Çubukçu, ''kadınlara seçme ve seçilme hakkı verilişinin 74. yıl dönümü'' dolayısıyla yayımladığı mesajda, günümüzde artık tüm dünyanın kabul ettiği ve çaba gösterdiği kadın haklarının, Ulu Önder Atatürk tarafından çok önce dile getirilerek birçok alanda uygulamaya sokulduğunu belirtti. 5 Aralık 1934'te Türk kadınının seçme ve seçilme hakkını elde etmesinin, dünya ülkeleri ile karşılaştırıldığında kadın hakları açısından oldukça ileri bir kazanım olduğunu ifade eden Çubukçu, seçme ve seçilme hakkının birçok ülkeden önce Türk kadınına tanınmış olmasının gurur verdiğini vurguladı. Çubukçu, bu hakkın verilişinin, Türkiye Cumhuriyeti'nin çağdaş bir devlet olma yolunda gösterdiği çabaların somut bir örneği olduğunu kaydetti.
1935'te yapılan ara seçimde 18 kadın milletvekilinin yüzde 4,6 oranla TBMM'ye girdiğini hatırlatan Çubukçu, 2007 genel seçimlerinde kadınların Cumhuriyet tarihinde ilk defa TBMM'de yüzde 9,1'lik bir oranla yer aldığını ifade etti. Bu oranın Cumhuriyet tarihinin en yüksek oranı olduğunu ancak arzu edilen seviyeye henüz ulaşılamadığına dikkati çeken Çubukçu, mesajında şunları kaydetti:
''Yerel seçimlerde ise kadın katılım oranı artmakla birlikte henüz yeterli düzeyde değildir. 2004 seçimlerinde seçilmiş olan 18 kadın belediye başkanından sadece biri il belediye başkanı olup, diğerleri ilçe ve belde düzeyindeki belediyelerden seçilmiş, 1999 seçimlerine göre kadın belediye meclis üyesi yaklaşık yüzde 51, il genel meclisi üyesi kadın sayısı ise yüzde 29 artmıştır.
Çok çeşitli alanlarda ve mesleklerde yüksek oranlarda temsil edilen kadınlarımızın gerek yerel seçimlerde, gerekse parlamento seçimlerindeki temsil oranının artırılması öncelikli hedeflerimiz arasındadır. Kadın ve erkeğin toplumsal yaşamın her alanında eşit katılımı, karar alma süreçlerinde eşit temsili çağdaş demokrasinin bir gereği olup kadın statüsünün geliştirilmesinin de gerekli bir koşuludur. Kadının her düzeyde yönetime aktif katılımı sağlanmadan eşitlik, kalkınma ve çağdaşlık hedeflerine ulaşılamayacaktır. Hükümetimiz bu konuda kaydedilen gelişmelerin daha da ileriye götürülmesinde inançlı ve kararlıdır.
18
10
