Aleksander Downer, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun’un bu yıl içinde Kıbrıs’ı ziyaret etme ihtimali bulunduğunu, ancak henüz kesin tarihin belli olmadığını bildirdi.
Downer, Güney Kıbrıs’ta yayımlanan Simerini gazetesinde çıkan demecinde, "liderlerin çözüm için istisnai bir fırsata sahip olduğunu ve müzakerelerin başarısızlığa uğramayacağını" ifade ederek, "müzakerelerin başarısız olması durumunda ne olacağı" sorusunu ortaya koydu.
Kıbrıs sorununun çözüme ulaşması için müzakerelerden daha iyi bir plan olamayacağını belirten Downer, her zaman ihtiyatlı iyimser olduğunu söylediğini, bu duygularının hala devam ettiğini kaydetti.
Kıbrıs sorununun çözümünün dışarıdan empoze edilemeyeceğine inandığını söyleyen Downer, yabancı unsurların sürece yardımcı olabileceğini, ancak asla empozede bulunamayacağını vurguladı.
Downer, uluslararası toplumun, "Kıbrıslıların" kendi kaderlerinin sorumluluğunu üstlenmelerini, suçu başkalarına atmamalarını ve kendi çözümlerine ulaşmalarını beklediğini ifade etti.
Çözümün temelinin BM kararlarıyla gayet net bir şekilde belirlenmiş olduğunu, çözümün temelinde "Kıbrıslılar" arasında varılan anlaşmaların da yer aldığını savunan Downer, "Kıbrıslıların" iki toplumlu, iki kesimli federasyon çözümünde anlaşmış olduğunu öne sürdü.
-"İKİ FEDERAL EYALETE SAHİP TEK DEVLET"-
"Çözümün temelini teşkil eden iki toplumlu, iki kesimli federasyonun tek egemenlik, tek vatandaşlık ve tek uluslararası temsili de içerip içermediği" sorusuna karşılık ise Downer şunları söyledi:
"Elbette anlaşma budur. İki devletin olmasının mümkün olmadığı konusunda anlaşılmıştır. Bu müzakereler, iki devlete ulaşmak için değil, iki federal eyalete sahip tek devlete ulaşmak için yapılmaktadır. Kıbrıs için mevcut düşünce budur. Altı eyaleti olan federal bir ülkeden geliyorum. Bu eyaletlerin birçok yetkisi vardır ve merkezi hükümet birçok şeyden sorumludur. Ancak Avustralya’nın altı eyaletten oluşması ya da tek uluslararası kimliğe sahip olması tartışma konusu olmamaktadır. Tek bir pasaport, Avustralya pasaportu vardır. Altı eyaletten gelsek bile tek pasaportumuz var. Burada da fikir tam olarak aynıdır."
-"TAKVİMLERİN KONULMASI YANLIŞ"-
"Sıkı takvimlerin konulamayacağını" söylediği hatırlatılarak, "yine de al-ver sürecine ne zaman geçileceğine inandığının" sorulması üzerine Downer, "belirli takvimlerin belirlenmesinin büyük bir yanlış olacağına inandığını" kaydetti.
Downer, takvimlerin konulmasının müzakereciler üzerinde büyük baskılar yarattığını, bu yüzden de işlerin daha zor bir hal alabildiğini belirterek, müzakerelerin bir yol yarışı olmadığını, ancak sonsuza kadar da devam edemeyeceğini vurguladı.
-"ARA ANLAŞMA YOK"-
"Kıbrıs sorununun nihai çözümü öncesinde taraflar arasında bir ara anlaşma yapılacağına" dair iddiaların hatırlatılması üzerine ise Downer, "gerçekten böyle bir şey olmadığını, farklı anlaşmaların nasıl bir araya getirileceğine dair çeşitli düşünceler bulunduğunu" söyledi.
Downer, "iki tarafın yaptığı şeyin, üzerinde anlaştıkları çeşitli belgeleri, varılan anlaşmaları içeren belirli bir belge olması için bir araya getirmek olduğunu, çünkü üzerinde anlaşılamayan şeyler de bulunduğunu" belirtti. Downer, "hepsinde sonuç aldıklarında bu belgenin iki lider arasındaki tarihi anlaşmayı teşkil edeceğini" ifade etti.
Downer ayrıca, nihayetinde ayrı ayrı referandumlar yapılacağını ve tıpkı Annan Planında olduğu gibi nihai kararı kamuoyunun vereceğini kaydetti.
-GARANTÖR ÜLKELER-
Türkiye’nin Kıbrıs sorunundaki rolüne ilişkin sorulara karşılık ise Downer, Türkiye’nin Kıbrıs’ta çıkarları olduğunun ve burada askeri bulunduğunun sır olmadığını, Türkiye’nin garantör ülke olmasından ötürü önemli bir rolü bulunduğunun inkar edilemeyeceğini belirtti.
"Kıbrıs sorununun çözümü durumunda, AB üyesi olan Kıbrıs’ın garantör devletlere ihtiyacı olup olmadığı" sorusuna karşılık ise BM yetkilisi, bu konunun 3 garantör ülke olan Türkiye, Yunanistan ve İngiltere ile görüşülmesi gerektiğini söyledi.
Garantör ülkelerin "gayrı resmi olarak görüşlerini ilettiğini" ifade eden Downer, "ancak konunun müzakerelerde resmen ele alınmasını beklemek gerektiğini" kaydetti.
Downer, "çözümle birlikte AB müktesebatının tüm adada uygulanacağını, bunun da elbette geleceğe ilişkin daha fazla güvenlik ve emin olma duyguları yaratması gerektiğini" belirtti, "ancak yine de garantör devletlerin görüşerek nasıl bir anlaşmaya varacağını bekleyip görmek gerektiğini" söyledi.
Downer, Kıbrıs sorununun çözümü müzakerelerinin başarısızlığa uğramasının adadaki her iki taraf için de kötü sonuçları olacağını, bu durumda "Türk askerinin Kuzey kesimde kalmaya devam edeceğini ve Kıbrıslı Türklerin izolasyonlarının süreceğini" iddia etti.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...