Geri dönülmez ve telafisi mümkün olmayan bir sürece girdiğinhi göstermektedir. MHP, Türkiye'nin sürüklendiği siyasi bunalımın derin yaralara neden olmaması için yapıcı önerilerde bulunmaktadır. Çözüm, gerçekçi yöntemlerle bulunmak zorundadır.
Partisinin kapatılma davasından sonra ihtiyaç duyacağımız normalleşme süreci için MHP, önerilerini kamuoyuna duyurmuştur. Sayın Erdoğan, bizim önerilerimizi eleştirmiş ve bunları gayrimeşru nitelemiştir. Bizim derdimiz Erdoğan'ın siyasi istikbali değil ülke istikbalidir. Sayın Başbakan, kendi grubuna koyduğu konuşma yasağını sanırım meclise koymaya çalışmaktadır. Bu bizim için geçerli değildir.
Erdoğan'ın sözlerinde elle tutulur bir yön vardır. 2002 yılında yaşanan gelişmeler sonrası MHP'nin baraj altı kalması ile AKP'nin yükselişi arasında mutlaka ama mutlaka bir bağ olmalıdır. Bu Türkiye'yi gündemine alan dış güçlerin taşeron arama niyetinden kaynaklanmaktadır. MHP, bu dönemde milli meselelerde dik durmuş ve bir devlet stratejisi olarak sorunlara yanlızca Ankara'dan bakan Türkiye merkezli bir siyaseti yerleştirmeye çalışmıştır.
Erdoğan, konuşmasında siz kim oluyorsunuz demiştir. Bu soru bizim kendimizi Erdoğan'a bir kez daha anlatma ihtiyacını doğurmuştur. Biz Milliyetçi Hareket Partisiyiz.İlhamını gücünü ve inancını milletinden alan Türk milliyetcileriniz. Türk milleti sevgimizdir. Biz Avrupa'ya diz çöküp, vatan evlatlarını katleden eli kanlı canilere "sayın" diye hitap etmeyiz. Mağdur oluruz ama mağrur oluruz. Diz oluruz eğilmeyiz, sözümüzün eriyiz. Önce ülkem sonra partim sonra kendim deriz ve gereği gelince yaparız. Biz milliyekçi hareketiz ve dün neysek bugünde oyuz.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...