![]() |
Talat Atilla Ankara 5 senaryoyu konuşuyor! Zihinsel Devrim şart! Mafya itibarı! Eylül'de gel! |
![]() |
Cengiz Altınsoy ''İstanbul benden sorulur'' |
![]() |
Adnan Küçük CHP’NİN YOLU NEREYE VARIYOR; İNTİHAR MI YOKSA…? |
![]() |
Tuğba AYAN Hoş geldin Hıdrellez |
![]() |
Melike Topuk Dışsal huzura içsel feda... |
![]() |
Zahide Guliyeva OKUL YOLU DÜZ GİDER |
![]() |
Derya Çöl Kıskançlık, Haset ve Gıpta: Ruhun Aynasındaki Üç Yansıma |
![]() |
Seyhan Korkmaz TEMKİNLİLİK ÇAĞINDA İNSAN KALMAK |
![]() |
Kıvılcım Kalay EYLÜL |
![]() |
Canan Sezgin EYLÜL’ÜN SİHİRLİ TUTULMALARI |
![]() |
Tuğrul Sarıtaş Türkiye çölün eşiğinde mi? |
![]() |
Tekin Öget İÇİMİZDEKİ KRİPTO SİYONİSTLERE DİKKAT |
![]() |
Esra Süntar KALABALIKLAR İÇİNDE KENDİNE SESİNİ DUYURABİLİR MİSİN? |
![]() |
M. Kürşat Türker Bazen rakamlar veya harfler sıralanarak gelir |
![]() |
Ersan Yıldız Sedat Peker |
![]() |
Haktan Kerem Ural BİR SANİYESİNE BİLE HÜKMEDEMEDİĞİMİZ BİR HAYAT İÇİN, BU KADAR FIRILDAK OLMAYA GEREK YOKTUR! |
Yakından tanıyanlar bilir; Irkçılık ve partizanlıktan haz etmem.
Türkiye’nin üniter yapısı, bayrağı ve inanç hürriyeti dışında kalan konuların tartışılmasını demokrasinin gereği görürüm.
HDP’ye oy veren seçmeni, diğer seçmenden daha değersiz görmek gibi saplantılı bir ön yargı içinde olmayı kendime yakıştıramam ama 10 yaşındaki çocuğun dahi inanmayacağı savrulmalara nasıl kayıtsız kalabilirim?
Kandil’in tek hecelik talimatı ile, Demirtaş’ın 48 saat önce söylediği, “Emanet oy aldık” sözlerinden çark etmesine nasıl sessiz kalalım?
HDP’ye en az yüzde 5 emanet oy veren kitlenin bu sözler karşısında ne hissettiğini merak ediyorum.
Aldatılmışlık mı?
Umursamazlık mı?
Belki de kevgire dönen ruhları hiç acı hissetmemiştir.
Bir sabah aniden, “Ben Türkiye partisi oldum” sözlerine inanılmasını beklemek, gerçekten insan aklına yapılan bir baş kaldırıdır.
Tamam; Belki bir anda olması mümkün değil ama en azından, “Türkiye partisi olmak için bir gayretim var” denilse; toplum, bu sözlere bir kredi açabilir.
Ama zoraki ve algıyı yönetmek için mitinglere serpiştirilmiş Türk bayrağı ve birkaç tatlı söze ikna olmamızın beklenmesinin fena halde dramatik bir akıl yürütme olduğu, Kandil’in HDP’ye verdiği son ayarla bir kez daha ortaya çıkmadı mı?
Türk basınının bu dehşetli akıl oyununa susup, Yalçın Akdoğan’ın, “Dağdan gelip, bağdakini mi kovacaksınız?” sözlerine yapılan linç kampanyası, ürkütücü bir Şahbazlık denemesidir.
Herkes biliyor ki; Akdoğan’ın DAĞ kelimesi, HDP’lilerin kültür düzeyine yapılan bir vurgu değil, Kandil’le özdeşleşen DAĞ TERÖRÜNE yapılan ironik bir metafor, güçlü bir göndermedir.
Bizi ısrarla siyaset ve silahın aynı kadrajda olmasının normal olduğuna inandırmaya çalışanlar var.
Akdoğan’ın yaptığı; Akıl sarhoşluğuna karşı içi buz dolu kovayı kafadan aşağı boşaltmaktır.
Talat Atilla/Güneş
![]() ![]() ![]() ![]() ![]() ![]() |
![]() |
Bu yazı 35424 defa okunmuştur. |
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|
|
|||||
|