28 ŞUBATÇILARI DEĞİL, ABD'Yİ SUÇLADI 

Erbakan, 28 Şubat'ın askerlerin değil, ABD'nin düşünce kuruluşu American İnsitute'un Orta Doğu uzmanı Alan Makovsky'nin hazırladığı Türkiye raporları çerçevesinde Türkiye dışında planlandığını, içeride 28 Şubat'ı gerçekleştirenlerin bunun farkında bile olmadığını söyledi.

Erbakan, 28 Şubat süreciyle ilgili SP'li yöneticilere yaptığı değerlendirmelerde, dönemin önde gelen askerlerini suçlamazken, sorumluluğu dış çevrelerde aradı. Edinilen bilgiye göre değerlendirmelerinde, doğrudan "28 Şubat" ifadesini kullanmamaya özen gösteren Erbakan, dönemi anlatırken, 28 Şubat'ın aslında ABD'li düşünce kuruluşu American İnstitute uzmanı Alan Makovsky'nin Türkiye hakkında hazırladığı ve doğrudan partisi RP ve Başbakanı olduğunu REFAHYOL hükümetini hedef alan raporlarıyla başladığını anlattı. Erbakan, 28 Şubat'ın "Makovsky'nin raporları doğrultusunda Türkiye dışında ağırlıkla Siyonist çevrelerce planlandığını" savundu.

ASKERİ SUÇLAMADI

28 Şubat'ın dışarıda planlandıktan sonra içeride "işbirlikçileri" aracılığıyla uygulamaya konulduğunu kaydeden Erdoğan, 28 Şubat'ın içerideki destekçileri arasında askerleri saymadı. Olayın içinde ancak bazı askerlerin olabileceğini, bunların bile olayın dışarıda planlandığını bilemeyebileceklerini belirtirken, kesinlikle askeri hedef almayan ve 28 Şubat'ı Türk Silahlı Kuvvetleri'ne (TSK) mal etmeyen Erbakan, 28 Şubat'ın arkasında yer alan Türkiye içindeki işbirlikçi gücün "rantiye" olduğunu söyledi.

2005'DE YÜZDE 68'LE GELECEĞİMİZDEN KORKTULAR

Erbakan, Makovsky'nin 28 Şubat'a temel oluşturan raporlarında, "bir müdahale olmaması durumunda RP'nin ilk genel seçimlerde yüzde 45'le tek başına iktidara geleceği, 2005 yılında yapılacak seçimlerde de yüzde 68'le Anayasayı değiştirecek çoğunlukla gelip İslam devleti kuracağı" tespitlerinin yer aldığını, 28 Şubat'ın bu doğrultuda gerçekleştirildiğini anlattı.

10 YILDA TÜRKİYE'YE 200 MİLYAR DOLARA MALOLDU

Erbakan, 28 Şubat için, "Türkiye'nin ayağına takılan çelme" derken, 28 Şubat sürecinde gerginlik ve kriz çıkarılmadan önce hükümetinin attığı adımlarla reel faizlerin düşmeye başladığını, sıfırlanmaya doğru gittiğini, denk bütçe yapıldığını da anlatarak, 28 Şubat'la tamir ettikleri ekonominin yeniden bozulmasıyla Türkiye'nin geçen 10 yıldaki kaybının 200 milyar dolar olduğu hesaplamalarını da yaptı