Öcalan, uygulama emrinin direk tepeden geldiğini söyledi. Ergenokon operasyonunu da değinen Öcalan, "Tartışmanın temelinde demokratikleşme yoktur. Dışarıdan dayatılan bir savaştır. O güçler ABD, İngiltere ve İsrail'dir" dedi.
Teröristbaşı Öcalan, avukatlarıyla bir araya geldi. Edinilen bilgilere göre, Öcalan, görüşmede kendisine verilen sekizinci 10 günlük hücre cezasının bittiğini, 20 günlük 9. hücre cezasının ise 2 Temmuz itibariyle başlatılabileceğini söyledi. Öcalan, hücre cezası esnasında karşılaştığı tutumları değerlendirirken Eylül 2007 yılında saçlarının kazıtılmasından sonra ikinci kez istemediği halde saçlarının kazıtıldığını belirtti,
YAŞANANLAR HEGEMONİK SAVAŞTIR
Görüşmede Ergenekon operasyonuna değinen Öcalan, "Ne ulusalcıların ağzıyla AKP'yi ne de AKP'nin ağzıyla ulusalcıları eleştirelim. Bizim tarzımız bu değil. Üslubum, tarzım bu değil. Kürtler dikkatli olmalı" dedi ve şöyle devam etti: "Bugün yaşananlar bir hegemonik savaştır. Ulusalcılar tasfiye oluyor. İlk kez oluyor bu kadar üst düzeyde generallerle ilgili şeyler. Bunların arasında Hurşit Tolon da var. Hurşit Tolon, buradan sorumlu kişiydi. Etkili bir kişidir. 1920-30'ların ideolojisi, sistemi tasfiye oluyor. Mustafa Kemal'in o zaman kurduğu sistem bugün aşılıyor. Bu yaşananlar hegemonik bir savaştır. Ulusalcılar öyle dedikleri gibi ya da sanıldığı gibi Amerika karşıtı değildirler. Bunlar Irak'taki BAAS'çılar gibidirler. Yalçın Küçük diyor ki, İlhan Selçuk en Amerikancı kişidir. Amerika ile en çok görüşebilen ve anlaşabilen kişidir. Amerika serbest bırakırsa, generaller 24 saat içinde darbe yaparlar. ABD onay vermiyor, İsrail onay vermiyor.
BU SAVAŞ AKP’Yİ VE ORDUYU AŞIYOR
Hepsi, ABD İsrail'e bağlı, onların izni olmadan bir şey yapamıyorlar. Bu hegemonik savaş, aynı güç tarafından kontrol ediliyor. Her iki taraf aynı merkezi güce bağlı. Bunlar, hem ulusalcılar hem AKP'liler ABD'ye "beni alın" diyorlar. Yani biri diyor ki ben size en iyi hizmeti yapacağım diğeri diyor hayır ben daha iyi size hizmet ederim. Bu tartışmaların nedeni darbe olup olmaması değildir. Tartışmanın temelinde Türkiye'nin demokratikleşmesi yoktur. Bu savaş AKP'yi, orduyu aşar, dışarıdan dayatılan bir savaştır. Dışarıdan kontrol ediliyor. Her iki taraf da aynı güce bağlıdır, aynı güç tarafından kontrol ediliyor ve bu güç tarafından çatıştırılıyor. Bu güç ABD, İngiltere ve İsrail'dir."
YAHUDİLERİN ROLÜ ÇOK BÜYÜK
Öcalan, bugün yaşanan tartışmaların tarihi arka planı bulunduğunu vurgulayarak şöyle devam etti: "16 Mayıs'ta Mustafa Kemal'in çıktığı yerden Kraliçe, İngiliz Savaş gemisiyle geliyor. Bunun anlamı, bakın biz bu kadar güçlüyüz, bu kadar gücümüz var, demek istiyorlar. Ben yakından takip ediyorum. Gazetelere baktım, birkaç gazeteci de bunu anlamış gibi. Bu hegemonik savaşın tarihi eskidir. Yahudilerin burada rolü çok büyüktür. Ben bunları dile getirirken anti semitik değilim. Yahudilerin de Ortadoğu'da demokratik bir şekilde diğer halklar gibi yer almasından yanayım. İspanya Krallığının yıkılması, Fransa Krallığı ile Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ile Osmanlı İmparatorluğunun yıkılmasında Yahudi politikaları etkili olmuştur. Bu biraz da Hıristiyanlık karşıtlığıdır.
