Avrupa Adalet Divanı’nın, futbol maçlarının yayın hakları kapsamında, paralı televizyonların dekoder ve kartlarının Avrupa Birliği içinde satılmasına yönelik yasağı kaldırması büyük yankı uyandırdı.
İngiltere’nin Portsmouth kentinde bar işletmecisi Karen Murphy, İngiltere Premier Lig maçlarını müşterilerine izletmek için İngiltere’deki maçları yayım haklarını ellerinde bulunduran Sky ve ESPN isimli şirketlere ait dekoderlerin yerine Yunanistan’dan aldığı bir dekoderi kullandı. Murphy’nin, İngiliz yayıncı SKY’a 480 pound yerine, Yunan televizyonu Nova’ya ayda 118 pound ödediği ifade edildi. İngiliz kadın bunun üzerine yaklaşık 8 bin sterlin cezaya çarptırıldı. Murphy, hukuk savaşı başlattı. Dava Avrupa Adalet Divanı’na kadar gitti. Mahkeme verdiği kararda, yabancı dekoderlerin ithal edilmesini, satışını ve kullanımını yasaklayan İngiltere ulusal yasalarının, "hizmet sağlama özgürlüğüne" zarar verdiğine hükmetti. Yüksek mahkeme digital dekoder kullanıcılarının, Avrupa Birliği ülkeleri içinde istedikleri paralı dekoder ve kartlarını satın alma, kullanma hakkına sahip olabileceğini bildirdi.
Karar uyarınca örneğin Alman Bundesliga maçlarının yayın haklarının tekeli sadece Sky Almanya’ya ait olamayacak. Bir başka AB ülkesinin yayın kuruluşu, Sky’ın Almanya’da üyelerinden talep ettiği ücretin çok daha altında bir ücretle yine Almanya’da digital kart satabilecek ve isteyen kullanıcılar, Sky yerine Bundesliga maçlarını alternatif yayın kuruluşlarından izleyebilecek.
KARAR İNGİLİZ MEDYASINDA
Verilen karar İngiliz kanalları BBC ve Sky, Alman kanalları ZDF, ARD, RTL, Sat 1, Pro 7, Deutche Welle de geniş olarak yer aldı. İngiliz gazetelerinden Times kararda isteyen herkesin istediği ülkeden uydu yayın kutusu almaya hakkı olduğunu ancak bunun kamuya açık alanlarda izletilmesi evde izlenmesi ile aynı olmadığını yazdı. Gazete, "Mahkemeye göre bu maçlar ’kâr edinilen bir ortamda yayınlanacağından, pub sahiplerinin hak sahiplerinden izin alması gerekir" diye yazdı.
Guardian, kararın başta spor olmak üzere pek çok yayın kolunda dağıtım anlaşmalarını etkileyebileceğini yazdı. Premier Lig’in televizyon haklarından İngiltere içinde 600 milyon sterlin gelir edindiğini, dünyanın diğer ülkelerinden gelen 500 milyon sterlinin sadece 100 milyonunun Avrupa’daki ülkelerdeki yayın haklarından kaynaklandığını yazdı.
UEFA’nın ülke bazında yaptığı yayın anlaşmalarının fiyatları arasında büyük farklar olduğu kaydeden gazete bu durum fiyatlandırma siyasetlerinin yeniden düşünülmesine yol açabileceğini vurguladı. Guardian bu durumun futbol izleme ücretlerinin düşmesi anlamına geleceğini iddia etti.
Ekonomi gazetesi Financial Times, gelecek yıl anlaşmalar yeniden yapılırken, fiyatların yükselebileceği, bazı küçük yayıncıların fiyatları ödeyemez hale gelebileceği ve tekelleşme olabileceği uyarısı yaptı.
Almanya’da Weser-Kurier gazetesi, maçların artık daha ucuza izlenebileceğini öne sürürken, bu karar ardından maçların yayın haklarının artık ulusal değil, Avrupa çapında ihaleye çıkarılacağını yazdı. Gazete, böylece oldukça kapsamlı bir futbol paketinin pazara sunulacağını öne sürerken, "Artan rekabet, üyelik fiyatlarını aşağı çekecek. Böylece maçları uygun fiyata daha fazla futbol sever izleyebilecek. Kulüplerin olası mali kayıpları da arz-talep dengesi sayesinde asgari düzeyde kalacak. Avrupa Adalet Divanı’nın kararı en doğru zamanda geldi. Artık vatandaş, bütçesini sarsmadan maç keyfini yaşayabilecek" diye devam etti.
Schwäbische Zeitung ise verilen kararla şifreli kanallara üyelik fiyatlarının düşmesini bekleyen futbol severlerin hevesinin kursağında kalacağını iddia ederken şu görüşleri yayınladı;
"1995 yılındaki meşhur ‘Bosman Kararı’ ile sözleşmesi biten oyuncuların Avrupa genelinde bedelsiz olarak serbest kalmasına hükmedilmesi, futbol kulüplerini mali açıdan derinden sarsmıştı. Futbolcu satarak ayakta kalan pek çok kulüp, Bosman Kararı sonrası iflasın eşiğine gelirken, kimi futbolcular ise multimilyonerliğe terfi etmişti. Yayın haklarıyla ilgili dünkü karar ise kesinlikle böyle bir deprem etkisi yapmayacaktır. Olsa olsa bir bardak suda kopacak zararsız bir fırtına olur."
ZAMAN
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...