E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

BÜYÜKANIT: İRTACA HALA TEHDİT 

Orgeneral Büyükanıt, bir dergiye verdiği röportajda Türkiye'nin öncelikli risklerini açıkladı.

4.04.2008 - 12:23
BÜYÜKANIT: İRTACA HALA TEHDİT

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Büyükanıt, din konusunun Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bu yana bazı çevreler ve oluşumlar tarafından istismar edildiğini belirtirken, "İrticai unsurlar laiklik karşıtı faaliyetlerini, vakıf, dernek vb. isimler altında bir takım legal oluşumlar vasıtasıyla yurt içinde ve dışında sürdürmeye devam etmektedirler" dedi.

Orgeneral Büyükanıt, bölücü terörün ana hedefinin ulus devlet olduğunu da bildirdi ve "etnik kimliklerin anayasal güvenceye kavuşturulması talebi doğrudan ulus devlet yapısını hedeflemektedir“ diye konuştu. Orgeneral Büyükanıt, Irak’ın kuzeyindeki bir Kürt devletinin Türkiye’nin güvenliğini doğrudan etkileyeceğini de söyledi.

Genelkurmay Başkanı Orgeneral Büyükanıt, Savunma ve Havacılık Dergisi’nin, Türkiye’ye yönelik iç ve dış tehditler ile Türkiye’nin içinde bulunduğu risk ve tehditlere ilişkin sorularını yanıtladı. Önümüzdeki günlerde piyasaya çıkacak olan dergide yer alan söyleşide Orgeneral Büyükanıt ABD’nin Irak harekatı sonrasındaki gelişmeleri şöyle anlattı:

"Irak’ın komşusu olan Türkiye, söz konusu harekatın sebep olduğu olumsuzluklardan en fazla etkilenen ülkedir. Konunun güvenlik boyutunu ele aldığımızda; 90’lı yılların sonlarına doğru dağılma sürecine giren PKK/KONGRA-GEL terör örgütü; Irak’taki otorite boşluğu ve karışıklık ortamından faydalanarak kanlı eylemlerine hız kazandırmış ve Irak’ın kuzeyini kendisi için güvenli bir üs bölgesi haline getirmiştir.

Terörle mücadelede, Irak Hükûmeti’nin ve uluslararası toplumun Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi [BMGK]’nin 1373 [2001 yılı], 1546 ve 1566 [2004 yılı], 1624 [2005 yılı] ve 1637 [2005 yılı] sayılı kararlarını yerine getirmesini beklemek en doğal hakkımızdır. Bir örnek vermek gerekirse, 1373 sayılı BMGK kararı ile ülkelerden yerine getirilmesi talep edilen bazı önemli hususlar şunlardır:

-Terör örgütlerine sağlanan siyasal, finansal ve idari desteğin önlenmesi,
-Silah, patlayıcı ve lojistik kaynaklarının kesilmesi,
-Güvenli barınma, rahat hareket etme imkânlarının engellenmesi,
-İletişim olanaklarının yok edilmesi.
1618 sayılı BMGK kararının 6’ncı paragrafı da, tüm devletlere teröristlerin Irak’a girmeleri veya çıkmalarını engelleme yükümlülüğü getirmektedir. Bu yükümlülük, 1637 sayılı BMGK kararında da tekrarlanmıştır. Ancak, alınan kararlar uygulamaya geçirilememiştir. Bu kapsamda, PKK/KONGRA-GEL terör örgütünün Irak’taki faaliyetlerinin sona erdirilmesi, bizim için en önemli husustur."

