Barzani ailesi Türkiye ile ticareti tamamen eline geçirmiş durumda. Barzani ailesinin Türkiye üzerinden direkt ve dolaylı olarak elde ettiği gelirin yıllık 2 milyar dolar civarında olduğu belirtiliyor.
Terör örgütüne kol kanat geren Kürt lider Mesud Barzani ve ailesi, Mersin-Erbil güzergâhını Ortadoğu'nun en önemli kaçakçılık merkezi durumuna getirdi. Mersin Serbest Ticaret Bölgesi üzerinden yürütülen faaliyetler ile bölgesel Kürt yönetiminin başbakanı Neçirvan Barzani, Kuzey Irak'taki içki, sigara, çay, şeker ve pirinç tekeli durumuna gelirken, bu faaliyetler içinde AKP'nin üst düzey isimlerinin de bulunduğu belirtildi.
Neçirvan Barzani'nin geniş kapsamlı kaçakçılık faaliyetleri 1991 yılındaki Körfez Savaşı'nın ardından başladı. Neçirvan Barzani, bu dönemde Saddam Hüseyin 'in oğlu Kusay Hüseyin ile birlikte yaptığı petrol kaçakçılığı ile gündeme geldi. O dönemde, BM Güvenlik Konseyi kararlarına aykırı da olsa, Irak petrolü Kürt bölgesinden geçirilerek Habur Sınır Kapısı'ndan Türkiye'ye sokuluyordu. BM de Türkiye'nin savaştan dolayı uğradığı zarar nedeniyle bu kaçakçılığa ses çıkarmıyordu. Neçirvan Barzani, Kürt bölgesi Çekiç Güç koruması altına alındıktan sonra petrol kaçakçılığının yanı sıra çay, şeker, içki, sigara ve pirinç gibi tüketim maddelerinin de tekelini eline almaya başladı.
Aynı dönemde, bu faaliyetler Mersin Serbest Bölgesi üzerine taşınarak hızlandırıldı. Barzani ailesi kazandığı paralarla gerek GAP Bölgesi'nden gerekse Antalya ve Mersin'den arazi satın alarak Türkiye'de direkt ya da dolaylı yoldan sahip olduğu şirketlerin sayısını 180'e kadar taşıdı. 2002 yılından sonra da Barzani ailesi AKP'liler ile ortak şirketler kurma yoluna gitti. Hatta Mesud Barzani'nin kendisi paravan şirketler aracılığı ile direkt olarak AKP'nin üst düzey yöneticileri ile ortak iş yapmaya başladı. Barzani ile yakın ilişkileri olduğu bilinen AKP Diyarbakır Milletvekili İhsan Arslan, daha önce "Lozan'ı bir tarafa bırakmak lazımdır, Barzani ile ittifak kurulmalıdır" diyerek kendileri için Barzani'nin önemli olduğu mesajını da vermişti.
Özellikle 2002 yılından sonra AKP'nin önde gelen isimleri aracılığı ile Mardin Kızıltepe merkezli olarak kurulan bir taşımacılık şirketi tarafından Mersin'den alınan mallar, hiç vergi ödenmeden Kuzey Irak'a sokulmaya başlandı. AKP'li üst düzey yöneticilerin sahibi olduğu taşımacılık şirketi, Habur Sınır Kapısı'nda da öncelikli konuma alındı. Böylece, Barzani ailesine yük taşıyan TIR'lar kamyon kuyruğunda hiç beklemeden Irak'ın kuzeyine girmeye başladı. Daha sonra ise bu sigara ve içkilerin kaçak olarak Türkiye'ye sokulduğu ortaya çıktı. Özellikle Kuzey Irak'tan Türkiye'ye giriş yapan kaçak sigaralardan yüzde 10'luk kısmının terör örgütüne haraç olarak verildiği tespit edildi. Sadece Habur ve Gürbulak sınır kapılarından Türkiye'ye 5 milyon karton kaçak sigara girdiği hesaplandığında PKK'nin gelirinin çok ciddi miktarlarda olduğu dile getiriliyor.
Türkiye'ye kaçak olarak sokulan sigaraların bir bölümü de Dohuk ve Süleymaniye'de üretiliyor. Buralarda üretilen markalar arasında Marlboro, Kent, Pallmal gibi ABD markaları ile Tekel 2000, Tekel 2001 ve Samsun 216 gibi Türk markalı sigaralar da bulunuyor.
BAHADIR SELİM DİLEK-CUMHURİYET
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...