E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

'KÖŞK İÇİN DEĞİL, BAŞÖRTÜSÜ İÇİN ISRAR EDİN' 

Makam, mevki sahiplerinin haklarını savunmak her zaman cazip ve kolaydır, ama adil olan isimsiz hak mağdurlarına sahip çıkmaktır. Nuray Mert'in yazısı...

26.07.2007 - 09:17
 KÖŞK İÇİN DEĞİL, BAŞÖRTÜSÜ İÇİN ISRAR EDİN

Köşk, mevki, makam ve vicdan

Salı günkü 'İkinci Cumhuriyet' başlıklı yazımı seçim sonuçlarını partiler açısından değerlendirmelerine bir giriş olarak yazmıştım. Ancak, bu girişin devamını erteleyip, bir parantez açmaya karar verdim, zira seçim sonuçlarının hemen ardından, Cumhurbaşkanlığı konusu kaldığı yerden, yeniden gündeme oturdu. Abdullah Gül, dün yaptığı basın açıklaması ile, Cumhurbaşkanlığı adaylığında ısrarlı olduğunu dolaylı yoldan açıkladı.

Ben yine, büyük bir hayal kırıklığı içinde olduğumu söylemeye, hatta daha yüksek sesle söylemeye devam edeceğim. Gül'ün adaylığının açıklanmasından sonra, bu konudaki düşüncelerimi açık biçimde ifade etmiştim. Söyledikleriniz ne kadar açık olursa olsun, bu gerekçelerin değil, başka bazı gizli veya kişisel nedenlerin varoluğu düşüncesinin hâkim olduğu bir ülkede yaşadığımızı, bu süreçte bir kez daha, büyük bir üzüntü ile gördüm. O nedenle, daha da açık konuşmakta fayda olduğunu düşünüyorum.

Benim, Gül'ün adaylığına itirazımın gerekçesi çok açıktı, hâlâ öyle. Gerekçelerimin Gül'ün kişiliği ve kariyeri ile alakası yok, öyle olsa, adaylığını en başta destekleyenlerden biri olurdum, zira sayın Gül, önemsediğim ve fazladan sempati duyduğum bir isimdir, bunu yakın çevremdeki herkes bilir. Ben diyorum ki, madem ki başörtüsü bu ülkede bir semboller savaşının konusu haline gelmiştir ve de AKP hükümeti bu konuda gerilim yaratmaktan kaçındığı için başörtüsü sorununun çözümünü zamana yaymak gibi bir siyaset izlemiştir, o halde, söz konusu cumhurbaşkanlığı olduğunda bu tutum neden terk edilmektedir? Madem gerilimden kaçınmayan bir siyaset izlenecekti, neden aynı ısrar sorunun çözümü konusunda sergilenmedi? Bu başörtülü kadınların mağduriyetleri konusunda çok büyük bir haksızlık olmuyor mu?

Benim mantığıma ve adalet duyguma göre, önce cumhurbaşkanlığı, sonra başörtüsü sorununun çözümü olmaz, doğru ve adil olan önce bu sorunun çözümüdür. Cumhurbaşkanlığından feragat etmek büyük bir fedakârlık değildir (dahası Başbakan bunu yapmaktan kaçınmamıştır), ama başörtülü kızların üniversiteye girmekten, sonra mesleklerini icra etmekten men edilmeye belirsiz bir geleceğe kadar katlanmasını istemek, kıyaslanmayacak

kadar büyük bir fedakârlıktır.

Bunun bir adım ötesinde, başörtülü kadınların parlamentoya girmesinin yasak olduğu, bu yasağa sessizce boyun eğilip, (hepsini aynı kefeye koymasak da) başörtüsüz vitrin kadınların Meclis'e girdiği bir ortamda, cumhurbaşkanlığında bu konuyu görmezden gelip, mücadele vermek hangi vicdana uygundur? Bu koşullar altında, başörtülü kadınlar, bir yerlerde kabul görmek için, hep 'eş durumu'na katlanmak zorunda bırakılmış olmuyor mu? Dolaylı yoldan önerilen çözüm, başörtülü kızların, eğitimlerini yarıda bırakıp veya tamamlayıp, bulabilirlerse muhtemel bir milletvekili, bakan, Cumhurbaşkanı eşi olma seçeneğine razı olmaları olmuyor mu?

Erkek, kadın ayrımı yapmaktan hiç hoşlanmam, ve bu konunun tümünün vicdan ve adalet duygusunun merkezinde olması gerektiğini düşünürüm ama, bu koşullarda, ayrıca sayın Gül'ün eşinin vicdanına seslenmek isterim. Başörtülü kadınların milletvekili olamadıkları, meslek icra edemedikleri, üniversiteye giremediği bir ülkede, eşi dolayısıyla Çankaya'da oturmak hiç mi vicdanını sızlatmayacak? Ne sayın Gül'ü ne de ailesini hiçbir şekilde incitmek istemem ancak, ben onbeş yıldır başörtüsü yasaklarına karşı mücadele eden biriyim. Bu nedenle, şu anda söylediklerimi söylemek zorundayım, zira son durum karşısındaki samimi hislerim bunlar.

