E-posta :
  Şifre :
    ► Üye olmak istiyorum
    ► Şifremi Unuttum

KILIÇDAROĞLU NET KONUŞTU: BAYKAL RAHATA ALIŞTI... AÇIĞIMI BULSALAR DUMAN EDERLER!  

Baykal İstanbul’dan aday göstererek liderlik yarışından saf dışı mı bıraktı? en büyük korkusu ne? Neyin eksikliğini duyuyor? Baykal’a neden “rahata alıştı” dedi? İşte çok özel açıklamaların ikinci bölümü…

27.01.2009 - 04:05
KILIÇDAROĞLU NET KONUŞTU: BAYKAL RAHATA ALIŞTI... AÇIĞIMI BULSALAR DUMAN EDERLER!

CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Talat Atilla ve Ersin Tokgöz’e yaptığı özel açıklamaların ikinci bölümü…

 

 

 

TURKTIME: Size yöneltilen en temel eleştiri şu: Ekranlarda onca belge gösterdi, bir sürü yolsuzluk iddiasında bulundu ama hiçbiri iddiadan öteye gitmedi. Sadece o anda rakiplerini ezdi ancak o kadar. Mesela muhataplarınızın hiçbiri o iddialarınızdan mahkum olmadı…

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Olay şu. Eğer yolsuzlukla ilgili bir olay kamuoyunda tartışılıyorsa normalde Cumhuriyet savcılarının harekete geçmesi lazım. Cumhuriyet savcıları harekete geçmiyorsa o ülkede yönetim sorunu var demektir. Bizim yaşadığımız olay da bu. Kimse harekete geçmediği için ben sayın Şaban Dişli ile ilgili mecburen Cumhuriyet başsavcılığına mecburen şikayet dilekçesi vermek zorunda kaldım. Niçin savcı harekete geçmiyor?

 

TURKTIME: Açıkladığınız diğer dosyalarda siz başvurmadan harekete geçen savcı olmadı mı?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Hayır… Hiç birisi harekete geçmiyor. Çünkü yargı bağımsız değil. Yargı bağımsız olsa geçilmez mi? Sorulmaz mı bu 1 milyon dolarlık belge nedir diye? Sorulmuyor. Ama Çankaya Belediyesi ile ilgili bir televizyon kanalında bir haber çıktı. İçişleri Bakanlığı müfettişleri harekete geçti, Ankara savcısı harekete geçti, CHP genel merkezi harekete geçti. Biz kendi açımızdan doğal buluyoruz. Geçeceğiz tabiî ki. Varsa bir yerde hata düzeltmek zorundayız. Ama ben Silivri belediye başkanının yardımcısına verilen 80 milyarlık banka dekontunu açıklıyorum. Bir Allah’ın kulu çıkıp da bir iş adamı sana bu 80 milyarı neden gönderir diye sormuyor. Açıklama yapıyor, diyor ki; 80 milyarı iş adamı bana fakirlere yardım yapayım diye gönderdi. Sen bir kamu görevlisisin. Bir iş adamı sana neden para göndersin ki fakirlere yardım edesin diye? Gider kendisi yapar. Düşünün; şu ana kadar kimse harekete geçmiş değil. Ben onu çok önemsemiyorum. Asıl önemli olan şu; kişilerin kamu vicdanında aklanıp aklanmaması çok önemli. Siyaset de bunu gerektirir. Kamu vicdanı eğer onları akladıysa bir sorun yoktur ama kamu vicdanında mahkum edildiyseler o yargıda beraat da etse çok önemli değil.

 

 

 

 

“HAKKIMDA OLUMSUZ BİR ŞEY BULSALAR BENİ DUMAN EDECEKLER!”

