ABD seyahat yasağı listesini genişletti 

Beyaz Saray, Donald Trump yönetiminin ulusal güvenlik stratejisi kapsamında seyahat kısıtlamalarını genişletme kararı aldığını duyurdu. Yeni düzenlemeyle birlikte mevcut "yüksek riskli" ülkeler listesine Suriye ve Filistin Yönetimi seyahat belgelerine sahip kişiler de dahil edilirken, uygulama kapsamındaki ülke sayısı artırıldı.

KAPSAM GENİŞLİYOR: YENİ EKLENEN ÜLKELER VE TAM YASAKLAR
Beyaz Saray'dan yapılan resmi açıklamaya göre, 1 Ocak 2026 tarihinde yürürlüğe girecek yeni kararla birlikte seyahat kısıtlamalarında şu değişiklikler yapıldı:

Yeni Eklenen Ülkeler: Halihazırda kısıtlamaya tabi olan 12 ülkeye ek olarak; Suriye, Burkina Faso, Mali, Nijer ve Güney Sudan "tam seyahat yasağı" listesine alındı.

Filistin Belgelerine Kısıtlama: Filistin Yönetimi tarafından düzenlenen seyahat belgelerini taşıyan kişilere yönelik tam seyahat kısıtlaması ve giriş sınırlaması getirildi.

Kısmi Yasaktan Tam Yasaga Geçiş: Daha önce kısmi sınırlamalara tabi olan Laos ve Sierra Leone, tam yasak uygulanan ülkeler kategorisine yükseltildi.

Devam Eden Kısıtlamalar: Afganistan, İran, Libya, Somali, Sudan ve Yemen gibi 12 ülkeye yönelik tam yasak ile Burundi, Küba, Togo ve Venezuela vatandaşlarına yönelik kısmi kısıtlamalar sürdürülüyor.

GÜVENLİK GEREKÇESİ: TERÖR TEHDİDİ VE ULUSAL MUHAFIZ SALDIRISI
Beyaz Saray, kararın arkasında yatan temel nedenin "ciddi güvenlik tehditleri" olduğunu vurguladı. Suriye'deki istikrarsızlık ve Filistin'de ABD tarafından terör örgütü olarak tanımlanan yapıların varlığı, kararın ana gerekçeleri arasında gösterildi.

Ayrıca, 26 Kasım'da iki Ulusal Muhafız üyesinin (Sarah Beckstrom ve Andrew Wolfe) vurulması olayının zanlısının Afganistan uyruklu Rahmanullah Lakanwal olduğunun açıklanması, yönetimin göçmenlik politikalarını sertleştirmesinde dönüm noktası oldu. Geçtiğimiz hafta Suriye'de bir DEAŞ militanı tarafından düzenlenen ve iki ABD askerinin hayatını kaybettiği saldırı da güvenlik endişelerini en üst seviyeye çıkardı.

İLTİCA BAŞVURULARI ASKIYA ALINMIŞTI
Trump yönetimi, söz konusu güvenlik olaylarının ardından 3 Aralık’ta aldığı bir kararla, "yüksek riskli" sınıfındaki 19 ülkenin vatandaşları tarafından yapılan tüm iltica başvurularını ve göçmenlik yardımı taleplerini durdurmuştu. 1 Ocak'ta başlayacak olan yeni seyahat yasağı dalgası, bu "sıfır tolerans" politikasının bir devamı niteliğinde görülüyor.