Daha önce de yazdım, Fazilet Partisi, başörtülü bir milletvekili yüzünden kapatıldığında, başı açık biri olarak büyük bir utanç ve vicdan azabı duydum. Aynı vicdanı, başörtülü mevki sahibi eşlerinden de beklemek durumundayım. Bu nedenle diyorum ki, son seçimlerdeki yüzde 47 oy, bir beklentiye cevap verecek, siyasi bir kredi olarak kullanılacaksa, bu cumhurbaşkanlığında ısrar değil, başörtüsü sorununun çözümü istikametinde kullanılmalıdır. Çankaya'da başörtülü eş bu sorunun çözümünü hızlandırmak bir yana, daha da erteleme riski taşımaktadır. Dört buçuk yıllık AKP iktidarında bu sorunun çözümlenememiş olması, bu kuşkumu doğrulayan en büyük gerekçedir.

Demokratlık adına, bugün Gül'ün cumhurbaşkanlığını destekleyen kalemlerden bir kısmı, daha düne kadar başörtüsü sorununu tamamen unutmuştu,

birisi, 'AKP iktidardayken, başörtüsü konusunda parmağımı kıpırdatmam' diyordu. Makam, mevki sahiplerinin haklarını savunmak her zaman cazip ve kolaydır, ama adil olan isimsiz hak mağdurlarına sahip çıkmaktır. Ben bunu yapmaya çalışıyorum, herkesten de bunu yapmasını bekliyorum.

Nuray Mert - Radikal

YORUMLAR
Toplam 9 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
TÜREDİ 54 30 Haziran 2007 Cumartesi 

BOZKURT YAVRUSUNU GEZDİRİP ORMANI VE DİYER HAYVANLARI TANITIYOR. OĞLUM BU ASLAN BU FİL BU TAVŞAN DERKEN YAVRU KURT KENDİSİNE BENZETTİYİ Bİ ÇAKAL GÖRÜYOR BABA BAK AYNI BİZE BENZİYOR DER BABA KURT BAKARKİ ÇAKAL HAH OĞUL BUNLAR VARYA BU ORMANIN EN TEHLİKELİSİ BUNLAR CAKALDIR BUNLAR BİZE BENZER AMA BİZDEN DEYİLDİR BEN BUNLARIN ......

Yorumu oyla      18      10  
TÜREDİ 54 30 Haziran 2007 Cumartesi 

ULAN KİLONAMI YANAYIM ÜLKÜCÜ PATENTİNEMİ YANAYIM YAPTIĞIN BAKANLIKLARAMI YANAYIM TÜRK LÜYÜNEMİ YANAYIM.BU NE HAL

Yorumu oyla      18      10  
yazıklar olsun!!! 29 Haziran 2007 Cuma 

misyonunu muhafaza edemeyenlere yazıklar olsun. insan bir kaç yıl sonra ben ne yapmışım der ama iş işten geçmiştir. sen baykaldan daha kaliteli idin ama makam mevkii hırsları insanı ne hallere düşürüyor. yazıklar olsun...

Yorumu oyla      18      10  
deniz kasapoglu 29 Haziran 2007 Cuma 

helal olsun, super yazmissiniz. bu durus hepsinin en son durusu olacak, sandiktan buyuk bir hezimetle cikacaklar. yalanlarin ve tehditlerin sonu hezeyan olacaktir. ona bye bye baykal diyorum