 

 

TURKTIME: Sizin ısrarla PKK ile bağlantınız vurgulanıyor rakipleriniz tarafından. Nedir bu PKK hikayesi? Gerçekten de PKK’lıları işe aldınız mı?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Bana bir isim versinler. Desinler ki şu kişi PKK’lıydı, sen onu işe aldın. Oradaki suçlamanın temel dayanağı şu: her kamu kuruluşu belli sayıda mahkumu işe almak zorundadır. Kadronuzun yüzde 2’lik bir kısmını ya özrü ya da mahkum kişilerden alacaksın. Biz almadık. Almayınca Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müfettişleri bize ceza yazdılar niçin almıyorsunuz diye. Biz de sınav açtık. Sınava girenleri biz tespit etmiyoruz. Biz bilemeyiz ki kimler mahkum. Sınavı yaptık, sınava solcular da sağcılar da mahkum olan herkes girdi. Sınavı kazananlar da işe girdi. Bunlardan birisi dahi bugüne kadar bir suçun işine bulaşmış da değil. Hepsi ekmek sahibi oldu. Yasanın öngördüğü gibi topluma kazandırıldı. KİT komisyonunda da bu soruldu bana. Ben de dedim ki; yasadışı illere bulaşmış hangi solcular işe alınmış diye soran kim? Bakın o yazıya. O yazıya bakıldı. O yazının altında benim imzam var. Orada ben bir şey daha söyledim: İsterseniz size sağ görüşten olup da işe alınanların listesini de getireyim. Hayır dediler, gelmesin. Bunlardan İBDA-C eylemine katılanlar da oldu. Bakın, 65 bin kişi çalışıyor burada. Elbette sağcısı da solcusu da olacak. Biz bu eleştiriler nedeniyle İstanbul ilaç fabrikasına siyasal düşüncelerinden ötürü mahkum olanları almadık.

 

TURKTIME: Yasa bunu öngörürken sizin eleştirilerden kaçmak için almamanız doğru mu peki?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Doğru değil tabii ki. Doğru yapmadık.

 

TURKTIME: Yine size yönelik eleştirilerden birisi ömür boyu mahkum olanları da işe aldığınız yönünde...

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Doğru. Bir tane var öyle. Adam kız kaçırmış. Geri gelmiş. Bir daha kaçırmış. Mahkeme de demiş ki ömür boyu kamu hizmetlerinden mahrum ediyorum seni. Erbakan hükümeti bir kararname çıkarmış. Kararnamede diyor ki, ömür boyu kamu hizmetinden mahrum olanlar da bu sınava girebilir. Çocuk da sınava girmiş kazanmış. Ne yapayım? Benim akrabam değil, yakınım değil, dostum değil. O zaman KİT komisyonundaki Refah Partililer o kararnameyi görebilir miyiz dediler. Buyurun dedim. Gördüler, özür dilediler. Bunu o dönem Akit gazetesi çok yayınladı. Ben de Akit gazetesi aleyhine tazminat davaları açtım, bütün davaları da kazandım. Olay bu. Şimdi aradan zaman geçmiş. Ben yolsuzluk dosyalarını gündeme getirince bana karşı da bunları gündeme getiriyorlar. Başka bir şey bulamıyorlar çünkü. Bulsalar duman edecekler beni. Bir şey bulamazlar. Çünkü orayı ciddiyetle, namuslu bir şekilde yönettik.

 

 

“BAYKAL RAHATA ALIŞTI!”

 

 

TURKTIME: Baykal’ın sizi İstanbul adayı yaparak olası bir genel başkanlık yarışından safdışı ettiği yorumları var… Ne dersiniz?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Siyasete beni davet eden sayın Baykal. Parti meclisinde görev almamı sağlayan sayın Baykal. Plan Bütçe Komisyonunu da, grup başkan vekilliğini de ben istemedim. Ama sayın Baykal rahata alıştı. Grup Başkan Vekilliğine artık gelmesi lazım dedi ve beni oraya getirdi. Kamuoyu araştırmaları oldu İstanbul için, yine beni aday gösteren sayın Baykal. Sayın Baykal’la gerçekten çok samimi, dürüst bir ilişkimiz var. Ben hiçbir zaman kendisini yanıltmam. Doğru neyse onu söylerim. Sayın Baykal da bunu çok iyi bilir.

 

TURKTIME: Peki bu yönde onca şey yazıldı, söylendi… Baykal ile bu konu ile ilgili olarak hiçbir diyalogunuz oldu mu?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Hayır, asla. Espri dahi olsa asla böyle bir şey konuşmadık.

