E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

Yalçın Küçük Terim'e Çattı 

Yalçın Küçük, Fatih Terim'e ağır eleştirilerde bulundu ve çok tartışılacak açıklamalar yaptı.

25.06.2008 - 00:38
Yalçın Küçük Terim e Çattı

Euro 2008’de A Millilerin Hırvatistan’ı eleyerek yarı finale çıkışı ülke çapında büyük bir coşkuya neden oldu.

Turnuva boyunca oynadığı son dört maçını da son dakikalarda kazanan, arka arkaya mucizelere imza atan Millilerin sırrını ise futbol otoriteleri bir türlü çözemiyor.

İşte Prof. Dr. Yalçın Küçük’ten tartışma yaratacak açıklamalar…

“Marx’ın bir sözü var; ‘din kitlelerin afyonudur’ diye, herkesin bildiği bir sözdür. Ben çok fazla bu söze katılmadım. Katılmadığımı da daha önceleri not etmiştim. Ancak yine 40 yıldır not ettiğim bir nokta var, o da; artık dinden daha çok futbol kitlelerin afyonu olmuş durumdadır. O bir afyonlaştırma haline geldi bu.

Ve sadece Türkiye’de değil, Avrupa’da da afyonlaştırmalar görüyoruz. Ne demek afyonlaştırma? Beyinler küçülüyor ve hem gazetelerde, hem televizyonlarda maçlara ilgi, maçlardan sonra sevinçlere baktığım zaman bu bir, fizik olarak da çocukların bir uğraşı haline gelmiş vaziyette. Büyük büyük, kocaman kocaman adamlar da, bu futbolla, yenme yenilme ile bahsettikleri zaman, çocukça konuşuyorlar, çocukça davranıyorlar. Yüksek yerde olanlar, sevinçten de çocukça aynı bir mahalledeki gibiler. Futboldan görebildiğim budur. Yani bu bir afyondur.

Bu bir kitleleri köleleştirmek işidir, gördüğümüz budur. Buna da muhtaçtırlar, bunun da son 20 - 30 yılda ortaya çıkmasının çok belirli ekonomi – politik nedeni vardır. Artık ne Avrupa’da ne Türkiye’de, ne başka bir yerde halk yoktur. Ülkelerin kaderinde, problemlerinde tartışmalarında, yönetimde tekeller vardır. Basın tekellerdir, tekeller tekellerdir. E tekeller olduğu zaman da o tabandaki insanları köleleştirmek lazımdır. Şu anda, Avrupa’nın ve Türkiye’nin de bulmuş olduğu köleleştirme yöntemi budur. Birinci nokta budur.

İkinci nokta da aşağı yukarı son 20 -30 yılda gelişmiş ülkeler, bazı sektörleri bazı insan faaliyetlerini gelişmemiş ülkelere bırakmış görünüyorlar. Futbol, tekstil, inşaat budur. Artık geleneğin özelliği, işareti futbol oynayabilmektir. Onun ötesinde de tekstil yapmaktır. Bugün dünyanın her tarafında tıpkı bunu söylediğim gibi, nerede tekstilde ihracat yapıyorsan, orada köleliktir, esir ücreti vardır.

Nerede futbolda ön plana çıkıyorsan, orada yaygın bir kölelik ve esir insanların bulunduğu bir yerdir. Onu da burada görüyoruz, bunları çok açık olarak görüyoruz. Başvekâletteki Tayip Erdoğan ile futbolun başındaki Fatih Terim arasında çok büyük bir fark olduğunu zannetmiyorum. İkisi de yaptıkları işi bildiklerini zannetmiyorum.

İkisi de tesadüfi insanlardır, tesadüfen oraya gelmişlerdir. Fatih Terim’de bu çok açık. Kaleci Rüştü, Milli kova! Ne demek kaleci? Kalecinin birinci görevi boyunun, posunun, bilmem nenin olması değildir; yer tutacak. Bu son maçta da, bir kaleci çıkıyor öyle dolaşmaya gidiyor. O zaman karşı taraftan birisi eline topu geçiriyorsa, kalenin yakınında gol atıyor. Ve nitekim öyle, Türkiye öyle yeniliyordu.

