Başbakan Cameron, ülkesinin ekonomik çıkarlarının öncelikli olduğunu belirterek, "Birçok değişiklik içeren ve daha çok bürokrasi ve karmaşık bir yapıya bürünen yeni bir anlaşmaya ancak ülkemin çıkarlarının korunması durumunda onay verirdim. Bu anlaşmada bunu göremediğim için altına imza atmadım." dedi. Cameron, NATO'nun Avrupa'daki en etkili üyesinden biri olarak güvenlik konularında Avrupa'nın 'karar verici' ülkelerinin başında geldiklerini kaydederek, Libya operasyonunda ülkesinin üstlenmiş olduğu liderlik rolünü buna örnek olarak gösterdi. Buna ilaveten Avrupa serbest ekonomik bölgesinde de çok etkin olduklarını sözlerine ekleyen İngiltere Başbakanı, "Euro konusuna gelince, biz Euro para birimini kullanmıyoruz. Bu sebeple Euro kullanan 17 ülke her istediğinde toplantı yapıp tartışmalara katılmamız gereksiz ve bizim için bir anlamı yok." diye konuştu.
Merkel ve Sarkozy'nin 17 Euro Bölgesi ülkesi çıkarı için bölge dışındaki ülkelerden de fedakârlık beklediğini ifade eden Cameron, "Bize diyorlar ki: Diğer 26 üye gibi sen de kendi ülkenin çıkarlarını düşünme, gel bu anlaşmaya imza at. Bu anlaşmaya imza atarak oradaki toplantı odasında bulunanların işini kolaylaştırıp onları mutlu edebilirim. Peki benim ülkemin çıkarları için yanlış bir karara imza atmış olmayacak mıyım?" şeklinde açıklamada bulundu. İngiltere'nin çıkarları yönünde olması şartıyla AB üyesi olarak kalma taraftarı olduğunu ifade eden Cameron, "AB üyeliğinin ülkemiz için faydalı olduğunu düşünüyorum. Ülkemin çıkarlarına zarar vermedikçe hep üye kalmaktan yana oldum." dedi.
Başbakan Yardımcısı Nick Clegg ise başlangıçta Cameron'ın vetosunu destekleyen açıklamalar yaparken, lideri olduğu Liberal Demokrat üyelerinin baskısı sonucu, yeni oluşacak çift vitesli AB'de İngiltere'nin yalnız kalması karşısında endişe duyduğunu ifade ederek söylemini değiştirdi. Anamuhalefetteki İşçi Partisi lideri Ed Miliband da Cameron'ı sert bir şekilde eleştirerek, "Son çeyrek asırda Avrupa liginde her zaman ilk sırada yer almış İngiltere'yi 'veto kararıyla' en alt sıralara sürüklemeyi başardı." diye konuştu. Sıkı denetleme için ülke anayasalarının tadil edilmesinin kararlaştırıldığı toplantıya, İngiltere'nin 'yeni sözleşme'yi veto kararı damgasını vurdu. Almanya Başbakanı Angela Merkel ve Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin, birliğin yapısında radikal değişiklikler içeren önerisini reddeden İngiltere, AB'den izole edildi. Merkel ve Sarkozy, Euro kullanan 17 ülkeyle yollarına devam edebileceklerini açıkça ortaya koydu.
zaman
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...