 

 

 

 

KILIÇDAROĞLU’NUN ANKARA DEĞİL DE İSTANBUL ADAYI OLMASI STRATEJİK BİR HATA MI?

 

 

TURKTIME: İki yükselen isim; Gürsel Tekin ve siz. Gürsel Tekin sizi önerdi başkanlık için siz Gürsel Tekin’i. Bu bir centilmenlik yarışı mıydı yoksa olası bir yenilgiden kaçma girişimi mi?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Bu tablo bir gazeteci arkadaşımızın sorusundan kaynaklanıyor. Siz olmazsanız, Gürsel Tekin olursa ne düşünüyorsunuz dedi. Ben de Gürsel Tekin olursa sevinirim. İstanbul’a da gider çalışır, kendisine destek veririm diye içtenlikli bir şekilde cevap verdim. Yoksa karşılıklı birbirimize yönelik bir mesaj değildi. Sayın Tekin de kamuoyu yoklamalarında benim adım öne çıkınca o da il başkanı olarak haklı bir şekilde bunu dile getirmiş.

 

TURKTIME: Siz, yerel ölçekte bakarsak, en azından bir kesime göre asıl zaferi Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Gökçek’e karşı kazandınız. Ama Ankara yerine İstanbul’dan aday gösterildiniz. Bu, stratejik bir hata değil mi?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Hayır… Ben İstanbul’da kendimi şanslı görüyorum. Ankara’da Karayalçın bir marka. Hem de önemli bir marka. Gökçek ile tartışmamız tamamen Gökçek’in kendi isteği üzerine şekillenen bir olay. Yoksa benim özellikle Gökçek’i seçmem gibi bir şey olmadı zaten. Hem sayın Karayalçın’ın adaylığı tartışmadan çok daha önce deklere edilmişti. İstanbul’da da önce gazeteciler yazmaya başladı, sonra da kamuoyu yoklamaları böyle bir tablonun ortaya çıkmasını sağladı. Yoksa önceden planlanmış hedefi belli bir strateji değil.

 

 

 

ENGİN ARDIÇ’A CEVAP: “O DAHİL İSTANBUL’UN YÜZDE 70’İNDEN BEN SORUMLUYDUM!”

 

TURKTIME: Siyasi rakiplerinizi hep belgeler üzerinden yolsuzlukla vurdunuz. Topbaş ile mücadele stratejiniz nelerdir? Ona da Gökçek, Fırat ya da Dişli gibi yolsuzluk üzerinden mi yükleneceksiniz?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Biz İstanbul için kampanyamızı iki alan üzerine oturtuyoruz. Hem belgelerle Topbaş’a hesap soracağız, İstanbul halkının nasıl soyulduğunu anlatacağız. Hem de soyulmaması gerektiğini, bu kaynaklarla daha iyi hizmet verileceğini, İstanbulluya neler vaat ediyoruz onu anlatacağız.

 

TURKTIME: Engin Ardıç sizinle ilgili “Kılıçdaroğlu’nu İstanbul’un herhangi bir yerine bıraksanız Taksim’i bulabilir mi” şeklinde bir yazı yazdı. Bulabilir misiniz?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Benim kız kardeşim, akrabalarım İstanbul’da. 70’li yıllarda Kağıthaneye gitmiş bir insanım. Anadolu’dan gelen bir insan olarak kendi köklerimi büyük ölçüde İstanbul’da buluyorum. Ayrıca ben iki dönemdir İstanbul milletvekilliği yapıyorum. Ben İstanbul’un her yerini biliyorum ve buralara milletvekili olmadan önce de gidiyordum zaten. Ayrıca SSK Genel Müdürlüğü yaparken de, Engin Ardıç da dahil olmak üzere, İstanbul’un yüzde 70 nüfusundan ben sorumluydum. Ben İstanbul’u bilmez olur muyum? Varoşlarından merkezine kadar her yerini bilirim. Çocuğumun birinin doğduğu yer İstanbul.

 

 

 

“BİR ŞEYİ KAFAMA KOYDUM MU YAPARIM!”