Yorumu oyla      18      10  
ayşe eren 29 Haziran 2007 Cuma 

yaşar okuyanın işte eski bir yazısı. bir insanın ne basit durumlara düştüğünün bir göstergesi. aynen yazısı. 30 yıl önce yazmış. yayılarsanız sevinirim. İktidar CHP’ye teslim edilemez. Çünkü CHP’yle koalisyon demek, kin, garez ve düşmanlığın zirveleştiği bir ortama davetiye çıkarmak, solun iyice azgınlaşması, hapisteki vatan hainlerinin, komünistlerin, devlet düşmanlarının tekrar affedilip sokaklara salıverilmesi, gaz, yağ, şeker, un kuyruklarının meydana gelmesi, vatandaşın bir dilim ekmeğe muhtaç olması demektir. CHP’yle koalisyon yapılamaz. Çünkü bu koalisyon; partizanlıktan memleketin inim inim inlemesi, bölücülerin, ayırımcıların, yıkıcıların, hain, fesat hareketlerini yoğunlaştırmaları demektir. Böyle bir iktidar için çaba sarf eden ülkücüler tarihî bir vebali yüklenecektir. CHP’yi iktidar yapacak kimseler, hainliğe imza atarak bunu CHPyle paylaşmış olacaklardır CHP’ye koltuk çıkmak, solu iktidar etmek demektir, sola hizmet demektir. Bu gerçeği sağcı, milliyetçi, mukaddesatçı olan ülkücülerin bilmesi gerekir. Aksine hareket, mazeret kabul etmeksizin sola kul olmaktır. CHP’yi iktidar etmemek için tüm sağ görüşlülerin yeniden el ele vermesi millî bir görevdir Milliyetçi, dindar, müslüman ve sağcı olduğunu iddia edenler, kendi aralarındaki sürtüşmeleri bir kenara itip, Türk milletinin yüce menfaatleri için bir araya gelmeli ve yeniden sola karşı, CHPye karşı olmalıdırlar. Seçim atmosferi içerisinde partilerin, birbirleri aleyhinde sarf ettikleri sözlerin üzerinde durmak ve ısrar etmek, sola davetiye çıkarmak demektir. Solun toplam oyundan milyonlarca daha fazla oy alan milliyetçilerden, Türk milletine ters düşecek ve bu iradeyi çiğneyecek hareketlerde bulunması beklenemez. Bu gerçekler karşısında kim CHP’yi iktidar yapar, onlarla koalisyon yaparsa, ilk önce milliyetçilikten vazgeçmiş olacak ve sonra da Türk milletinin iradesini çiğnediği için de, siyaset sahnesinden silinmesine imza atmış olacaktır.

Yorumu oyla      18      10  
the end 29 Haziran 2007 Cuma 

emir kulu olununca böyle oluyor.sorun buraları çözemediğimizden kaynaklanıyor.bu akıl bu fatğrafı hep tekrarlıyor.

Yorumu oyla      18      10  
ALİ UÇURUM 29 Haziran 2007 Cuma 

Tarih Tekerrürden ibarettir.... Yıldırım Beyazıtı esir alan Timurlek Sözde ona iylik olsun diye heryere yanında götürüyormuş???? Savaş meydanında ölmeyen;Yıldırım ,"Aynen Şu anda yakın çevremizde olduğu gibi IRAKLILARI kasdediyorum" Çok kısa bir zaman sonra yatağında hayata veda ediyor.

Yorumu oyla      18      10  
Aslı 29 Haziran 2007 Cuma 

Helal olsun.

Yorumu oyla      18      10  
... 29 Haziran 2007 Cuma 

TEBRIKLER ERSIN BEY! COK GÜZEL ANLATMISSINIZ.

Yorumu oyla      18      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Cem Uzan Turktime'a Konuştu: Beni Kesebilirsin, Öldüerbilirsin ama Bana İnananlara İhanet Ettiremezsin!!!
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan Türk Basınında evinin kapılarını ilk ...
MENDERES TURKTİME'A KONUŞTU! : “AĞAR, DEMOKRASİNİN YANINDAN BİLE GEÇMEMİŞTİR!”
Sağ siyasetin patent sahibi ve DP’nin biyolojik ve siyasi varisi Aydın ...
BAŞÖRTÜSÜ ÖZ DEĞİL, SEMBOLDÜR!
(TURKTİME-ERSİN TOKGÖZ) 5 bini aşkın üyesi ile Türkiye’nin ...
 
Emin Çölaşan Turktime'a Konuştu
(ÖZEL-TURKTİME) Türk basının usta kalemi, Hürriyet Gazetesi yazarı Emin ...
MUHALİFLER, BAYKAL'A KARŞI MİTİNG YAPACAK
Soldaki muhalif kanat, cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde gerçekleştirilen ...
DAĞ, BAYIR, DÜZ OVA DERKEN PKK MECLİS'E DE MAYIN DÖŞEDİ
Tek şehit yakınının bulunmadığı Meclis'e, cezaevinden çıkartılan bir PKK'lının, ...
 
TARİHİ İKLİM YAZDI!
Küresel ısınmayı sadece bir 'ısınma' mı zannediyorsunuz? O zaman yanılıyorsunuz.
PKK'YA KARŞI HAVA GÜCÜ ÇAĞRISI
PKK'nın Kuzey Irak'taki varlığının büyük sorun olduğu belirtilirken, yeni ...
ERDOĞAN, 21. YÜZYILIN ATATÜRK'Ü MÜ?
Amerikan Christian Science Monitor gazetesi, Tayyip Erdoğan'ın seçim başarısını yazdı.
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
TÜİK
Ahmet Kural
Chloe Loughnan
TV8
poyraz karayel
Duygun Yarsuvat
Nuran
ilber ortaylı
MESUT ÖZİL