Hafta başında Suriye'nin Türkiye sınırı yakınlarındaki Cisr Eş-Şuğur kasabasında 120 polisin öldürülmesinden sonra Suriye ordusu kasaba ve çevresine geniş çaplı bir operasyon başlattı. Binlerce kişinin evlerini terk ederek Türkiye'ye kaçtığı Cisr eş Şuğur kasabasının girişi tanklarla kapatıldı. Suriye devlet televizyonu ordunun, kasabadaki 'silahlı çetelere' karşı operasyon düzenlediğini duyurdu. Bölgede bulunan muhalifler, orduyu Cisr Eş-Şuğur kasabası çevresinde tarlaları ateşe vermekle suçladı. Muhalefet grupları içindeki eylemciler, Suriye ordusuna bağlı savaş helikopterleri ve tankların kasabaya ateş açarken, ilerleyen askeri birliklerin evleri buldozerlerle yerle bir ettiklerini, tarlaları ve hasadı ateşe verdiklerini iddia etti. Muhalefet, güvenlik birimlerinin çeşitli kent ve kasabalardaki hükümet aleyhtarı göstericilere ateş açtığını 20'den fazla kişiyi öldürdüğünü belirtti. Reuters haber ajansı da, Suriye ordusuna bağlı askeri helikopterlerin ülkenin kuzey batısındaki Maarat El Numan'da halka ateş açtığını duyurdu. Bir görgü tanığına dayanılarak verilen haberde muhaliflerin düzenlediği bir gösteriye, en az beş askeri helikopterden silahlarla ateş edildiği belirtildi. Kentte ateş altında kalan halkın evlere ve köprü altlarına sığındığı, sokakta kimse bulunmamasına rağmen saatlerce kurşunların kent üzerine yağdığı savunuldu.
DEBKA'DAN ŞOK İDDİA
İsrail istihbarat örgütü MOSSAD'a yakınlığıyla bilinen DEBKAfile adlı internet sitesi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın 10 Haziran gecesi, Türk ordusuna Suriye'nin kuzeyine girmesi emrini verdiğini iddia etti. DEBKAfile göre, Başbakanlık ve Genelkurmay'daki üst düzey komutanlar, Türkiye'nin Suriye'deki misyonu üzerine çalışmalarını sürdürüyor. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin 1973 kararı doğrultusunda Libya'da sivilleri korumak için NATO'nun operasyon düzenlediği hatırlatırlarak, Türkiye'nin sivilleri korumak için askeri bir operasyon başlatabileceği savunuldu. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın sivillere şiddet uygulanmasını 'barbarca' nitelendirdiği de haberde belirtildi.
Beş bin mülteci geldi
Suriye'deki şiddet olayları nedeniyle sınırdan geçerek Türkiye'ye sığınan mülteci sayısı 5 bine ulaştı. Dışişleri Bakanlığı Ortadoğu'dan sorumlu Müsteşar yardımcısı Halit Çevik, Yayladağı Kaymakamı Tolga Polat ve beraberindeki heyetle, Suriyelilerin yurda giriş yaptığı Güvecci Köyü'nde incelemelerde bulundu.
KOLAYLIK SAĞLANACAK
Suriye'den daha kaç kişinin geleceğine yönelik tahmini bir hesaplama yapmanın imkansız olduğunu vurgulayan Çevik, ''Biz hazırlıklarımızı zaten çok önceden tamamlamıştık. Eğer sınırdan geçip, Türkiye'ye sığınmak isterlerse, biz gereken kolaylığı sağlayacağız. Bu konuda rakam vermek doğru değil, rakam vermenin bile bir mesaj niteliğinde olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle elimizden geldiğince rakam zikretmemeye çalışıyoruz'' dedi.
YENİ ÇADIRKENT KURULDU
Çevik, Türkiye sınırından giriş yapan Suriyelilerin sayısının 5 bine yaklaştığını belirtti. Çevik, Türkiye sınırından giriş yapan Suriyelilerin sayısının 5 bine yaklaştığını belirtti.
Altınözü Kaymakamı Ali Aslantaş da, 5 bin kişiyi konaklayacak çadır kentler kurulacağını söyledi. 'Mültecilerin enerji, su, tuvalet, güvenlik, sağlık, yiyecek, giyecek gibi tüm sorunlarını çözümleyecek kapasitemiz var' diyen Aslantaş, Kızılay'ın Boynuyoğun Köyü'nde kurduğu çadırkente henüz mülteci yerleştirilmediğini ancak hazır bekletildiğini belirtti.
Esad'a şans tanıyın
Rusya ise, BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan Suriye'yi kınama tasarısına karşı olduğunu ve veto edeceğini açıkladı. Uluslararası kamuoyuna çağrıda bulunan Rusya, Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'a reformları gerçekleştirmesi için zaman verilmesi çağrısında bulundu. Rusya, BM'de Suriye'ye karşı alınacak bir kararın Libya'daki gibi şiddet olaylarını daha da artırmasından endişe ettiğini vurguladı.
BM ve ABD'den kınama
Suriye'de Esad yönetiminin muhaliflere karşı daha fazla şiddet kullanmaya başlaması Birleşmiş Milletler ve ABD'nin sert tepkisine neden oldu. Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Suriye'de rejim tarafından sivillere karşı askeri güç kullanılmasının 'kabul edilemez' olduğunu söyledi. Ban, 'Bu ülkede şiddet olaylarının sürmesinden derin endişe duyuyorum' dedi. Ban Ki-mun'un sözcüsü Martin Nesirky aracılığıyla yaptığı açıklamada, Suriye makamlarının halkını korumak ve haklarına saygı göstermek zorunda olduğu belirtildi. 'Sivillere karşı askeri güç kullanılması kabul edilemez' diyen Ban, Suriye makamlarını gerçek reformları yapmaya çağırdı. BM Sözcüsü Martin Nesirky, hükümet aleyhine düzenlenen protesto gösterilerine karşı tutumu nedeniyle uluslararası baskı altında bulunan Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad'ın, BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun'un telefonlarına çıkmadığını açıklamıştı. Sözcü, Ban'ın bütün hafta Esad'la konuşmaya çalıştığını ancak Suriye lideri Esad'ın 'müsait olmadığı' gerekçesiyle telefonlara çıkmadığı belirtildi. ABD de, Suriye hükümetinin muhaliflere şiddet kullanmasını kınadı. Beyaz Saray'dan yapılan açıklamada, Suriye hükümetinin muhaliflere karşı acımasızca şiddet uyguladığı belirtilerek, Washington'un, BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan karar tasarısını desteklediği ifade edildi. Açıklamada, 'Suriye hükümeti, ülkeyi tehlikeli bir yola sokuyor 'denilerek, şiddete hemen son verilmesi istendi. BM Güvenlik Konseyi üyelerinden İngiltere ve Fransa Konsey'e Suriye'yi kınayan bir karar tasarısı sunmuştu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...