 

 

TURKTIME: Size bakan bir kişide; kişiliğinizle, konuşmanızla “işte bir halk adamı” izlenimi uyandırıyorsunuz. Kendinizi nasıl tanımlarsınız?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Doğru, halktan bir adamım. Mütevazı yaşayan bir insanım. Meslek hayatımda da böyle oldu. Belki aileden yetişme tarzımla ilgili. Korumayla gezmeyi sevmiyorum. Korumayla gezmek sanki halkın arasına giremez gibi güven vermeyen bir intiba yaratıyor. Ama şu var. Bende kararlılık var. Bir şey yapmayı kafama koyarsam onu yaparım. Ama önce ölçer tartarım. Bizde şöyle bir laf var; bir olaya tepki vermek için 24 saat bekle, düşün, ondan sonra tepki ver. Alışkanlığım bu, yapım da bu. Böyle yetiştik.

 

TURKTIME: 24 saatiniz nasıl geçer?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Sabah kalkıp kahvaltıyı yapıp Meclis’e geliyorum. Meclis’te bana gelen iletilere bakıyorum yanıt verilmesi gerekenlere yanıt veriyorum. Genel kuruldaki yasalara, tasarılara bakıyoruz. Ön hazırlıklarını yapıyoruz. Parlamentoda cumartesi pazar çalışırım mutlaka. Çünkü en rahat çalışma günü bu günler. Trafiğin en az olduğu zamanlardır. Yani 24 saati dolu yaşayan bir insanım. Ama bunun çoğu böyle gider. Kitap okumayı severim ancak ama ancak seyahatlerde okuyabiliyorum.

 

 

 

KILIÇDAROĞLU’NUN EN BÜYÜK EKSİKLİĞİ VE KORKUSU…

 

TURKTIME: Kendinizde eksik bulduğunuz yönleriniz neler?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Yabancı dil açısından ciddi bir eksikliğim var. Anadolu’da benim orta okula başladığım yıllarda Fransızca vardı sadece, İngilizce yoktu. Fransızca’yı öğrendim. Fransa’ya gittiğimde de üniversitede Fransızca’ya devam ettim. Ama Fransızca’yı kimse konuşmuyor artık. Keşke o kadar emeği İngilizce’ye verseydim. Bugün o ciddi açığımızı da kapatmış olurduk. Bir başka eksikliğim; yazı yazmayı ve üretmeyi çok seviyorum. Ama maalesef bu yoğunluk ona izin vermiyor. İzin vermediği için de kendinizi yenileme olayı eskiye oranla daha dar bir zamana sıkışmış oluyor.

 

TURKTIME: En büyük korkunuz nedir?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Benim en büyük korkum bu eksiklik nedeniyle kendimi tekrar eder konuma gelmem. Oysa siz eğer araştırma yaparsanız, belli düşünce üretirseniz kendinizi tekrar etmezsiniz. Bu zaman darlığı bu tehlikeyi yaratır mı? En büyük endişem bu…

 

 

 

 

“HİÇ PSİKOLOJİ KİTABI OKUMADIM!”

 

TURKTIME: Mutlaka okuduğunuz gazeteler hangileri?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Sabah kalkarken gazetelere mutlaka bakıyorum. Cumhuriyet, Milliyet, Vatan, Hürriyet ve Radikal. Her sabah ilk olarak baktığım gazeteler bunlar.

 

TURKTIME: Obama ile ilgili bir kitabın arkasında “Seçimleri internet ile kazandı…” yorumu var. Sizin İnternetle aranız nasıl?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: İnternet ortamı benim özellikle gençlerle olağanüstü bir diyalog kurmamı sağladı. Çok sayıda üniversitede konferans için talep aldık ama maalesef karşılamadık. Ama bu açığı internet ortamındaki konuşmalarla, yazışmalarla kapatmaya çalıştık. İnternet artık çok önemli bir güç.

 

TURKTIME: İnternet medyası ile aranız nasıl? Mutlaka takip ettiğiniz siteler var mı?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Düzenli olarak takip ettiğim haber siteleri var. Bunlardan birisi de sizin siteniz TURKTIME.

 

TURKTIME: Özellikle Gökçek ile yaptığınız tartışmada psikolojik bir taktik uyguladınız. Psikolojiyle özel olarak ilgileniyor musunuz?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Psikoloji kitabı hiç okumadım. Hayatımdaki bir eksiklik de budur. Mesela sosyoloji alanında daha çok emek harcamak isterdim.

