Çakallar Devlet Olamaz!
Fatih Altaylı

 

Devleti “Karalamak” isteyenler Türkiye’deki denin devletin varlığına işaret olarak bir takım “Çakalları” örnek olarak gösteriyorlar.

Fakat bu adamların büyük bölümünün derin devletlikle alakası yok

Hevesli maceraperestler.

Büyük bölümü hastalıklı ruhla paranoyaklar.

Devletle alakalı gibi görüneni ise ya emekli, ya erken emekliye sevkedilmiş.

Benzerleri Dünya’nın başka ülkelerinde de olan, devletin büyük tehlikelerle karşı karşıya olduğunu ve onu ancak kendilerinin kurtaracağını düşünenler.

Bunlar kendi kafalarınca devleti korumak için çıktıkları yolda, bir sure sonra en önemli devlet düşmanı haline de geliyorlar.

Bunların en bilineni Oklahoma Bombacısı Timothy McVeigh.

Bizde de bu tiplerden mebzul miktarda mevcut.

Her gün kendileri gibi “Çatlaklarla” toplantılar yapan, bazıları kendilerine devletin en üst makamlarıyla ilişkideymiş süsü veren, bazıları bunu bir geçim, bir dolandırıcılık oylu olarak bulmuş “Şizoidler!”

Bunların ciddiye alınacak tarafı yok.

Ancak hem medyada, hem de siyasette konuşlanmış “Gerçek Devlet düşmanları,” bunların üzerinden devleti vurmaya, devleti yıpratmaya çalışıyorlar.

Bunların devletin üst kademelerinde, asker ve sivil bürokraside bağlantıları olduğunu yalanlarına inanmasalar da, bu yalanları kullanarak devlete saldırıyorlar.

Bu yolla devleti yıpratıyor, vatandaşın gözünde devletin güvenilirliğini ortadan kaldırıyorlar.

Peki bu işin çözümü yok mu?

Var elbette.

Bu sorunun da tek çözümü hukuk.

Hukuk devletinin işletilmesiyle, bunların gerekli cezalara çarptırılması ve bunun bir an önce yapılması.

Hukuk işlemedikçe devlet düşmanlarının ekmeğine yağ sürülüyor. 

 

 

Doğan Değil, “Doymayan!”

 

Doğan Grubu, son dönemde hem medyadaki rekabette canını sıkan, hem de siyasi bağlantılarla halletmeye alışık oldukları işlerine çomak sokan Sabah ve ATV’yi Dinç Bilgin’i “Kiralayarak” devre dışı bıraktı.

Özerk olması gereken bazı Kamu kurumları da  “Bilinmeyen!” nedenlerle Doğan’ın işbirlikçiliğine soyundular.

İşin o tarafından da pis kokular yükseliyor.

Ama konunun belgesi olmadığı için fazla deşemiyorum.

Zamanla her şey ortaya çıkar.

Sabah ve ATV’yi, kısaca Ciner Grubu’nu devre dışı bırakan “Doğan Grubu” şimdi bir başka hedefe kilitlenmiş görünüyor.

O da “Çukurova Grubu”

Çukurova Grubu, hem yayınlarıyla Doğan’ı rahatsız ediyor, hem de barındırdığı unsurlarla Doğan’ın iştahını kabartıyor.

Çukurova’da Doğan’ı yutmak istediği büyük lokma Digitürk.

Doğan, başlangıçta ciddi bir yatırım ve ciddi bir risk içeren  digital platform işine girmedi.

Para koyması, risk alması gerekiyordu.

Ama Çukurova bu riski aldı.

Ve başarılı oldu.

Şimdi Doğan’ın amacı Digütrk’ü bir şekilde almak, o olmuyorsa batırmak.

Bunun için bir kaç yıl once “Free TV” diye bir şey kurdular.

Millete uydu alıcıları sattılar.

Sonra Futbol ihalesine girip boş zarf attılar ve Free TV’yi unuttular.

Bu kez de D Smart diye başka bir numara çıkarttılar.

Ama bunların hiç biri Digitürk’ün yerini alamadığı için şimdi bütün gazeteleriyle Digitürk’e saldırıyorlar.

Ve ne yazık ki, Türkiye’de hiç kimse medyanın bu kadar kötü kullanılmasına sesini çıkaramıyor.

İktidarı manşetten överek, Özkoşk’lükten Özerdoğanlığa geçerek Türkiye’de her şeyi yapmak mümkün oluyor anlaşılan.

Bu kadarını anladık da bari grubun adını değiştirseler.

“Doğan Grubu” yanlış anlaşılabilir.

Bence onlar “Doymayan Grubu…”

 



Sayfa Adresi: http://www.turktime.com/yazar/cakallar-devlet-olamaz/1161