Transplantasyon ve Hücresel Tedaviler Derneği (THTD) tarafından düzenlenen 4. Transplantasyon ve Hücresel Tedaviler Kongresi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) bir otelde yapıldı.
Kongrede, kök hücre transplantasyonu, tümör aşıları, hücresel ve genetik tedaviler, CAR-T hücre tedavisi, immünoterapi, kanserde destek tedavileri ve klinik araştırmalardaki güncel bilimsel gelişmeler uzmanlar tarafından paylaşıldı.
Transplantasyon ve Hücresel Tedaviler Derneği Kurucu Başkanı Prof. Dr. Fevzi Altuntaş, kongre kapsamında düzenlenen basın toplantısında, bu yılın ana temasının "Transplantasyon ve Hücresel Tedavilerde Mükemmeliyet: Güvenlik-Kalite-Erişim" olarak belirlendiğini söyledi.
Kongrede, bireyselleştirilmiş tedavide hedeflerin, güvenlik ve yaşam kalitesinin paylaşıldığını anlatan Altuntaş, "CAR-T Hücre Tedavileri Kursu" düzenlendiğini ve kursta CAR-T mimarisi ve yeni kuşak yaklaşımlar, kalite testleri, akademik üretim gereklilikleri ile akademik üretim gibi birçok oturumun yapıldığını anlattı.
Kanserin geçmişte tedavi edilemeyen hastalık olarak nitelendirilmesine rağmen tıptaki son gelişmeler sayesinde birçok hastanın artık şifa bulduğunu vurgulayan Altuntaş, yenilikçi ilaçlara yönelik gelişmelerin dünya genelinde son hızla devam ettiğinin altını çizdi.
Bunların başında "CAR-T" adı verilen hücre tedavisinin geldiğini vurgulayan Altuntaş, şunları kaydetti:
"CAR-T hücre tedavileriyle, kan kanserlerinde kalıcı yanıtlar sağlanabiliyor. Yapılan bilimsel çalışmalar, bazı hastalarda 5 yılın üzerinde tedavisiz tam yanıtın alınabildiğini gösterdi. Örneğin, nüks ve dirençli bir kan kanseri türü olan multipl miyeloma hastalarının üçte birinde en az 5 yıl hastalığın ilerlemeden yaşadığı belirlendi. Dünya genelinde en az 42 bin 500 hastaya CAR-T hücre tedavisi uygulandı. Bunların yaklaşık 5 bini Avrupa, 38 bini Amerika'da yapıldı. Avrupa Kan ve Kemik İliği Transplantasyon Derneğinin son raporunda, ileri hücresel tedavi uygulanan 6 bin 42 hastanın 4 bin 888'i CAR-T aldı."
"KİŞİYE ÖZEL TEDAVİLERLE YAŞAM SÜRESİ UZADI"
Dernek üyesi Prof. Dr. Burhan Turgut da hematolojik kanserler içinde en sık görülen grupta yer alan lenfomalarda, yeni tedavilerin de umut vadettiğini söyledi.
Lenfomanın tedavi edilebilir bir kanser olduğunun altını çizen Turgut, tedavi başarısında kişiye özgü, kanıta dayalı tedavi ve düzenli takibin esas olduğunu vurguladı.
Turgut, lenfomalarda yeni nesil "bispesifik" antikorlarla çok önemli başarı oranları elde edildiğini bildirerek, "Örneğin, bir lenfoma çeşidi için geliştirilen kişiye özel tedavilerle yaşam süresi uzatılırken, hastaların yaşam kalitesinde de ciddi oranlarda iyileşme tespit edildi. Yine başka bir 'bispesifik' antikorun kullanıldığı kemoterapiye ilişkin Faz 3 çalışmalarında, kök hücre nakline uygun olmayan nüks veya dirençli lenfomada genel sağ kalımın üstünlüğü ortaya kondu. Çalışmada, aynı zamanda ölüm riskinde de yüzde 41 azalma olduğu belirlendi." değerlendirmesinde bulundu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...