Fatih Terim için de söylediğim; futbolu bilmez. Futbolu bilen konuşması da yok. Ben futbolcularıma inanç verdim diyor. Hangi tarikatın inancını verdiğini biliyoruz, tesadüfendir, başka güçler tarafından getirilmiştir eve talihi de öyle gidiyor. Futbol bilmez, öğrenmeyi bilmez, bir tek çalım bilir. Onu da ağzıyla yüzüyle yapar.

Bugünkü Türkiye’de akılsızlığın yayıldığı bir Türkiye’de, akla dayalı tartışmaların olmadığı bir Türkiye’de, nasıl Tayyip Erdoğan Başvekâletteyse, Fatih Terim’in de futbolun başında olması çok uygun düşüyor, ikisi birbiriyle ilgilidir. Türkiye futbol mu oynuyor, a bakın, maçları son 15 dakikada veya son 5 dakikada kazanabilen bir takımın futbol oynadığını söyleyemezsiniz. Ne oluyor? Onu bilemiyoruz.

Hele son maçı son 1 dakikada karşıladılar. Kötü mü? Hayır. Yani burada bizim, biz de bir milletiz, biz de bir kavimiz. Bizim takımımızın kazanması iyidir. Bu takımın kazancında Fatih terim’in zerre kadar rolü olduğunu zannetmiyorum. İşte yıllardır sağda solda oynadıkları için, oynuyorlar. Çok birbirleriyle ahenkleri yok, birbirlerine top veremiyorlar. Ama eskisi kadar değil, anlaşılan vücutlarına dikkat ettikleri zaman, ettikleri için de daha az yoruluyorlar.

Dolayısıyla bu bir, benim çocukluğumda bir film vardı; ‘Korkak Kahraman’ diye. Adam çok korkuyordu, silahını da omzuna koyup, her defasında tetiğe basınca, düşmanlardan birkaç tane düşüyordu, bu da böyle. Bunun Fatih Terim’le, şununla İbraniyet düzeninde, Sabetayizm düzeninde oraya getirilmiş. Akıl dışı ölçüde paralar verilen bir adamdır. Yani onsuz da bunlar olur. Ama ülkeyi akılsızlaştırdığı için de herkes onu orada tutuyor.

Bugün Türkiye’de önemli olan ihtiyaç, insanlarımızın her gün biraz daha akıldan daha uzaklaşmasıdır. Bunu hem futbol yapıyor, hem de Fatih terim’in orada bulunması buna katkıda bulunuyor. Nitekim çok açık; 4 maç oldu, biri kaybedildi, üçü. Henüz Türkiye’de bu üç maçın neden kazanıldığını bilen bir kimse yoktur. Neden kazanılıyor bu? Fatih Terim ne yapıyor da kazanıyor?

Bir, insan oraya getirilirse oradaki bir insan, işte ben bilmem ne hokey çalışarak futbol oynatıyorum, diyorsa o insanın hiçbir sözünü ciddiye alamazsınız. O insanın hiçbir sözünü, kimse futbolu şöyle yönetiyor, böyle yönetiyor demiyorlar. Bir şey oluyor son zamanlarda; son 5 – 10 dakikada, biz kazanıyoruz, iyi ki de kazanıyoruz. Ayrıca burada da söyleyeyim; son 5 – 10 dakikada Türk futbolcuları da çok gayretli oluyorlar, yorulmamış oluyorlar, fırsatları değerlendiriyorlar.

Yani dünyanın hiçbir yerinde, o atılan gollerin atılışını, antrenöre, teknik seçiciye bağlamak mümkün değildir. Son olarak da şunu söyleyebilirim; Almanya maçı ne olur, yani nasıl olabilir? Son üç maçta, hiç birinde nasıl kazandığımız bilinmiyor ki, nasıl futbol oynadığımız bilinmiyor ki. Son dakikada bir gol attığınız zaman futbol oynadık diyebilir misiniz?