TERÖRLE MÜCADELE ANLAŞMASINI BEKLİYORUZ
Orgeneral Büyükanıt, Irak’ın siyasi birliği, toprak bütünlüğü ve bağımsızlığının tüm etnik ve dinî gruplara eşit yaklaşılması, doğal kaynakları ve gelirlerinin tüm Irak halkı tarafından adil şekilde paylaşılması gerektiğini bildirdi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

"Güvenlik, istikrar ve huzurun Irak’ın bütününde en kısa sürede sağlanması, bölge ve dünya barışı açısından büyük önem arz etmektedir. Bu arada, Irak’la aramızdaki terörle mücadele anlaşmasının tamamlanmasını bekliyoruz.
Türkiye olarak, Irak ile askeri alanda iş birliğinin geliştirilmesinden büyük memnuniyet duyarız. Bu kapsamda, her türlü çalışmaya hazır olduğumuzu özellikle ifade etmek isterim."

RİSK VE TEHDİTLER
Küresel merkezin doğuya doğru kaymasıyla, Türkiye’nin yeni güvenlik algılamalarının merkezine oturduğuna işaret eden Orgeneral Büyükanıt, bu risk ve tehditlerin, simetrikten asimetriğe doğru uzanan geniş bir yelpazeye yayıldığını da kaydetti. Orgeneral Büyükanıt, bu risk ve tehditleri şöyle sıraladı:

"Bu geniş yelpaze; bölücü ve irticai faaliyetler, terörizm, uyuşturucu ticareti, kitle imha silahlarının yayılması, insan kaçakçılığı ve yasa dışı göç ile teknolojik [siber] tehditler gibi asimetrik unsurların yanı sıra; komşu ülkelerden kaynaklanabilecek istikrarsızlıklar ve Irak’ın kuzeyinde ortaya çıkabilecek oluşumların Türkiye’nin güvenliğine doğrudan etkileri gibi risk ve tehditleri de içermektedir.

İRTİCA VE BÖLÜCÜLÜK
Orgeneral Büyükanıt, Türkiye’ye yönelik iç tehditleri irtica ve bölücü terör başlıkları altında şöyle anlattı:

BÖLÜCÜ TERÖR: Bugün karşı karşıya kaldığımız bölücü terör hareketinin hedefi, öncelikle ulus devlet ve bilahare üniter devlet yapısının ortadan kaldırılmasıdır. Etnik kimliklerinin anayasal güvenceye kavuşturulması talebi, doğrudan ulus devlet yapısını hedef almaktadır. Sonraki hedefin üniter devlet olacağına hiç şüphe yoktur. Ülkemize yönelik bölücü tehdidin merkezi durumundaki PKK/KONGRA-GEL terör örgütü, 40 bine yakın Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının ölümüne neden olmak yanında, diğer bölge ülkeleri için de tehdit olma özelliğini sürdürmektedir.

İRTİCA: Din konusu Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşundan bugüne kadar bazı çevreler ve oluşumlar tarafından istismar edilmiştir. İrticai unsurlar laiklik karşıtı faaliyetlerini; vakıf, dernek vb. isimler altında bir takım legal oluşumlar vasıtasıyla yurt içinde ve dışında sürdürmeye devam etmektedirler.

Ayrıca, ülkemizdeki etnik ve dini yapı ve bu konudaki kültürel zenginliğimiz de, son dönemde bazı dış destekli çevreler tarafından istismar edilmeye çalışılmaktadır.

ANAYURT GÜVENLİĞİ
11 Eylül terör saldırılarından sonra ABD’de ortaya çıkan ‘Homeland Security / Anayurt Güvenliği’ kavramını da değerlendiren Büyükanıt, bunun Türkiye için geçerli olmadığını söyledi.

