Kanser tedavisinde kritik adım: Erken tanı ve tarama 

Kanser, hızla artan vaka sayılarıyla küresel sağlık tehdidi oluşturmaya devam ediyor. Özellikle sigara, alkol, obezite, hareketsizlik ve radyasyon gibi çevresel etkenler, kanserin yayılmasında önemli rol oynamaktadır. Ayrıca, kanserin yalnızca ileri yaşlarla sınırlı kalmayıp, genç bireylerde de görülmeye başlandığına işaret edilmektedir. Prof. Dr. Aziz Kurtuluş, kanserin kontrolsüz hücre çoğalması sonucu ortaya çıkan bir hastalık olduğunu ve erken tanının tedavi sürecinde hayati öneme sahip olduğunu belirtiyor. "Dünyada her yıl yaklaşık 20 milyon yeni kanser vakası tespit ediliyor ve bunların yaklaşık 10 milyonuna bağlı ölüm gerçekleşiyor. Kanser, kalp hastalıklarının ardından ölüme yol açan ikinci en büyük sağlık problemi" diye konuşan Dr. Kurtuluş, erken tanı ve tarama yöntemlerinin hayati olduğunu ifade etti.

HER İKİ YILDA BİR GİZLİ KAN TESTİ YAPILMALIDIR 
Uzman Dr. Kurtuluş, özellikle şikayeti olmayan kişiler için düzenli tarama testlerinin önemine değindi. KETEM (Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi) gibi merkezlerde yapılan taramaların kanserin erken evrede tespit edilmesine yardımcı olduğunu belirterek, "Meme kanseri için 40 yaşından sonra kadınlarda yıllık klinik meme muayenesi ve iki yılda bir mamografi, rahim ağzı kanseri için 30 yaş sonrasında 5 yılda bir smear testi ve HPV DNA testi, kolorektal kanserler için ise 50 yaşından sonra her iki yılda bir gaita gizli kan testi yapılmalıdır" dedi.

Kanser tedavisinde cerrahi müdahale, kemoterapi, radyoterapi ve hormon tedavisi gibi yöntemlerin kullanıldığını belirten Dr. Kurtuluş, Beyhekim Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde güncel tedavi yöntemlerinin uygulandığını söyledi. "Onkoloji kliniğimizde, kanser tedavisinde en son teknolojik gelişmeleri takip ederek, hastalarımıza en iyi hizmeti sunuyoruz. Ayrıca, genetik ve moleküler testler sayesinde kanser tanısı ve tedavisinde daha hassas yaklaşımlar geliştirilmiştir" dedi.

Prof. Dr. Kurtuluş, kanserin önlenmesi için çevresel faktörlerden uzak durulmasının gerektiğini belirtti. "Sigarayı bırakmak, alkol tüketimini sınırlamak, düzenli egzersiz yapmak ve sağlıklı bir diyet programı uygulamak, kanserin önlenmesinde büyük rol oynar. Erken tanı ve düzenli tarama testleri ise hastalığın erken evrede yakalanmasını sağlar" dedi. Kanser, özellikle 50 yaş üstü bireylerde daha sık görülse de çevresel faktörlerin etkisiyle daha genç yaşlarda da ortaya çıkabiliyor. Ayrıca, çocukluk çağında kanserin genetik faktörlerle bağlantılı olarak görülebileceği uyarısını yapan Dr. Kurtuluş, "Çocuklarda şüpheli belirtiler fark edildiğinde, en kısa sürede bir sağlık merkezi ile iletişime geçmek büyük önem taşır" diyerek erken tanının önemini yineledi.