 

 

 

 

KISA... KISA... KISA…

 

TURKTIME: ABDULLAH GÜL?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Taraflı bir cumhurbaşkanı.

 

TURKTIME: TAYYİP ERDOĞAN?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Öfkesine hakim olamayan bir başbakan.

 

TURKTIME: DENGİR MİR MEHMET FIRAT?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: İyi araştırma yapmadan tartışmaya girmemeli.

 

TURKTIME: MELİH GÖKÇEK?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Hırsı aklının önüne geçebiliyor.

 

TURKTIME: ŞABAN DİŞLİ?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Aldığı eğitimle düştüğü durumu hak etmiyor.

 

TURKTIME: DENİZ BAYKAL?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Olgun bir lider.

 

TURKTIME: DEVLET BAHÇELİ?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Olgun bir lider.

 

TURKTIME: MUHSİN YAZICIOĞLU?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Çok fazla tanımıyorum.

 

TURKTIME: AHMET TÜRK?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: İçine kapanık, duygularını çok net açıklayamayan bir lider.

 

TURKTIME: UFUK URAS?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Milletvekili olmadan önce daha iyiydi.

 

TURKTIME: AKP?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Ak sözcüğünü hak etmiyor.

 

TURKTIME: CHP?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Daha ileri atak yapmaya hazır olmalı.

 

TURKTIME: MHP?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Parlamentodaki durgunluğunu aşmalı.

 

TURKTIME: DTP?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Belli bir bölgenin değil Türkiye partisi olabilmeli.

 

TURKTIME: PKK?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Terör örgütü.

 

TURKTIME: YOLSUZLUK?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Türkiye’nin kanıksamaması gereken bir alan.

 

TURKTIME: DENİZ FENERİ?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Yolsuzluk.

 

TURKTIME: SSK?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Sorunlarını aşamamış bir kurum.

 

TURKTIME: ERGENEKON:

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Siyasallaşmış hukuk.

 

TURKTIME: UĞUR DÜNDAR?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: İyi bir gazeteci, iyi bir anchorman.

 

TURKTIME: MEHMET ALİ BİRAND?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Önemli bir gazeteci.

 

TURKTIME: ALİ KIRCA?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: İyi bir sunucu.

 

TURKTIME: FEHMİ KORU?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: İki farklı kalemle yazıyor. Açık kimlikli olanı tercih ederim.

 

TURKTIME: CAN ATAKLI:

KEMAL KILIÇDAROĞLU: İyi bir köşe yazarı.

 

TURKTIME: İSMET BERKAN?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: İyi bir genel yayın yönetmeni ve köşe yazarı.

 

TURKTIME: ERTUĞRUL ÖZKÖK?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: İyi bir genel yayın yönetmeni.

 

TURKTIME: İLHAN SELÇUK?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Duayen.

 

TURKTIME: ENGİN ARDIÇ?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Espri ile eleştiriyi harmanlayan bir köşe yazarı.

 

TURKTIME: EMİN ÇÖLAŞAN?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Sağlam bir köşe yazarı.

 

TURKTIME: FATİH ALAYLI?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: O da sağlam bir köşe yazarı.

 

TURKTIME: AYDIN DOĞAN?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Türk medyasında duayen.

 

TURKTIME: DİNÇ BİLGİN?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Hırpalanmış bir duayen.

 

TURKTIME: AHMET ÇALIK?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Keşke medyaya girmeseydi.

 

TURKTIME: TURGAY CİNER?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Medyada ağır ve kararlı gidiyor.

 

TURKTIME: KANAL7?

KEMAL KILIÇDAROĞLU: Aklanması gerekir.

 

BİRİNCİ BÖLÜM: 

SON DAKİKA ADAYI DEĞİLİM... GÖKÇEK İHALE DEĞİL, AÇIK ARTTIRMA YAPMIŞ!  

