NE OLDUM DEĞİL NE OLACAĞIM DEMELİ!
Mesut Yılmaz, bir dönem Türk siyasetine damgasını vuran bir isimdi. İşadamları ona ulaşmak için neler yapardı neler. Şimdi ise durum bakın nasıl?
Mevsim sonbahar, yer Yeşilyurt'taki Polat Renaissance Oteli'nin sauanası.
İçeride, saunanın müdavimi işadamları var. Bir çoğu için bu mekan, haftalık buluşma yeri gibi.
Türkiye'nin en büyük 500 şirketinin ilk sıralarında yer alan şirketlerin patronları (isimleri bizde saklı) bulunuyor. Sohbetin sıcaklığı, sauna sıcaklığını aratmayacak gibi.
Neredeyse tamamı camla kaplı olan kapının tam karşısında uzanan bir işadamı, ötekilere sesleniyor:
- Mesut Bey geliyor!
İşadamlarından biri Mesut Bey'den kimi kastettiğini anlamak için soruyor:
- Hangi Mesut?
- Mesut Yılmaz.
Bir anda içeride bulunan 7 işadamından 6'sı derin bir uykuya geçiyor. Yaşça değilse de ciro açısından en küçük olanı ayağa kalkıyor ve;
- Hoş geldiniz Başbakanım diyor.
Öbürleri uyumaya devam ediyor. Mesut Yılmaz'ı karşılayan işadamı, bir süre hafif sesle, sağlığını sıhhatini soruyor. Mesut Yılmaz, durumdan rahatsız oluyor ve ekliyor:
- "Arkadaşlar uyuyor, rahatsız etmeyelim isterseniz" diyor ve saunayı derin bir sessizlik kaplıyor.
Bir dönemin haşmetli Başbakanı Mesut Yılmaz'ın geleceği konusunda hiçbir beklentisi olmayan işadamlarının karşılaması bu şekilde oluyor.
(www.cafesiyaset.com)
|
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bu haber henüz yorumlanmamış...
Bunlar da ilginizi çekebilir...
