Ankara Verem Savaş Dispanseri'nden Uzm. Dr. Suha Özkan, verem hastasının her öksürüğü ile 1-3 verem mikrobunu içeren yaklaşık 3 bin 500 bulaştırıcı parçacığı etrafa saçtığını kaydetti. Dr. Özkan, "Çatal, kaşık, tabak ve eşyalarla bulaşma olmaz. Tedaviyi reddeden bir hasta için ölüm kaçınılmazdır." dedi.
Ankara Verem Savaş Dispanseri'nden Uzm. Dr. Suha Özkan tarafından hazırlanan sunumda, verem hastalığıyla ilgili detaylı bilgi veriliyor. Tedavi olmayan bir verem hastasının, her yıl yaklaşık 10-15 kişiye verem mikrobu bulaştırdığına dikkat çeken Özkan, verem mikrobunun, vücuda girdikten sonra yıllarca hastalık yapmadan akciğerlerde bekleyebileceğini dile getirdi. Vücudunda verem mikrobunu taşıyan yaklaşık her 10 kişiden 1 tanesinin, daha sonra verem hastası olabileceğine işaret eden Uzm. Dr. Özkan, şöyle devam etti:
"Verem mikrobu, hastaların çıkarmış oldukları damlacıkların içinde, güneş görmeyen ortamda uzun süre canlı kalabilir. Ortamın sık havalandırılması, bu damlacıkların hızla bulaştırıcılığını ortadan kaldırır. Çatal, kaşık, tabak ve eşyalarla bulaşma olmaz. Tedavi görmekte olan bir hastada, genellikle 15 gün içinde bulaştırıcılık ortadan kalkar. Tedavi görmeyen verem hastasıyla aynı evde yaşamak, kalabalık, havalanması yetersiz ortamlar, kötü beslenme, düzensiz yaşam, yoksulluk, HIV/AIDS hastalığı, sigara kullanımı verem hastalığını tetikler. Verem hastalığında ateş görülebilir ve gece terlemeleri tipiktir. Çevresindekilere, özellikle yakınındaki sevdiği kişilere verem mikrobunu saçmaya devam eder. Yetersiz tedavi görürse, hastalığı ilaçlara karşı direnç kazanır ve daha sonra tedavi olma imkanı güçleşir. Tedaviyi reddeden bir hasta için ölüm kaçınılmazdır."
Star
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...