Avrupa Toplulukları Adalet Divanı’nın (ATAD) 20 Eylül 2007 tarihinde aldığı, Türkiye ve Avrupa’da yaşayan Türklere yönelik kararı, AB ülkelerine hizmet sunumu ya da edinimi için giden Türk iş adamı, esnaf, öğrenci, sporcu, gazeteci, avukat, doktor, şoför ve diğer meslek gruplarının vizesiz seyahat edebileceği şeklinde yorumlandı.
Ancak kararın yarattığı heyecan uzun sürmedi çünkü kararın tüm Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına vize anlamına gelmediği, kazanılan davaların bireysel bazda olduğu bildirildi. Türkiye Araştırmalar Merkezi Direktörü Prof. Dr. Faruk Şen, “Burada bir yanlış anlama ve çarpıklık var. Henüz Türkler olarak AB ülkelerine vizesiz gireceğiz diye bir şey katiyen söz konusu değil” dedi.
HIRVATİSTAN’A YAPILAN KOLAYLIK TÜRKİYE’YE YAPILMADI
AB’ye vizesiz giriş’ döneminden söz etmenin henüz mümkün olmadığını belirten Prof. Dr. Faruk Şen, tam üyelik görüşmelerine başlayan Hırvatistan’dan vizenin kaldırıldığını, ancak aynı şeyin Türkiye’ye uygulanmadığını söyledi. Şen şöyle devam etti: “Türkiye çok büyük olduğu için görüşmelere başlamasına rağmen vize kaldırılmıyor. AB’ye vizesiz giriş dönemi olarak algılanan bir karar var ama burada bir çarpıklık ve yanlış anlama söz konusu. Henüz Avrupa’ya vizesiz gireceğiz diye bir şey katiyen söz konusu değil. Vizesiz girişi bırakın, bir de güçleştirme var. 1 Ocak 2008’den itibaren 4 ana başlıkta Rusya ve Ukrayna’ya özellik ve öncelik getiriliyor. Mesela onlara garanti istemeden daha az parayla çok çabuk vize veriliyor; bize bunu bile yapmıyorlar.”
SHENGEN VİZESİ ALMADAN ALMANYA’YA GİREMEM
Prof. Şen, Avrupa Toplulukları Adalet Divanı kararının, İngiltere’deki iki Türk için verildiğini, dolayısıyla sadece iki kişiyi bağladığını ifade etti: “Bu da o insanlara oturma hakkını veriyor. Oturum hakkı farklı bir şey. Buraya gelip oturum hakkı için mahkemeye gittiğiniz zaman tabii ki Türklerin bir önceliği var. Fakat ben buradaysam var. Yani ben bir şekilde Avrupa’da isem var. Türkiye’den ben, Faruk Şen olarak vizesiz Almanya’ya gelme konusunda hiçbir hakka sahip değilim, Shengen Vizesi almadan gelme hakkına hiçbir şekilde sahip değilim. Avrupa Birliği’nin bunu bize Hırvatistan’a tanıdığı gibi bir ikili anlaşma ile vermesi lazım ama vermiyor. Divan’ın, sadece bu iki kişiyi bağlayan geçen haftaki kararı, Türkiye’deki Türkleri hiçbir şekilde bağlamıyor.”
UFUKTA VİZESİZ DÖNEM YOK
Prof. Şen, ‘bundan sonraki süreçte neler yaşanabilir’ sorusuna ise şöyle cevap verdi: “Rusya ve Ukrayna’ya uyguladıkları kolaylığı Sırbistan, Bosna Hersek, Arnavutluk gibi Balkanlar’daki küçük ülkelere de uyguluyorlar fakat Türkiye’ye yine bir şey yok. Şu anda Türkiye’den müracaatların ancak yüzde 28’i kabul ediliyor. Yani adam ne çocuğunun doğumuna gelebiliyor, ne kardeşinin düğününe, ne de Türkiye’deki annesinin babasının ölümüne gidebiliyor. Çünkü vize vermiyor; vermemesi için bir gerekçe göstermesine de gerek yok. Var olan kısıtlamalar devam ediyor ve sanırım uzun bir süre böyle vizesiz bir dönem ufukta görülmüyor. Eğer Ali Babacan’ın, ‘Hırvatistan’a uyguladığınızı bize de uygulayın’ şeklinde bir dayatma gücü varsa ve bunu kullanırsa belki o zaman vizesiz dolaşım olabilir.”
NTVMSNBC
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...