YKS'de ilk 1000’in tercihi belli oldu: Tıp, işletme, tarih önde 

Yükseköğretim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, 2025-Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) yerleştirme sonuçlarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Özvar, kendi puan türlerinde ilk 1000'e giren öğrencilerin en çok tercih ettiği bölümler arasında tıp, bilgisayar mühendisliği, işletme ve tarih gibi alanların öne çıktığını söyledi. Bu yıl devlet üniversitelerinde kontenjanların büyük ölçüde dolduğunu belirten Özvar, vakıf üniversitelerinde ise doluluk oranının beklentilerin altında kaldığını ifade etti.

Sınav sonuçlarına göre tercih yapma hakkı kazanan yaklaşık 2 milyon 310 bin adaydan 1 milyon 412 bini üniversite tercihi yaptı. YÖK verilerine göre, 2025 yılı için lisans düzeyinde yaklaşık 402 bin, ön lisans düzeyinde ise 310 bin kontenjan ayrıldı. Bu kontenjanların yüzde 25’i vakıf üniversitelerine tahsis edildi. Devlet üniversitelerinde doluluk oranı yüzde 99’u bulurken, vakıf üniversitelerinde bu oran yüzde 76’da kaldı. Kayıt süreci sonunda yaklaşık 53 bin kontenjanın boş kaldığı belirtildi.

İLK 1000’DE TIP, İŞLETME VE TARİH ÖNDE
YÖK Başkanı Özvar’ın açıkladığı verilere göre, kendi alanlarında ilk 1000’e giren adayların tercihleri dikkat çekici bir tablo ortaya koydu. Sayısal puan türünde ilk 1000’de yer alan adayların 341’i tıp, 289’u bilgisayar mühendisliği, 165’i ise elektrik-elektronik mühendisliği bölümünü seçti. Bu sıralama, tıp eğitiminin halen en prestijli tercihler arasında yer aldığını ortaya koydu.

Eşit ağırlık puan türünde ise ilk 1000’e giren öğrencilerin 181’i işletme, 177’si hukuk, 169’u ise iktisat bölümünü tercih etti. Sözel puan türünde ise tarih bölümü 123 tercihle ilk sırada yer alırken, özel eğitim öğretmenliği 65, ilahiyat ise 60 tercihle öne çıktı.

Bu veriler, üst sıralarda yer alan öğrencilerin hem kariyer getirisi yüksek hem de toplumsal itibarı olan alanlara yöneldiğini gösteriyor.

YAPAY ZEKA, BÜYÜK VERİ VE DİJİTAL SAĞLIKTA YENİ AÇILIMLAR
Özvar, yükseköğretim sisteminde son iki yılda önemli bir dönüşüm başlatıldığını belirterek, bazı programların sistem dışına çıkarıldığını ve yerlerine çağın ihtiyaçlarına uygun yeni bölümlerin açıldığını söyledi. Bu kapsamda, yapay zeka, büyük veri, siber güvenlik, dijital sağlık, yeşil dönüşüm ve tarımda dijitalleşme gibi alanlarda toplam 27 yeni program hayata geçirildi.

Bu yeni açılımlar ile gençlerin yalnızca kullanıcı değil, aynı zamanda üretici kimliğiyle teknolojiye yön veren bireyler olması hedefleniyor. Özvar, yapay zeka alanında “işin mimarisiyle uğraşan” nitelikli bir grup bulunduğunu ancak daha geniş kitlelerin bu teknolojileri etkin şekilde kullanabilmesini amaçladıklarını ifade etti. “Ticaret, sanayi, eğitim gibi alanlarda yapay zekâ uygulamalarından faydalanabilecek bireyler yetiştirmek istiyoruz,” diyen Özvar, bu yeni programların üniversitelere yaygın şekilde adapte edileceğini belirtti.

Özvar ayrıca, iş gücü piyasalarıyla bağını yitirmiş, mezunlarının istihdam bulmakta zorlandığı bazı bölümlerin sistem dışına alınmasına devam edileceğini kaydetti. Ancak bu dönüşümün kademeli yürütüleceğini, çünkü ilgili alanlarda görev yapan öğretim elemanlarının durumu da dikkate alındığını söyledi. Yeni programların etkin şekilde işleyebilmesi için bu alanlarda uzmanlaşmış eğitici kadroların yetiştirilmesine de ağırlık verileceğini belirtti.

Üniversitelerin artık sadece diploma veren kurumlar değil, mezunlarına istihdam sağlayan yapılara dönüşmesi gerektiğini vurgulayan Özvar, “Bu beklentiye karşılık verebilecek esnek ve yenilikçi bir yükseköğretim sistemi için çalışıyoruz” dedi.

Öte yandan, ek yerleştirme sürecine ilişkin değerlendirmede de bulunan Özvar, bu yıl herhangi bir programa yerleşip kayıt yaptırmayan ya da hiçbir programa yerleşemeyen adaylara önemli bir fırsatın kapıda olduğunu hatırlattı. “Fırsatlar her zaman gelmez. Öğrencilerimize, alınlarının teriyle kazandıkları bu hakları değerlendirmelerini öneriyorum. Bu yıl elde ettikleri şansı gelecek yıl bulamayabilirler” diye konuştu.