Almanya maçı da böyle olacaktır, Almanya maçının da bu kadar tahmin edilemeyen bir durumda, Almanya maçı üzerinde de hiç kimse tahmin edemez. Hiç kimse tahmin yapamaz. Herkesin temennisi vardır, tabiatıyla, bu kötü yönetime rağmen, geçen hafta bir tv. Programında da söyledim, Hasan Doğan’ı özellikle belirterek söyledim; Ne yapıyorsunuz? Hangi hakla yapıyorsunuz?

Bir de turkuazmış; turkuaz rengi pembeye yakın bir renktir. Turkuaz diye bir taş vardır, ha siz bunları yaparak, ‘beyaz – mavi’ye getiriyorsunuz, o da İsrail’in üniformasıdır, İsrail’in bayrağıdır. Taksit taksit, buradan yararlanarak, Türkiye’yi İsrailleştiriyorsunuz. Ha böyle bir dönemde, fatih terim’in teknik seçici, Hasan Doğan gibi, futbolla sporla hiçbir ilgisi olmayan bir insanın Federasyon Başkanı olduğu bir yerde bu maçı tahmin etmek müneccimlik ister. Ancak temenni edebilirsin, e halkımız da işte bir galibiyete muhtaçtır. Temenni edebiliriz ki; bu maçı da hiç olmazsa son dakikada kazanırlar. Bunda hiçbir şey yok.

Ama ne olursa olsun, Fatih terim’in de Hasan Doğan’ın da oralardan uzaklaşması gerekir. Dolayısıyla, bunu bu halde söylüyorsam, yine de kazanma temennisinde bulunuyorsam, o da; bu kavimde o kadar çok mağlup oluyor, o kadar çok geriliyor, o kadar çok moralsiz ki, buradan bir moral alması iyi bir şeydir, benim söyleyeceğim budur. Ama hiç değişmeyecek bir nokta, Alman maçından sonra da görebileceğimiz, biraz daha akılsızlaşacağız. Burada akılsızlaştık, hayır hiç kimse iyi oynadık diyemiyor. Aslanlar, çocuklar, yendik.

Biri ne oldu, hiç kimse bunları söyleyemiyor, bundan sonra da söyleyemeyiz. Bu da böyle devam eder. Akılsız bir halk yaratmada, futbol bu şekilde bir rol oynuyor. En sonunda ‘hoca efendi sen bu işi nasıl yaptın?’ demişler, ben bugünkü gazetede okudum, ben hokeyi tavsiye ettim, bir de çocukları inançlı yetiştirdim.

Ne demek, sen kimsin? Sen tarikat şefi misin? Neye inançlı yetiştirdin? Futbola iyi bir taktik, kimse söyleyemiyor ki, Fatih Terim şu taktiği uyguluyor, şu yöntemi yapıyor. Sen kimsin? İmam mısın? Hangi tarikatın adamısın? Ben çocuklarımı inançlı adamışım, sen kimsin? Sen hangi futbolu biliyorsun ki? Ben mesela bunları söyledim, kaç sene İtalya’ya gitti, hiçbir iş yapamadı, kovuldu. Niye gitti İtalya’ya? İtalya’da o sırada Türkiye ile araları bozulmuştu, burada popüler bir adamı götürdüler.

Ne olursa olsun bu üç galibiyet, Türkiye’nin almış olduğu bu sonuçta Fatih Terim’in hiçbir rolü olmadığını, kendisinin de böyle bir iddiası olmadığını söylemiştir. Ama mesele bir Fatih terim meselesi değildir.


Bizim kalecimiz iyidir diyemiyorsunuz, kalecimiz kovadır, eğer Rüştü oynayacaksa ne demektir? Ha atak ve atak olduğu için olmadık gol ihtimallerini önlüyor ama her zaman hiç beklenmedik zamanda da gol yiyor. Ben onun için Milli kovadır dedim, bu da kabul görüyor. Geziyor orada, çıkıyor niye çıkıyorsun? Aklı yok ki. Öyle kalecilik olur mu? Sen niye kaleni bırakıp, adı üstünde sen kaleyi bekleyeceksin. Nerede gol yediyse, daima orada gol yemiştir. Böyle bir şey ki, öbür çocuğu da ilk defa izledim. O da onun yolunda, Volkan galiba. Bizde kaleci, ciddi, akıllı adam yok. Bunların hiç birinin zaten Fatih Terim’in olduğu bir yerde, tek seçici olduğu yerde, orada bir tek akıllı futbolcu olmaz. Aklı ortadan kaldıran, aklı kendisinde yok ki, futbolcularına versin. Ağzını burnunu çalım yapmaktan başka bir şey yapmıyor.

Niye getiriliyor? Ha, tarikatlar getiriyordur, Sabetayizm getiriyordur, kendisi de oraya, bu futbol takımının çoğu tarikatçı, namaz kılmakla futbol, dua etmekle bu mu olur yani? Gölge etme başka ihsan istemem, sizin, senin ne inancın olacak, öğreteceksin? Fethullah Hoca’nın muskalarını mı verdin? O kadar üzerine gidilmeseydi, baskı yapılmasaydı, artık futbol oynayamayan bir takım adamları Fethullahçı olduğu için hala oynatırdı, hala da oynatırdı. 75 dakika kaprisleriyle, oynamaması gereken futbolcuları oynattılar, baskı üzerine oynaması gerekenleri getirdi, 15 dakikada maçı kazandık, dediler.

Ama sonuç nedir? Sonuç; bundan hoşlanmayacak Fatih Terim’e rağmen, Hasan Doğan’a rağmen, Tayyip Erdoğan’a rağmen şu Türkiye’nin haline bakın. Bir tek şeyde, Deniz Baykal da, Tayyip Erdoğan da ne olacak, Fatih terim de işte onlara ikisi de bitmiş. İkisi ne demek bitmiştir deyip, neyi kastediyorum; lafları bitmiştir. Futbolcularımız son anda başarı elde ettiler, her ikisinin de konuşmaları 90 dakika oynayacaksın, son anda konuşacaksın, sonra ne yapacaksın? Başka kafada hiçbir şey yok.

Son bir haftadır, Deniz Baykal da, Tayip Erdoğan da bu 15 dakika, 90 dakika inançtır, imandır, bunlar üzerinde konuşuyorlar. Bu tükenmişliktir, futbol da bizi tüketmemize yarıyor. Son olarak; bütün bunlara rağmen, Tayyip Erdoğan’a, Fatih Terim’e, aldığı 170 milyarmış, ben 110 milyarda kaldım. Utanılacak bir durum. Ne yapıyorsunuz ki? Ondan sonra, Deniz Baykal’a rağmen, Hasan Doğan’a rağmen, alınan sonuç iyidir. Bu kadar mazlum bir milletin artık işsiz güçsüz, 10 günde Avrupa’da, bizde de aşağılık kompleksi çok fazladır, Avrupa’da ayakta kalıyorsun, son maçları oynayacak kadar gidiyorsun, bundan dolayı bütün halkımızın bu arada bunları bu kadar eleştiren bizim de sevinmemizden doğal ne var?

Çünkü önünde sonunda hepimizde de bir halk, bir milli duygu vardır. Futbol bunu göstermiştir. Fatih Terim’le de göstermiştir, ona rağmen göstermiştir, o tarafı önemli değildir. Ama her halükarda Almanya’ya karşı da başarı dileklerimiz, futbolcularımızda hep beraber o dileklerimiz var, hoş bir şey. Bir de, akıl dışı ama yine de hoş bir şey.”

Oda TV

YORUMLAR
Toplam 15 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
Mahir 18 Haziran 2008 Çarşamba 

Terimn Türk Futboluna kazandırdığı başarıları,hangi spor adamımız kazandırdı? Ayıp denilen,Utanma duygusu denilen bir kavram vardı....Ne olduysa oldu ne yazık ki bu Halkta ondan da eser kalmadı, Özellikle Medyada olanlarda.

Yorumu oyla      19      14  
Ümit 18 Haziran 2008 Çarşamba 

Ahmet Hakan sana katılıyorum.

Yorumu oyla      23      10  
top 18 Haziran 2008 Çarşamba 

Kanal 7'deki çok mütevaziliğini sen de unuttun galiba!!! Biri çıkıp da 8 madde de ahmet hakan için yazabilir. kusur aradıktan sonra herkeste bulunur.

Yorumu oyla      19      10  
ahmet 18 Haziran 2008 Çarşamba 

Diyelim hepsi dogru Hadi nefret etme gerekceniz doğru olsa bile. Terim başarısı bir gercek ve siz ahmet hakan olarakda buna aygı duymak zorundasınız. Sanırım en cokta bu zorunuza gitti ahmet bey. . .

Yorumu oyla      18      10  
eu 18 Haziran 2008 Çarşamba 

Çekemiyorsunuz! bir insanın üstüne bu kadar gidilmezki adamın başarılarını tebrik edeceğiniz yerde yerden yere vuruyorsunuz.

Yorumu oyla      19      10  
alpay 18 Haziran 2008 Çarşamba 

Ayıp FAtih teriminde bazı hataları olmuş olabilir tabiki ama onu bu şekilde eleştirmek çok yanlış. Sonuçta o Türkiye'nin euro2008 de çeyrek finale çıkmasında başrolü oynamştır

Yorumu oyla      18      10  
arda 18 Haziran 2008 Çarşamba 

Terımın sırtından reytıng. terımın bu ulkeye verdıgının yuzde bırını ver ogle dıl uzat oda olmassa senın gıbılere malzeme cıkmayacak.

Yorumu oyla      18      10  
hakan 18 Haziran 2008 Çarşamba 

senin için de 8000 tane bulunur. . . hep bildiğimiz ahmet hakan sesi duyulmadığında gündemde kimse ona saldırıp kendini gösterme çabaları. . . .

Yorumu oyla      18      10  
emre 18 Haziran 2008 Çarşamba 

Sevmek zorunda deilsin ama bu günlerde bunu yazmana hiç gerek yoktu. bende seni sevmiyorum okadar.

Yorumu oyla      18      10  
mehmet 18 Haziran 2008 Çarşamba 

Böyle bir zamanda destek olmanız moral vermeniz gerekirken bu tip yazıları ve bu yazıya sanki düşmandan söz eder gibi destek verenleri kınıyorum.

Yorumu oyla      18      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Kızılay Başkanı Küçükali Turktime'a Konuştu: Veli Küçük'ün Kızılay’dan İhale Aldığını Sizden Öğrendim!
Kızılay Genel Başkanı Tekin Küçükali'den Turktime'a çarpıcı açıklamalar: ...
Türköne Konuşuyor: Eşimle Aram Kötü Olursa, Ak Parti'ye Muhalefet Ediyorum… MİT İşe Yaramaz, İlhan Selçuk Faşist, Çatlı Arkadaşımdı... Türkeş Bana Komünist Derdi…
Zaman’dan başka gazetede yazmam… Çok yakında medya savaşı çıkacak… Milliyetçilik ...
Cem Uzan Turktime'a Konuştu: Beni Kesebilirsin, Öldüerbilirsin ama Bana İnananlara İhanet Ettiremezsin!!!
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan Türk Basınında evinin kapılarını ilk ...
 
MENDERES TURKTİME'A KONUŞTU! : “AĞAR, DEMOKRASİNİN YANINDAN BİLE GEÇMEMİŞTİR!”
Sağ siyasetin patent sahibi ve DP’nin biyolojik ve siyasi varisi Aydın ...
BAŞÖRTÜSÜ ÖZ DEĞİL, SEMBOLDÜR!
(TURKTİME-ERSİN TOKGÖZ) 5 bini aşkın üyesi ile Türkiye’nin ...
Emin Çölaşan Turktime'a Konuştu
(ÖZEL-TURKTİME) Türk basının usta kalemi, Hürriyet Gazetesi yazarı Emin ...
 
Terim'e Milliyetçilik Eleştirisi!
Yeşiller Partisi Eş Başkanı Claudia Roth, Fatih Terim'i maç sonrası açıklamaları ...
Akademisyenlerde Travma Bölünmesi
Ak Parti Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat'ın "Atatürk devrimleri ...
DHKP-C Üyeleri Yeniden Yargılanacak
Türkiye'nin çok sert tepki karar bozuldu. Belçika'da, terör örgütü DHKP-C ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
ygs sonuçları
MERSİN
IŞİD
film
İslam
survivor
saldırı
Microsoft
hapis