tarafsız olmadığını ve okuduğunu anlamada sorunu olduğunu düşünüyorum. Ve sadece kendisini kınamakla yetiniyorum. Benim yorumlarımı okuma fırsatı bulan TÜRKTİME’daki dost kalemler ise hangi düşünceye sahip olduğumu anlamışlardır. Ve sonuç olarak diyorum ki; Ey Vatan, Ey Millet, Ey Ay Yıldızlı Bayrak seni sevmek en büyük erdemdir.

eşit davranmıyorsunuz, bir kere AKP oy çıkmayan yerlere hizmet götürmüyor.bence olay gerektiği kadar ses getirmedi.ben kimsenin bu nedenle ceza aldığını ya da işten uzaklaştırıldığını duymadım.ayrıca bağnaz dincilerden korktuğum kadar cahillikten korktuğum kadar başka birşeyden korkmuyorum.teröris en azından benim ya da sevdiklerimin canını alır ama bu çok daha kokrkunç çünkü sinsi çünkü çok hassas bir konu ve sadece şu ana değil gelecek tüm nesilleri etkileyebilecek bir konu

Ya bu tarikat beslemeleri AKP yanlıları ne kadar banal insanlar...Oraya bir isim yazmış adım bu diyor ne malum??? Muhtardan ikametgah belgesi veya nüfus dairesinden vukuatlı nüfus kütüğü ile yorum yazıyor sanki... Sonra rumuzum olarak adımı kullanıyorum diyor...Rumuzun ne anlattığından habersiz... Bari rumuz kullanmıyorum adımı kullanıyorum deseydin...Karşımda olmaya gelince sizler türban altı erkeği olduğunuz için sütre altından konuşursunuz... MEMİN...Senin gibi virüslerin ; anti @ virüs’üyüm.... irtica’nın, emperyalist uşaklığının, mandacılığın, bölücülüğün ve akp ile muadillerinin azılı düşmanıyım...

bu dayak olayını tasvip etmiyorum,cezaları neyse çeksinler.hatta işten atılsınlar. içki konusuna gelince; eskiden denizin dibinde bir restoranda veya kafede oturup ailece çayımızı içemezdik.içki elinde gözleri baygın baygın size bakan bir sarhoş,ya çocuğunuz tedirgin olur yada eşiniz size bakan sarhoş yüzünden sinirlenir.doyasıya denizin tadını çıkaramazdınız. Bazıları alkolü ağzına değil başka yerine içtiği için onların ortamında oturamazdınız.

Ne bu? M.emin sizin kadrolu yorumcunuzmu ?Size yorum yazan bu kadar insan mı var ,koca Türkiyede?Görüntü bile size yetmiyor . Senin gibileri ALLAHA havale ettik biz ATATÜRKÇÜLER M.Emin.Zayıfız bu ülkede artık kabul ediyorum.Sen büyük harflerle yazarsın adını hiç korkmadan.Biz artık yazamayız.Siz kazandınız..Allahtan dileğim çok uzun yaşaman M.Emin ,yaşaki savunduklarının bu ülkeyi 30 -40 yıl sonra ne hale getirdiğini kendin gör.

Evet, bu olayda “Esnaf METİN”in TV’lerden izlediğimiz kadarıyla tiyatro yapmak, olayı dramatize etmek için kendini bayağı zorladığı seziliyordu. Ya zabıtaların davranışları, sanki olayı daha acıklı kılmak için gayret eder mahiyette idi. Şu zabıtaların tavrı da komplonun içersinde olduklarını düşündürmektedir. Hadi birileri planlı olarak bu olayı basına yansıttı. Peki, Sayın Başkan siz İnternet sayfasında olayı geçiştirme yerine açıklama yapmak için neden bu kadar zaman bekleme gereği duydunuz? İnfiale neden olan olaydan rahatsızlık duymayıp, baskılar üzerine mi açıklama yapma ihtiyacı duydunuz? Olayı öğrenir öğrenmez derhal bir basın toplantısı ile olayı şiddetle kınadığınızı ve olayı yapan görevlileri görevlerinden aldığınızı ve Müfettişlerce soruşturmanın başlatıldığını neden açıklamadınız? Yoksa “reklamın iyisi kötüsü olmaz” diye mi düşündünüz? Keşke hiç vakit kaybetmeseydiniz? O zaman herkes sizi çok daha iyi anlayacaktı. Olayı sadece TV’den izleyen bazı kişiler ise olayla hiç ilgileri olmayan ve sadece eski düşmanlıklarını kusmak için ülkücülere çamur atmaya çalışıyor. Gerçekten ülkücü olan bir kişi kesinlikle çirkin hiç bir olaya karışmaz. İftira atanlara soruyorum. Bilmeden, görmeden masumları suçlamak çok çirkin bir davranış değil midir?

sen kalkıp masum bir insani sırf içki satıyor diye dövdurup hastanelik ettir medya bunu gösterince komplo de yok ya bu şeriatçı zihniyet herşeye bir kılıf bulmada ustalaşmış bayağı Şark kurnazlığı derler buna bu altıok denilen zat keciörende şeriatçı bir terör estirmekte bunun yaptığını taliban yapmaz,birde suçu chpye atıyor chp erimiyor yakında gümbü gümbür iktidara geliyor çatlasınızda patlasınızda millet sizin maskenizi düşürecek hiç kafanıza takmayın alayınız kaçacak delik arıyacak işin vahimi bu kişi alevi ve Atatürkçü olduğu için dövulmuş.

Sevgili Turgut ALTINOK Başkanım; çok iyi çalıştığınızı, belediye dâhilinde yaşayan vatandaşlar başta olmak üzere herkese güzel hizmetler verdiğinizi çok iyi biliyoruz. Evet, olay basında çok abartılmıştır. Ve hatta bu olay sırasında gizli kameraya tecrübeli bir oyuncu gibi görüntülerin verilmesi de çok anlamlıdır. Bu durum bile bir komplo görüntüsü vermektedir. Bu komplocuların başında belki CHP gelmektedir. Ama önümüzdeki yerel seçimlerde CHP dışında da sizin önünüzü kesmek isteyen bazı odaklar acaba yok mudur? Bir de olaya bu açıdan bakmak lazımdır. Saat 23’den sonra içki yasağını koyanlar çok yerinde bir karar vermişlerdir. Zira geç saatlerde aileler ve özellikle de hanımlar, içki içip kendisini kaybeden bazı sarhoşlar yüzünden korkudan evlerine dahi gitmekte zorluk çekmektedir. Hâlbuki sokak ve caddeler günün 24 saatinde halkımızın rahatça kullanabileceği mekânlardır. Evet, CHP’li Sayın Yılmaz Ateş her nedense olaya balıklama dalmıştır. Bu yetmezmiş gibi ABD elçilik temsilsine gerekli cevabı vermediği gibi bu ziyareti de istismar için kullanmışlardır. Hâlbuki halkımız ondan “bu iş bizim iç işimiz, iç işimize bir hiç kimseyi karıştırmayız. Nasıl ki adb’deki zabıta olayına biz müdahale edemiyorsak sizin de müdahale etme hakkınız yoktur” demelerini Millet olarak beklerdik.

ANTİ@VİRÜS.... FAZLA söze gerek yok virüs kardeş..muhsinci arıyorsan uzaklarda arama:):)klavye ve tel konusunda kendimi yansıtamıyorum,sninirleniyorum ve gülüyorum bazen diyorumki yüzyüze olmak vardı..şu yiğitlik mevzuuna gelince:) bak ben kendi adım ve soyadımı yazıyorum rumuzuma:)