Başbakanlık İnsan Hakları Başkanlığı tarafından düzenlenen “60. Yıldönümünde Dünya İnsan Hakları Günü” konulu konferansta konuşan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Türkiye’nin insan haklarına özel önem verdiğini, bu konuda pek çok yasal düzenlemeyi hayata geçirdiğini söyledi.
Hükümet Sözcüsü Çiçek, “Kim kamu adına yetki kullanıyorsa onu hukuk çerçevesinde kullanması gerekiyor. Aksi halde yasa çıkarmanın bir anlamı kalmaz. Yasa noktasında çok fazla bir eksiklik yok. Aşağı yukarı İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi’ni kabul eden bütün ülkelerin mevzuatında keyfi muameleyi önleyecek hükümler bulunuyor. Türkiye de AB süreciyle ilgili olarak mevcut düzenlemelere ilaveten çok önemli düzenlemeler yaptı. Ancak hala ülkemizde de öncelikli konuların başında insan hakları ihlalleri geliyor. Bu ihlallerden biz de rahatsızız” dedi.
Medyanın da insan hakları ihlali yaptığını savunan Çiçek, şöyle konuştu: “İnsan haklarını sadece polis ve güvenlik birimleri yapmıyor, kamu adına yetki kullanan, kamu adına yetki kullanmasa bile elinde önemli güçleri bulunduran kesimler de bu işin en önemli ihlal eden unsurlarını oluşturuyor.”
Cemil Çiçek, insan haklarının iki yüzlülüğe müsait, başka bir ülke üzerinde baskı kurmak adına en çok istismar edilen konu olduğunu ifade ederek, “Türkiye’de en çok ‘insan hakkı’ diyenler, terör örgütleriyle ilgili fikir beyan etmemek için ellerinden geleni yapıyorlar. Evvelki gün İstanbul’da işlenen terör eylemi... Diyarbakır’da, Güngören’de... Ondan evvel... Birçok insan bu konuda hayatını kaybetti. Hayatını kaybeden bu insanlara hangi insan hakları lazım? Bunların hepsinin arkasında uluslararası bir kısım politika ve güçlerin olduğunu bilmeyen kalmadı. İnsan hakları konusuna sadece soyut vurgu yapmak, hamasi nutuk çekmek, sonra da bunun gereğine tevessül etmemek iki yüzlülüğün daniskasıdır” diye konuştu.
Çiçek, sözlerini şöyle sürdürdü: “Hala bir kısım ülkeler kan deryası içindeyse oturup yeni baştan insan haklarından ne anladığımıza bakmak lazım. Türkiye’de bakıyorum hala en kanlı terör örgütüne ‘terör örgütü’ dememek için ellerinden geleni yapanlar var ama aynı insanlar ‘özgürlük’ diyor, ‘hak’ diyor. Bir alışveriş merkezine, iş merkezine, sokağa bırakılan bombadan hayatını kaybeden 2 yaşında bir çocuğun hakkı nerede kalıyor? Balkonda etrafı seyrederken patlayan bomba sonucu hayatını kaybeden vatandaşın insan hakkı nerede kalıyor? Her ne sebepleyse, o bombayı koyan 3-5 kişinin sorumluluğundan ibaret mi? Bunun arkasında uluslararası güçler yok mu, uluslar arası politikalar yok mu? İnsan hakları konusu düzgün konuşacaksak herkesin maskesini yüzünden indirmek gerekecektir. İndirmediği sürece bir oyunu oynamaya devam ederiz.”
Çiçek, insan hakları konusundaki sorunların çözülmesi için medyanın ve diğer kesimlerin katkı sağlaması gerektiğini sözlerine ekledi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |