İşte Ataklı'nın Vatan'daki yazısı...
Anayasa Mahkemesi’nin AKP’yi kapatma ve bazı yöneticilerine 5 yıl siyasi yasak koyma ihtimaline karşı AKP’liler rahat bir tavır sergilemeye çalışıyor. AKP’liler ve yandaşları kapatma kararı ile siyasi yasakların hiçbir anlam ifade etmeyeceğini belirterek, “Siyasi yasak alanlar bağımsız milletvekili seçilir, durum aynen korunur” diyorlar.
Hatta yaygın kanı, Tayyip Erdoğan’ın da kapatma ihtimaline inandığı ve karardan hemen sonra bir ara seçim için düğmeye basacağı yönünde. Ara seçimde bağımsız olarak tekrar seçilecek olan Erdoğan, Meclis’e dönecek. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı bağımsız başbakan olarak atayacak. Erdoğan yeni hükümeti, kapatılan AKP’nin yerine kurulan yeni parti ile kuracak. Plan bu.
Gerçi bu planı yapan AKP’lilerin içinde yine de bir endişe vardı. Ancak bu endişe de Yargıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu’nun açıklamalarıyla giderildi. Çünkü Kanadoğlu, “Tayyip Erdoğan bağımsız seçilebilir” açıklamasını yaptı iki gün önce. Bunu söyleyen Kanadoğlu olunca AKP’liler de rahatladı.
Bu kadar kolay mI?
Kanadoğlu, “bağımsız seçilebilirler” açıklamasını yaparken, “Hukuken böyle olabilir, ama demokrasi açısından garabet bir durum olduğu da ortada” demek zorunda kalmıştı.
Kanadoğlu’nun bu açıklamaları siyasi çevrelerde tartışılırken, hukukçu olmayan ama tuttuğu işi en ince detayına kadar araştırmakta da üstüne olmayan bir dostum telefon ederek, “Anayasa’nın 84. maddesini dikkatli okudun mu?” diye sordu. “Şu an bir şey diyemem” cevabını verdim. Dostum, “O halde al Anayasayı ve 84. maddeyi iyice oku. Bak bakalım Tayyip Erdoğan ve diğerleri bağımsız olarak yeniden seçilebiliyor mu?” dedi.
Birkaç dakika sonra Anayasa’nın 84. maddesini buldum.
İŞte 84. madde
Bu madde bir milletvekilinin görevinin hangi durumlarda sona ereceğini anlatıyor. Maddenin son pararafı “parti kapatma” sonuçlarına göre durumu bildiriyor. Bu paragraf aynen şöyle;
“Partisinin temelli kapatılmasına beyan ve eylemleriyle sebep olduğu Anayasa Mahkemesi’nin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararında belirtilen milletvekilinin milletvekilliği, bu kararın resmi gazetede gerekçeli olarak yayınlandığı tarihte sona erer. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı bu kararın gereğini derhal yerine getirip genel kurula bilgi sunar”.
Buradan benim anladığım şudur: Parti kapatma nedeniyle eğer milletvekilinin milletvekilliği düşüyorsa, milletvekili olma sıfatını kaybetmiş demektir. Bu durumda bu kişi bağımsız da olsa milletvekili seçilemez, çünkü aday olamaz.
Ancak bu benim mantığım elbette. Doğru olmayabilir.
İşte bu nedenle “Erdoğan bağımsız milletvekili seçilmek için aday olabilir” diyen Sabih Kanadoğlu’nu aradım. Kanadoğlu konuyu tüm açıklığı ile ortaya koydu.
“İkİsİ ayrI konular”
Sabih Kanadoğlu Anayasa’da kapatılan siyasi partilerin, kapatmaya neden olan sorumlularına uygulanacak yaptırımlar konusuna iki ayrı anayasa maddesi olduğunu belirterek, “Bunun için 69 ve 84’üncü maddelere bakmak gerek” dedi.
Kanadoğlu şöyle devam etti: “69. maddeye göre milletvekili olmayan parti sorumluları tarif edilmektedir. Bu maddede parti kapatmaya neden olanların bir siyasi partiye kurucu, yönetici ve denetçi olmayacağı belirtilmiştir. Bağımsız aday olup olamayacakları ise söylenmemiştir. Bu durumda milletvekili olmayan sorumluların bağımsız aday olabileceklerini kabul etmek zorundayız. Yani milletvekili olmayan ama partinin kapatılmasında sorumlu olan kişiler bağımsız aday olabilirler. Milletvekili olanların durumu ise farklı. Onlar için 84. maddeye bakılması gerekir” dedi.
