CHP'nin Derdi TSK Değil AKP 

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, asıl muhataplarının AK Parti iktidarı olduğunu belirterek, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) karşı bir tavırlarının olmadığını vurguladı.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Anayasa Mahkemesi'nin AK Parti'nin hakkında verdiği kararından sonra hiç bir şey olmamış gibi davranılamayacağını belirterek, bunun siyasi bir bedelinin olacağını aktardı.

CHP Parti okulu eğitim çalışmalarına katılmak için geldiği Bursa'da bir basın toplantısı düzenleyen CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Anayasa Mahkemesi'nin AK Parti'nin kapanması için açılan davada kararı açıklamasına rağmen bazı kesimlerin hiç birşey olmamış gibi davrandığını belirterek, bunun siyasi bir bedeli olacağını bildirdi.

Kararın yurt içi ve dışında doğru okunmasının üzerinde duran Onur Öymen, bu kararla Anayasa Mahkemesi AK Parti'nin çok açık sekilde Anayasanın en önemli ilkelerinden biri olan laiklik karşıtı eylemlerin odağı olduğunu kararlaştırdığnı iddia etti.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, "Bu kararla 11 üyeden 10'unu AK Parti'nin laikklik karşıtı eylemlerin odağı olduğunu saptamış ve ceza vermiştir. Bu ciddi bir karardır ve siyasi sonuçları olmalıdır. Hiçbir ülkede bir iktidar partisi en yüksek mahkeme tarafından anayasa ihlaliyle yargılandıktan sonra bir şey olmamış gibi yoluna devam edemez bunun siyasi bedeli olacaktır." dedi.

Mahkeme başkanının AK Parti'yi takip edeceklerini açıkladığını belirten Öymen, "Bunun anlamıda açık benzeri eylemlerde olursa bunun ağır bedeli olacağı anlaşılıyor. Yani maç bitmemiştir ilk yarısı bitti ve iktidar partisi ilk yarıda bir gol yedi ve birde sarı kart gördü. Aynı hataları sürdürürse ikinci yarıda yeni bir sarıkart görerek kırmızı kart görme ihtimali mevcuttur. Başbakan'ın dediği gibi yola devam ederseniz gideceğiniz yol aynı yer olur." şeklinde konuştu.

Terör konusunada değinen CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, iktidar ve muhalefetin bunun sona ermesi için birlikte adım atması gerektiğinin altını çizerek, "Etkili şekilde mücadele edilmeli ve kaynağına gidilmelidir. Bizim zamanında yaptığımız eleştirileri yanlış anladılar ve TSK'yı eleştiriyoruz sandılar. Oysa biz hükümetin politikalarını eleştirdik. Şimdide bazı arkadaşlarımızın yaptıkları açıklamaları sanki CHP'nin TSK'ya tavrı gibi değerlendirmeye çalışanlar var bu son derece yanlıştır. Biz Cumhureyetin kurumlarına ve TSK'ya karşı yıpratıcı tavır içine giremeyiz. TSK'nın önemini biliyoruz." diye konuştu.

Onur Öymen, TSK'nın terörle mücadele ve laiklikle ilgili duyarlılıklarını bildiklerini anlatarak, "CHP'nin TSK'ya karşı yıpratma yaklaşımı ve olumsuz politikası yoktur. Ama demokratik ülkede bazı siyasi parti mensuplarının akıllarına gelen soruları ve sorunları dile getirmeleri kimse tarafından yadırganmamalıdır. Bunun cevabı verilmelidir. Parti yetkilileri soru sordukları için eleştirilmezler. Demokrasi açık ve şeffaf rejimdir her konu tartışılabilir." şeklinde konuştu.

Kıbrıs'ta da çok tehlikeli bir mecraya girdiğinin altını çizen Öymen, 3 Eylül'de ki müzakerelerin ne olacağının belli olmadığına işaret etti.

Onur Öymen, bu konuda; "Tek devlet tek egemenlik anlayışı benimsendi ve bu Kıbrıslı Türkleri bir azınlık haline getirecektir. Bu durum endişe vericidir. Gereken hassasiyet Türkiye tarafından gösterilmelidir. Ermenistan 10 yıldır Azeri topraklarının üzerinden çekilmiyor. Bu durum sonunda bizimde Ermenistan ile ilişkilerimiz iyi değil. Bugünkü koşullarda sınırı açarsak Türk milletin vicdanı rahatsız olur. Cenevre'de yapılan gizli görüşmeler ne idi bilgi alamadık ve bilgi istiyoruz." dedi.

Ergenekon davasında suç unsuru teşkil eden konularda sonuna kadar üzerine gidilmesi gerektiğinin altını çizen Onur Öymen, "Ama bu davayı ucu açık bir iddianame haline getirip ülkede ne kadar iktidarı eleştiren insan varsa bunları da bu davanın içine sokmaya çalışırsanız o zaman esas sorumluları gözden kaçırırsınız. Dava ile ilgisi olmayan bazı özel telefon görüşmeleri iddianamede yer alıyor. Demek ki özel hayata saygı gösterilmiyor. Konuyu iyice irdeleyip insanların üzerine gidilmelidir. Suç odaklarına yönelerek suçluların üzerine gidilmeli ve insanlar boş yere mağdur edilmemelidir. Bazı insanlar suçunu bilmeden hapiste yatıyor." şeklinde değerlendirmelerde bulundu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, AK Parti'nin papatma davası sonrasında yeni anayasa ile parti kapatmayı zorlaştırmaya çalıştığına değinerek, buna kesinlikle destek vermeyeceklerini söyledi.

Onur Öymen, "Yeni anayasa tartışmaları gündeme geldi. Bir iktidar partısı laiklik karşıtı olsada Anayasayı ihlal etse de bu partinin kapatılması ile ilgili dava açılmamalı gibi bir anayasa çıkarmaya çalışıyor. Değişikliğe giderek bu gibi durumlarda siyasi partilere dava açılmamalı gibi amaçları varsa bu Anayasamızın temellerini zedeler. Bunu CHP olarak kesinlikle desteklemeyiz." dedi.