“Somniloquy” adı verilen uykuda konuşma, dünya genelinde milyonlarca kişide görülüyor. Bazen tek kelimeyle sınırlı kalırken bazen uzun cümleler hâlinde gerçekleşebiliyor. Uzmanlara göre çoğunlukla zararsız olsa da belirli uyku bozukluklarıyla ilişkili olabiliyor.
NEDEN OLUYOR?
Araştırmalar, insanların yaklaşık üçte ikisinin hayatında en az bir kez uykuda konuştuğunu ortaya koyuyor. Çocuklarda daha yaygın görülmesinin nedeni, beyin gelişimlerinin devam etmesi ve uyku evreleri arasındaki geçişlerin düzensiz olması.
Genetik faktörler bu alışkanlıkta büyük rol oynuyor. Ayrıca stres, kaygı, depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu gibi psikolojik faktörler de tetikleyici olabiliyor. Çevresel etkenler de azımsanmayacak düzeyde: Yoğun iş temposu, yüksek ateş, alkol tüketimi, bazı ilaçlar (antidepresanlar, astım ilaçları) ve uyuşturucular uykuda konuşmayı artırabiliyor.
TEHLİKELİ Mİ?
Çoğu zaman masum olan bu durum, nadir olarak uyku apnesi, REM davranış bozukluğu veya gece terörü gibi sorunlara işaret edebiliyor. Özellikle aniden başlayan, şiddet içeren konuşmalar veya buna eşlik eden hareketler söz konusuysa uzman hekim kontrolü gerekiyor. REM davranış bozukluğu zamanla bağırma, tekme atma ve yataktan düşme gibi ciddi tablolara dönüşebiliyor.
Popüler inanışın aksine, uykuda konuşurken genellikle anlamsız sesler veya kısa kelimeler çıkarılıyor. Araştırmalar, bu ifadelerin çoğunlukla “hayır” gibi kısa yanıtlar veya küfürlerden ibaret olduğunu gösteriyor. Yani uykuda konuşma, bilinçaltındaki tüm sırları açığa çıkaran bir “itiraf makinesi” değil; bu tamamen bir efsane.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...