İşte Önkibar'ın Yeniçağ'daki köşe yazısının ilgili bölümü...
Cumhurbaşkanlığı siyasi makam değildir. Siyaset üstüdür ve devlet ile milletin bütününü temsil eder. Öyle olduğu için de politizasyonun en yoğun olduğu süreçlerde bile Çankaya Köşkü’nde herhangi bir kadrolaşma olayı hiç mi yaşanmamıştır. Seçilen yeni cumhurbaşkanı eşyanın tabiatı gereği özel kaleminden genel sekreterine ve danışmanlarına kadar kendi kadrosunu getirir ama onun altında olan kadrolara hiç mi hiç dokunmazdı. Bu, bugüne kadar hep böyle olmuştur. Peki bugün olan ne midir? Çankaya’da adeta bir personel kaydırma furyası var. Neredeyse bütün Köşk personeli yeni baştan dizayn ediliyor. Son olarak 54 kişi bakanlıklara gönderildi. Dahası, sözleşmesi biten 14 personelle de yeni sözleşme imzalanmadı... Tam bu noktada soralım; gönderilen bu kadrolar Cumhurbaşkanı’nın çalışması ve politikası ile direkt ilgili personel değil, alt görevlerde bulunan ve teknik hizmetler veren kesim tasfiye ediliyor. Herhalde bunlara güvenilmediği için olsa gerek ki daha güvenli kadrolar kuruluyor. Bu şekilde de Atatürk’ün köşkünde müthiş bir kadrolaşma furyası start alıyor. Peki kimler mi kadrolaşıyor? Onu da siz tahmin edin!