Altın günü denince akla gelen ilk şey, hiç kuşkusuz sofraları süsleyen ikramlar... Böyle günlerde birbirinden güzel yemekler, tatlılar, börekler, çörekler sofraların vazgeçilmezi oluyor. Hal böyle olunca alınan kilolar da obeziteye kadar gidebiliyor. Buna engel olmak isteyen İzmir Halk Sağlığı Müdürlüğü bir ilke imza attı. Projeleri ile altın günlerine konuk olan uzman diyetisyenler, kadınlara obeziteyi anlatarak onları bilinçlendiriyor. Aynı zamanda menülere de el atan diyetisyenler, kadınların mönüyü değiştirmeleri ve Akdeniz yeşilliklerini kullanmalarını öneriyor. Peki bu çalışmayı Türk kadınları uygulayabilir mi? Kadınlar, pasta, börek ve tatlıdan vazgeçebilir mi? İşte uzmanların yanıtları.
"TIKA BASA YİYORLAR PROJE BUNU ENGELLER"
Uzman Diyetisyen Sema Gübür:
Fazlasıyla faydası olur. Çünkü genelde altın günleri yemek yeme açısından kullanılan günler. Normalde kişiler beslenmesinde yemedikleri gıdaları günlerde yiyiyorlar. Aynı mönüde yer almayan ve aslında daha az yenilmesi gereken gıdaları bir günde tıka basa yiyiyorlar. Bunu engelleyebilmek açısından bence çok fazla faydası olacaktır. Çünkü her hafta birisinde toplanılıyor. Bu ayda dört kez yapar. Kalorili gıdalardan tercih edildiği zaman da yoğun miktarda o haftaki beslenme düzenini etkiliyor. Diyet yapıyorken altın günlerine katılma durumunda olduğu için, sosyalleşmek adına ya da o grupta olduğu için, o anda yemeyecek olsa bile yemek durumunda kalıyor.
"AKDENİZ MUTFAĞI HAFİF VE SAĞLIKLI"
Uzman Diyetisyen İpek Ağaca Özer:
Akdeniz mutfağı hem hafif hem sağlıklı bir mutfak. Günlerde yapılan yağlı bir su böreği yerine Akdeniz mutfağına uygun börekler yapmak daha güzel olur. Kepek oranı yüksek börek yapmak, hem obeziteyi önler hem de diğerlerine göre daha sağlıklıdır. Özellikle kabızlık için zeytin yağlı yemeklerin yapılması gerekiyor. İnsanların günde 2 gram alması gereken bir lif var ki, bu da tam tahıllı ürünlerde bulunuyor. Akdeniz mutfağındaki yeşilliklerde de bu lifler yer alıyor. Maalesef bizim gün sofralarımızda bu tarz faydalı gıdalara çok fazla yer verilmiyor.
"OBEZİTEYLE MÜCADELE YOLUNDA ETKİLİ OLACAK"
Beslenme ve Diyet Uzmanı Hacer Kaya:
Akdeniz yeşilliği yemeseler bile bir davranış değişikliği oluşturabilir. Hani Akdeniz yeşilliği olmayabilir de bunun yanında biraz daha hafif tatlılara, böreklere, çöreklere yönelebilirler. Böyle uygulamalar bence faydalı. En azından bilgilendirilmiş olacaklar. Kişilerin aklının bir ucunda bir şeyler kalacaktır diye düşünüyorum. Kadınların çoğunun kilo ile ilgili olarak sağlık problemleri var. Evdeki beslenme alışkanlığını düzenleyenler de kadınlar. Onların bu konularda bilinçlendirilmesi obezetiyle mücadelede etkili olacaktır.
"GENÇLER SAYESİNDE BU DURUM DEĞİŞİYOR"
Yemek Uzmanı - Yazar Sahrap Soysal:
Kadınlarımız bunu uygulayabilirler, çünkü artık Türk mutfağındaki beslenme alışkanlıkları çok ciddi anlamda değişime uğradı. Sağlıklı yaşam trendi çok popüler oldu. Ben Anadolu turlarımda da görüyorum, artık yavaş yavaş ççocuklarımızın da etkisiyle değişiyor. Çocuklar yağlı yemekler tüketmek istemiyor. Salata istiyor, zeytinyağlı istiyor. Günlere baktığımızda çeşitler havada uçuşuyor. Bu durum biraz da kadınlarımızın yarış içine girmelerinden kaynaklanıyor. Sen 3 çeşit yaptın, ben 6 çeşit yaparım diyerek yarış içine giriyor. Ancak bu trend biraz değişmeye başladı. Artık günlerde çeşit çeşit salatalar görüyoruz. Fakat hamur işi olmadan da çay saati olmaz. Yabancılar da çayların, kahvelerin yanına tatlı bir şey yerler ama bir çeşit olur. Bence kadınlarımız bu durumu hemen kavrayacaklar ve uygulayacaklar.
"BU UYGULAMA BİZİM TOPLUMUMUZA TERS"
Diyetisyen Gamze Kaçar:
Böyle bir uygulama bizim toplumumuzda yüzde yüz etki eder diyemeyiz. Ancak yüzde yirmilerde bir etkisi olur. Bizim kadınlarımız bu tarz uygulamaya ilk başta diyetisyenin uyarılarıyla birlikte uyarlar ancak zamanla eski yağlı böreklere devam ederler. Bu tarz bir uygulamanın sofralarımıza oturması kolay olmaz. Alışık olduğumuz bir mönümüz var. Bu mönüyü değişmek kısa süreli bir çalışmayla mümkün değil. Tabi böyle bir uygulamanın etkisinin uzun süreli olmasını istiyorsak, zamanını da uzatmamız gerekir. Keşke bunu başarabilsek. Ama çok zor. Bana da çok uzun süreli olacak gibi gelmiyor ama uygulanabilirse çok faydalı buluyorum.
"TÜRK KADINI, KURABİYE VE TATLIDAN VAZGEÇMEZ"
Uzman Diyetisyen Ender Saraç
Sadece yeşillik yemek sağlıklı değildir, mutlaka protein de alınmalıdır. Proteinin yanında yeşillik de sağlıklı olur. Ama klasik Türk toplumunun her yerinde börekler, kızartmalar, margarinli pastalar, kekler, hamur işleri, puf böreği, pişi gibi özünde yağ ve beyaz un barındıran gıdalar var. Tatlılar da çok fazla yer alıyor. Bunların yerine bitkisel protein bakliyat köfteleri olabilir, katı yumurta olabilir. Türk kadınlarının sofralarını değiştirmek çok zor. Ancak sağlık konusunda kibarca tehdit ettiğimizde yaparlar. Belki etkileyebilir. 'Şu hastalığa yakalanırsın, çok zor bir menapoz dönemi geçirirsin' dediğimizde etkili oluyor. Yani üstü kapalı tehdit ettiğimizde gerçekleşebilir. Fakat bunun dışında hiçbir güç Türk kadınını tartlı kurabiye yemekten, yağlı kızartmalardan vazgeçiremez, çünkü bunlar Türk toplumunun vazgeçilmezleridir.
HABERTÜRK
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...