ABD’nin uyguladığı sistemin kendi gerçeklerine ve ihtiyaçlarına uygun olduğunu bildiren Orgeneral Büyükanıt, Türkiye’de ise durumun ABD’den farklı olduğunu söyledi. TSK’nın, bir çok Avrupa ülkesinde olduğu gibi, gerektiğinde iç güvenliğin -ya da anayurt güvenliğinin- sağlanmasından da sorumlu olduğunu kaydeden Büyükanıt şöyle konuştu:

"Türkiye’de milli güvenlik sistemi, çeşitli faktörler dikkate alınarak anayasal çerçevesine oturtulmuş ve 1933 yılından beri çeşitli aşamalardan geçerek bugünkü konuma ulaşmıştır. Böylece oluşturulan Millî Güvenlik Kurulu, gerek teşkilat gerekse işlevleri açısından Türkiye’nin devlet yapısı ve güvenlik ihtiyaçlarını yansıtan bir yapıdır.

‘Anayurt Güvenliği’ kavramı ile ifade edilen güvenliğin bölünmezliği ve kapsamlı güvenliğe dayalı bütünsel yaklaşımın, zaten Türk Milli Güvenlik Sistemi içerisinde olduğu görülmektedir. Güvenlik konusunda devletin ilgili birimlerinin belirlediği usül ve yöntemler, ülkenin her yerinde aynı şekilde uygulanmaktadır. MGK Genel Sekreterliği; sekreterlik hizmetleri yanı sıra, güvenliğe ilişkin her konuda MGK için araştırma ve değerlendirmelerde bulunmakta, milli güvenlik konusunda tüm bakanlıklar, kurum ve kuruluşlar arasında koordinasyonu sağlamaktadır.

Ancak; devletin güvenlik ile ilgili birimleri arasında bilgi paylaşımı, iş birliği ve koordinasyonun daha da geliştirilmesi gerekmektedir. Bu konuda çalışmalar da vardır.

YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
süleyman karaca 19 Mart 2008 Çarşamba 

Sayın Editör, yaptığım yorum yayınlanmıyor. "Faili meçhül" emi, yoksa Editör'e mi kurban gitti. Yorumumda etik ve hukuki sakınca yoktu. Ama belki Editör'ün hoşuna gitmeyebilir. Tarafsızlığınıza ve özgür platformunuza lutfen gölge düşürmeyin.

Yorumu oyla      18      10  
süleyman karaca 19 Mart 2008 Çarşamba 

Günaydın basın, günaydın aydınlar, günaydın laikler, günaydın hukukçular! Nihayet birileri çıktı ve taraflar arasındaki benzerlikleri tarihe not düşme adına da olsa sıralamaya ve hatırlatmaya başladı. Ne zaman Türkiye’de “din istismarından” dem vurulsa, CHP karşısındaki tüm siyasi odaklar bir suçluluk psikolojisi altında kendilerini ezik hissetmeye ve böyle bir töhmetin CHP için düşünülüp düşünülemeyeceğini akıllarına bile getirmezler. Herhalde “balık hafızalı” olma hastalığından artık sağ seçme de sağ kanatta siyaset yapan devlet adamları da kurtulmaya başladılar. Ak Partinin kapatılması vesilesiyle hazırlanan İddianamenin paralelinde CHP’nin son bir yılına ilişkin söylem ve eylemleri alt alta sıraladığınızda “laiklik karşıtlığına odaklık” açısından CHP’nin çoktan kapatılması gerekiyor. Genel başkanın Baykal’ın TBMM çatısı altında İmamı Azamdan, Kur’an’dan ve Peygamber hadislerinden kendi düşüncelerine referans göstermeden, “büyük günahlar”dan dayanak bulma çabalarından alın da, seçim çalışmalarında yoğun bir şekilde “dinsel simge”lere baş vurmaları, aynı partiye mensup Belediye başkanlarının uygulamaları örneğin Sefa Sirmen’in Kocaeli Belediye Başkanlığı döneminde imzalı Kur’an dağıtması, Parti genel merkezinde “Aşura töreni” düzenleme, Cemevlerinde icra edilen dini motifli mezhepsel ritüellere katılma gibi. CHP borazanı olmayan basın, yeni yeni bu konudaki olay ve oluşumları bir kontratak olarak ortaya sergilemeye başladı. Oysa daha belgelerine dayalı olarak söylenebilecek çok şey var; 1950 seçimleri yaklaşırken zamanın CHP’si tarafından kendine dönük bir içerikle kullanılmak üzere “İslam İlahiyat Fakültesi”, bugünkü İmam Hatip Liselerinin çekirdeğini oluşturacak olan “İmam Hatip Kursu” ve en enteresan olanı da İnönü’nün Cumhurbaşkanlığı liderliğinde CHP’in ilahiyatçı bir başbakan, müteveffa Prof.Şemsettin Günaltay denemesi. Araştırmacılar için çok mümbit olan bu alanda daha sıralanacak, laik savcılara hafakanlar bastıracak o kadar çok olay var ki, akıllara ziyan. Ama tüm bunlara karşın şu gerçeğin altını çizmekte yarar var; hiçbir döneminde CHP’in bu aldatmaca istismarları halkın teveccühünü kazanmadı. Bunu ister onların samimiyetsizliği, düşünce sığlığı, ikiyüzlülüğü olarak yorumlayın isterseniz “tarihi talihsizlik”, karar sizin. Ama tekrarediyorum, bu alanda çalışma yapmak isteyen dinci, laik, aydın, gerici, sosyolog, hukukçu ve bilcümle erbabı kalem ve kelam olanlar için çok verimli bir alan. Vural Savaş’a, Sabih Kanadoğlu’na, İlan Selçuk’a, Ertuğrul Özkök’e ve Necdet Sezer’e ve Abdurrahman Yalçınkaya’ya tavsiyemdir; bir de buraya bakar mısınız?