YORUMLAR
Toplam 2 yorum var, 2 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.
Üye girişi yapmadınız. Misafir olarak yorum ekleyebilirsiniz. Üye olmak için tıklayın.
  Yorumcuların dikkatine…

İmlası çok bozuk,
Büyük harfle yazılan,
Habere değil yorumculara yönelik,
Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan,
Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren,
Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen,

yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR.
Kerim 21 Ocak 2009 Çarşamba 03:17

Sanıyorum o aylık maaşı değil. Aldığı maaşların toplamı olabilir. Gazetelerdeki emekçiler konusunda yüzde yüz haklsısınız. Ama olay şu Susma sustukça sıra sana gelecek ve maaşın gidecek. Sendikalar nerede???

Yorumu oyla      18      10  
cedimoğlu 21 Ocak 2009 Çarşamba 01:02

bir yazar bile 76.000,oo TL alıyor demek? en iyi şartlarda çalışan(!) işçi ne kadar alıyor? hadi geçtim işçi ve gazetelerin asıl emekçileri olan muhabirlerini. cumhurbaşkanı ne kadar alıyor?çölaşan gibi manipülasyon üstadı bir yazar ne üretir de bu kadar parayı verirler?hangi katma değeri yaratmış!asıl soru patronu ondan ne bekler de bu parayı verir?patronu kendisi için fazlasıyla manipülasyon, pardon katma değer üreteceğini düşünüyor demek!

Yorumu oyla      18      10  
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Abdüllatif Şener Turktime'a Konuştu: Herkesin Etnik Kökeni Tartışılmalı!
Ak Parti’nin kurucularından olan ancak yollarını ayırarak yeni bir oluşum ...
DP Genel Başkanı Süleyman Soylu Turktime Genel Merkezi’nde Konuştu: İsmim Emanetçiliğe Sığacak Kadar Küçük Değil!
Turktime Genel Merkezi ziyaret eden Demokrat Parti Genel Başkanı Süleyman ...
TURKTIME'ı Ziyaret Eden Keçiören Belediye Başkanı Turgut Altınok İmalı Konuştu!
14 yıldır Keçiören Belediye Başkanlığı görevini yürüten Turgut Altınok ...
 
MHP'li Ekici : DTP’lilerin Elini Sıktık da Elimize PKK’mı Bulaştı?
MHP kimsenin kurşun askeri değildir… Kimse üzerimizden evcilik oynamasın… ...
Turktime'a Konuşan Kutan Bombaladı: Bahçeli'ye Başbakanlık Teklif Ettik ama Kabul Etmedi
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan, DP Genel Başkanı Mehmet Ağar ve DSP ...
Ağar Turktime'a Konuştu: Ne Geçmişimi İnkar Ettim, Ne de Değiştim... Düz Ovada Siyaset Söylemi En Milliyetçi Söylemdir
Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan’dan sonra DP Genel Başkanı Mehmet Ağar’da ...
 
Şirin Turktime'a Konuştu: Halk İsterse İdam Gelir
(TURKTİME-ERSİN TOKGÖZ) Genç Parti idamı geri getirecek ...
MERKEZ SAĞDA ERGENEKON KAPIŞMASI! MUMCU’DAN SOYLU’YA JET YALANLAMA!
DP Genel Başkanı Süleyman Soylu, Köşk seçimleri sürecinde ortaya atılan ...
KADİR TOPBAŞ KEMAL KILIÇTAROĞLU’NA MEYDAN OKUDU: 29 MART’TA GÖRÜŞÜRÜZ!
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve AK Parti'nin İstanbul adayı Kadir ...
 
SOSYAL MEDYADA TAKİP ET
FACEBOOK'TA TURKTIME
TWITTER'DA TURKTIME
 
KATEGORİLER
FOTO GALERİ
VİDEO GALERİ
ETİKETLER
  •KÜNYE
  •İLETİŞİM
  •REKLAM
 
 
  •Güncel
  •Siyaset
  •Dünya
  •Medya
  •Magazin
  •Spor
  •Kültür
  •Sağlık
  •Ekonomi
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Dünya
  •Spor
  •Kültür
  •Ekonomi
  •Sağlık
  •Medya
  •Siyaset
  •Güncel
  •Aktüel
Beyaz Saray
yangın
MHP
Chelsea
DEAŞ
zonguldak maden
Necmettin Erbakan
EURO2016
Slaven Bilic