Mustafa Kemal bu ideolojiyi biraz kırmak istemiş ama güç getirememiştir. Benim Mustafa Kemal'i gündeme getirmemin nedeni budur. Mustafa Kemal bunları biliyor tam anlamak çözmek istiyor. Tarihi çok inceliyor, okuyor. Ben de tarih konusunda benzer süreçten geçtiğim için daha iyi anlıyorum. Ama Mustafa Kemal güç getiremedi, 1926'da onlarla anlaştı. Türkiye 1926'dan bu yana bu hegemonik güç tarafından kontrol ediliyor. Bu güce teslim olmuştur. Mustafa Kemal'in özgürlükçü olduğuna da inanıyorum, bağımsızlıkçı olduğuna da inanıyorum ve direndiğine de inanıyorum. O nedenle ısrarla Mustafa Kemal'e vurgu yapıyorum. Ama bırakmadılar, güç getiremedi, etrafını kuşattılar. İttihatçı kadro ile Mustafa Kemal'in etrafını sarmışlardı. Dr.Nazım, Cavit Bey onlar İngilizlerin adamıydı. Mustafa Kemal, onların bazılarını astı, onlar da bazılarını ama bir yerde durdu, yoksa her iki taraf da bitecekti, sonuçta uzlaştılar. Mustafa Kemal daha fazla ileri gidemedi, onlarla uzlaştı. İsmet İnönü onlar İngiliz yanlısıydı. Mustafa Kemal'i Çankaya'ya hapsettiler. Ama Mustafa Kemal de kendi ideolojisini hakim kılmak için çok çaba sarf etti."
M. KEMAL'İN İDEOLOJİSİ TASFİYE OLUYOR
"Bugün Mustafa Kemal'in egemen kıldığı ideoloji tasfiye oluyor." diyen Öcalan, şu hususların altını çizdi: "Türkiye 1926'dan bu yana dış güçlere bağlıdır. Sadece '60'larda Menderes, biraz Ruslara yaklaşmaya çalıştı, onu da astılar. Dış güçler, Türkiye'yle artık bu şekilde yürüyemeyeceğini biliyor. Ortadoğu'ya tam hakimiyetleri için Ilımlı İslam ile birleştirilen bir sistem tasarlamışlar, Ortadoğu için bunu gerekli görüyorlar. Türkiye'ye yeniden bir şekil veriyorlar. Nasıl sonuçlanacak bilemiyorum. Belki de bir müddet böyle devam eder. Çünkü İsrail, Türkiye'nin böyle çatışmalı kalmasını da istiyor olabilir.
TÜRKİYE LÜBNANLAŞABİLİR
Teröristbaşı Öcalan, iç çatışmalı halin Türkiye'yi götüreceği yer konusunda ise şu görüşleri ileri sürdü: Beni Ortadoğu'dan çıkardıktan sonra Esad'ı teslim aldılar. Beşar Esad biliniyor. İran'a da birkaç hava saldırısı düzenleyecekler. Eğer Türkiye demokratikleşmezse sıra Türkiye'ye gelir. Ben 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ne iki sayfalık bir yazı yazdım, hücre cezası için. Orada devlete tekrar seslendim. Daha önceki 124 sayfalık savunmamda söylediklerim halen geçerlidir, dedim. 'Ben Türkiye'de demokratik bütünlükten yana olduğumu tekrar belirtiyorum' dedim. Türkiye demokratikleşirse çok gelişir diyorum. Fakat demokratikleşmezse, demokratik adımlar atmazsa, Irak, İran, Suriye'den sonra sıranın Türkiye'ye geleceğini belirtiyorum. Türkiye'de yüzlerce etnik ve kültür yapıları var. Bu durumda demokratikleşmezse Türkiye, İsrail-Filistin, Irak, Lübnan gibi olur. Türkiye Iraklaşırsa, Lübnanlaşırsa bu çok vahim sonuçlar doğurur. Kaldı ki o zaman Ermeniler'in, Pontusların vb. birçok şeyin hesabını Türkiye'den sorarlar. Türkiye daha fazla batmamışken demokratik açılımla bu önlenebilir. Ben, Türkiye için Iraklılaşma, Lübnanlılaşma tehlikesini görüyorum."
anf
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...