Yorumu oyla      18      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Türköne Konuşuyor: Eşimle Aram Kötü Olursa, Ak Parti'ye Muhalefet Ediyorum… MİT İşe Yaramaz, İlhan Selçuk Faşist, Çatlı Arkadaşımdı... Türkeş Bana Komünist Derdi…
Zaman’dan başka gazetede yazmam… Çok yakında medya savaşı çıkacak… Milliyetçilik ...
Cem Uzan Turktime'a Konuştu: Beni Kesebilirsin, Öldüerbilirsin ama Bana İnananlara İhanet Ettiremezsin!!!
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan Türk Basınında evinin kapılarını ilk ...
MENDERES TURKTİME'A KONUŞTU! : “AĞAR, DEMOKRASİNİN YANINDAN BİLE GEÇMEMİŞTİR!”
Sağ siyasetin patent sahibi ve DP’nin biyolojik ve siyasi varisi Aydın ...
 
BAŞÖRTÜSÜ ÖZ DEĞİL, SEMBOLDÜR!
(TURKTİME-ERSİN TOKGÖZ) 5 bini aşkın üyesi ile Türkiye’nin ...
Emin Çölaşan Turktime'a Konuştu
(ÖZEL-TURKTİME) Türk basının usta kalemi, Hürriyet Gazetesi yazarı Emin ...
KEKEÇ ÖZKÖK'E BİNDİRDİ: HEM DARBECİ, HEM YALANCI
Star gazetesi yazarı Ahmet Kekeç bugünkü yazısında darbe ve darbecileri ...
 
BEKİR COŞKUN'DAN BİR DİNGİL YAZISI
"Göbeğini kaşıyan adam" tabirinin mucidi Bekir Coşkun, yine tartışılacak ...
AHMET HAKAN LAİKLERİ TOPA TUTTU
Ahmet Hakan'ın bugün hedefinde laikler vardı. Hakan madde madde laiklere ...
BUSH'UN GENİŞLEME PLANI BOZULDU
ABD Başkanı Bush’un NATO’yu Doğu’ya doğru genişletme planları Bükreş’te ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
Club Brugge
japonya
Gökhan Töre
fatih terim
Chloe Loughnan
yakmak
Mehmet Şimşek
burçin terzioğlu
Mesut Bakkal