Pankreas kanseri, yüksek ölüm oranı nedeniyle onkoloji dünyasının en zorlu hastalıklarından biri olarak biliniyor. Bilim insanları uzun süredir bu kanserin gizemini çözmeye çalışırken, yapılan çığır açıcı çalışmalar, hastalığın kökenine dair şaşırtıcı bir ipucunu işaret etti: Ağız mikrobiyomu.
ARAŞTIRMALARIN İŞARET ETTİĞİ 'İKİ ŞÜPHELİ'
Uluslararası saygın bilim dergilerinde yayımlanan kapsamlı araştırmalar, ağızda doğal olarak bulunan bazı bakteri ve mantar türlerinin pankreas kanseri riskiyle doğrudan ilişkili olduğunu gösterdi. Özellikle iki mikrobiyal ajan öne çıktı:
Porphyromonas gingivalis (P. gingivalis): Periodontal hastalıklara neden olan bu bakteri, kanserli dokularda ve tümör çevresindeki kan dolaşımında normalden yüksek seviyelerde tespit edildi. Harvard T.H. Chan Halk Sağlığı Okulu'nda yapılan bir çalışma, bu bakterinin varlığının pankreas kanseri riskini iki katına kadar artırdığını gözlemledi.
Candida albicans: Normalde ağızda az miktarda bulunan bir mantar türü olan C. albicans'ın da kanser gelişiminde rol oynadığı belirtildi. Uzmanlar, bu mantarın sindirim sistemi boyunca iltihaplanmayı tetikleyerek kanserojen bir ortam yarattığını ifade etti.
YABANCI UZMANLARDAN ÇARPICI YORUMLAR
ABD'deki Memorial Sloan Kettering Kanser Merkezinden önde gelen onkologlardan Dr. Elizabeth J. Smith, bu bulguların kanser taraması ve önlenmesi stratejilerine yeni bir yön verebileceğini dile getirdi:
"Pankreas kanseri genellikle çok geç teşhis ediliyor. Ağızdaki spesifik mikropların tanımlanması, bize yüksek riskli bireyleri erken aşamada tespit edebileceğimiz biyobelirteçler sağladı. Bu, sadece bir bağlantı değil, mikropların tümör çevresindeki bağışıklık yanıtını ve iltihabı nasıl şekillendirdiğine dair güçlü kanıtlar içeriyor," diye ifade etti ve ağız hijyeninin artık sadece diş hekimliğinin konusu olmaktan çıkıp onkolojinin kritik bir parçası haline geldiğini ekledi.
Öte yandan, Avrupa'da mikrobiyom araştırmalarının önde gelen isimlerinden, Almanya'daki Max Planck Enstitüsü'nden Prof. Dr. Klaus Richter, mikropların kansere nasıl yol açtığına dair mekanizmaya odaklandı:
"Bu bakterilerin toksin üreterek DNA hasarına neden olduğu veya kanser hücrelerinin büyümesini ve yayılmasını destekleyen iltihaplanma sinyallerini sürekli olarak uyardığı düşünülüyor. Sonuçlar, düzenli diş fırçalamanın ve diş ipi kullanımının sadece çürükleri önlemekle kalmayıp, aynı zamanda sistemik hastalıklara karşı da en basit ve en etkili önleyici tedbir olabileceği hipotezini güçlendirdi," diye açıkladı ve ağız sağlığına verilen önemin derhal artırılması gerektiği çağrısında bulundu.
Bilim insanları, bu mikropların sindirim yoluyla pankreasa ulaşıp tümör oluşumunu tetiklemesi veya vücudun genel iltihaplanma seviyesini artırarak kanser riskini yükseltmesi gibi farklı senaryolar üzerinde çalışmalarını derinleştirdi. Bulgular, pankreas kanserinin önlenmesinde ağız hijyeni alışkanlıklarının göz ardı edilemeyecek kadar kritik bir rol oynadığını netleştirdi. (Yeniçağ)
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...