Seçİm dönemİ
Yagıtay Onursal Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, “Anayasa’nın 84. maddesi” ile ilgili ise şunları söyledi:
“Bu madde partinin kapatılmasına beyan ve eylemleriyle sebep olanların eğer milletvekili iseler, milletvekilliklerinin düşeceğini belirtiyor. Ancak bunun için bir süre vermiyor. Yani ‘milletvekilliği düşenler şu kadar yıl seçilemezler’ demiyor. Bu durumda milletvekilliği düşen kişiyi o seçim dönemi ile sınırlı tutmak zorundayız. Bunun için de yine Anayasa’nın 77. maddesine bakmamız gerek. Anayasa bu maddesi ile seçim döneminin 4 yıl olduğunu söylüyor. Süresi biten milletvekilinin de yeniden aday olabileceğini karara bağlıyor.
Demek ki bu durumda partisi kapatıldığı ve bundan sorumlu tutulduğu için milletvekilliği düşen kişi, aynı seçim dönemi içinde yeniden aday olamaz. Bir sonraki seçim dönemini beklemek zorundadır.”
Erken seçİm İhtİmalİ
Kanadoğlu, milletvekilliği düşen kişinin bir sonraki seçim dönemine kadar aday olamayacağını ama daha sonraki dönemlerde bağımsız aday olabileceğini belirtirken buradaki ince noktayı da şöyle vurguladı: “Anayasaya göre seçim dönemi 4 yıldır. Ancak parlamento eğer erken seçim kararı alırsa, bu kararı aldığı tarihten itibaren mevcut seçim dönemi de sona ermiş demektir. Bu durumda milletvekilliği düşen kişi seçimle birlikte yeni seçim dönemi de başlayacağı için bağımsız aday olabilir. Buna karşı çıkılamaz.”
Ara seçİm İhtİmalİ
Kanadoğlu’na “AKP’nin kapatılması halinde pek çok milletvekiline siyasi yasak gelebileceği için bir ara seçim formülü düşünülüyor. Ara seçim olursa örneğin Tayyip Erdoğan aday olamaz, değil mi?” diye sordum.
Kanadoğlu şu cevabı verdi: “Başta da söylediğim gibi iki ayrı açıdan bakmak gerekiyor. Milletvekili olmayan ama partinin kapatılmasına neden olmakla suçlanan kişiler ara seçim yapılırsa bu seçimlere bağımsız aday olarak katılabilir. Ancak kapatma sırasında milletvekili olanların ara seçime girmeleri 84. maddeye göre mümkün değil. Çünkü ara seçim yapıyorsanız, mevcut seçim dönemi henüz bitmemiş demektir. O halde ara seçim bu dönemde yapılacağı için milletvekilliği düşen kişinin aday olması mümkün olamaz.”
Turmepa Deniz Temiz
Van’daki gezimiz sırasında sohbet ederken bazı Vanlılar, “Turmepa ne demek?” diye sordular. Öyle ya Deniz Temiz denince anlaşılıyor, ama Turmepa’nın anlamını çıkarmak zor.
Dernek Başkanı Eşref Cerrahoğlu buna açıklık getirdi. Turmepa İngilizce, Turkish Maritime Environment Protection Agency kelimelerinin kısaltılmışı oluyor. Deniz Temiz Derneği denizleri korumak için kurulan uluslararası bir kuruluşun Türkiye temsilcisi. Mepa bütün ülkelerde kullanılan bölüm. Dernek hangi ülkedeyse, Mepa’ya o ülkenin kısaltması ekleniyor. Örneğin bu derneğin Yunanistan’daki karşılığı Helmepa imiş.
Bu sohbet üzerine Deniz Temiz Derneği’nin bazı üyeleri Turmepa’nın resmi kağıtlarda bulunmasını ama derneğin adının anılması sırasında “Deniz Temiz” isminin kullanılmasının daha doğru olacağını söylediler. İlginç.
Hukuka dayanmayan demokrasi, demokratik diktatörlüktür.
Vatan
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|