CHP'den demeç geldi 'Kemal Bey masanın ayak işleri sorumlusu değil!' Masa, oy çokluğuyla da..!
Talat Atilla

 

Akşener, Kılıçdaroğlu'nun adaylık tartışmalarıyla ilgili "Ahmaklık, geri zekalılık her tarafta, mevcut onun için böyle oluyor..." sözleriyle tepki göstermişti. CHP'nin tanınmış yöneticisine Akşener'in bu sözlerini sordum. "Altılı masa Sayın Genel Başkanımız için kurulduysa, zaten onaylanmıyacaktır. Türkiye'nin en büyük partisinin genel başkanının aday olmasının neresi tuhaf? Kemal Bey 6'lı masanın ayak işleri sorumlusu değil!" yanıtını verdi.

Aşağıdaki sohbeti okuduğunuzda 6'lı masa ve masanın göstereceği adayla ilgili kafanızda soru işareti kalmayacağını düşünüyorum.
Dikkatli okuduğunuzda ama! 

Sohbete gelmeden, bizim kuşağın eskiden pazar günleri yayınlanan kovboy filmlerine tutkun olduğunu bilmenizi isterim.
Herkesin TV'si yoktu, olmayan komşuda izlerdi.
(Ben de komşuda çok izledim! )
Hala kovboy filmlerini görünce geçmeye kıyamaz o kuşak.

Dün, yerel kanalda eski bir kovboy filmine rastlayınca, içinden geçtiğimiz siyasi süreçle örtüşen o kadar çok unsur gördüm ki... 
Vaziyet, kovboy film setlerinin tıpa tıp aynısı...
Duvarlar Wanted afişleriyle dolu.
Daha açık yazarsam.
Cannot find the wanted candidate...
- Aranan aday bulunamıyor! -

Bir tarafta Kılıçdaroğlu- Akşener düellosu öncesi tabut için ölçü alma peşinde koşan tabutçular.
Durmadan beyaz adamlarla kavga eden kızılderili şefleri...
Her daim çatışma çıkan siyasi parti saloon'ları...

Durmadan önü kesilen posta arabasından yırtsa bile.
"Hey dostum, burada yabancıları sevmeyiz!" diyen kasaba yerlileri ile karşılaşan Kılıçdaroğlu...

Kasaba meydanına kurulup, sahibini bekleyen idam sehpası.
Saloon'da çıkan kavgada tek yumrukta dışarı fırlayıp kaybolan siyasetçiler... 

Yaklaşan treni raydan çıkarırken kötü adamlara özgü atılan kahkahalara kadar.. 
Yok! Yok!

Film bitince hiç değilse gerçeğe dönüyoruz, peki gerçekten nereye döneceğiz? 
Neyse, nerede kalmıştık?
Gerçekte!..

CHP'nin cevval, cevval olduğu kadar tanınmış yöneticisi, sürecin nazikliğine istinaden isminin şimdi değil, seçim sonrasında yazılmasını rica etti...
Sohbetimiz başlıyor.
- Sayın Akşener kasırga gibi esti.
+ Kendi takdirleri tabi.
- Doğru mu söylüyor yani? 
+ Siyasette herkesin kendi doğrusuna saygı duymak gerekir.
- Sizin doğrunuz ne?

+ Sizden bizden ziyade ortak akıl.
- Ortak akıl olmadığına inanıyor ki Meral Hanım "Ahmaklar, geri zekalılılar..." dedi.
+ Diyebilir! 
- Bana demedi mesela. Hiç üzerine alınan yok mu bu kelimeleri?
+ Sayın Akşener'e yanıt vermeyi en azından şimdilik uygun görmüyoruz. 
- Yanıtınız olmadığı için mi? 
+ Hayır, gerek olmadığı için.
- Barajı geçecek, 6'lı masanın en büyük ikinci partisi. Neden gerek yok? Muhattap mı almıyorsunuz? 
+ Olur mu öyle şey. 
- Noter değiliz diyor Akşener.
+ Notersiniz diyen mi oldu??

- Olmadı ama emrivaki yapılıyor diye düşünüyorlar. Açıkçası Kemal Beyi istemiyorlar.
+ Öyle bir şey yok. Altılı masa Sayın Genel Başkanımız için kurulduysa, zaten onaylanmıyacaktır.
- Nasıl yani? 
+ Masa seçiyorsa mesele yok demektir. Diğer partiler Kemal Beyin adaylığını kabul edince neden noter olsunlar?
- Masa tamam mı yani? 
+ Oturulur konuşulur. 
- O kadar oturdunuz. Ne konuştunuz? 
+ Merhale merhale olur bu işler.

-  Seçim geldi, 6'lı masa halen adayı hiç konuşmadık diyor. Bazen aday çıkaracak mı 6'lı masa diye merak ediyorum. Seçim kapıya dayandı da !
+ ( Gülerek..) Biz de kapıyı kırarız! 
- Hangi kapıyı? Daha kapı yok ortada!
+ Şaka Şaka.
- 6 kişilik bir masa var. Bir kişi hayır dese, 6'ya 5 oy çoğunluğu mu geçerli? Yoksa, oy birliği mi? 
+ Açık değil mi? 
- Yooo değil! en azından ben bilmiyorum! 
+ Bilen biliyor, siz bilmeseniz de olur! 
- Niye, ben vatandaş değil miyim? 
+ Rica ederim. 
- Bilenler kimler, onu da bilmiyorum! siz biliyor ve söylemiyorsanız bir tuhaflık var.
+ Sorunuz tuhaf! 
-  Oy çokluğu mu, oy birliği mi? 
+ ( Sıkıldığını belli ediyor) Yine aynı soru! 
- Bence sanki siz de bilmiyorsunuz! 
+ Demokrasiler de çoğunluk esastır. 
- Yanıtımı aldım! 
+ Bilemiyorum! 
- Durumu anlıyorum. Diyorsunuz ki, İyi Parti evet demezse de 5 partinin oy çokluğu ile adayı Kılıçdaroğlu'dur.
+ Siz diyorsunuz! 
- Demokrasilerde ÇOĞUNLUK esastır diyorsunuz. Lafın tamamı aptala söylenir. Ben yanıtımı aldım. Başka soruya geçeceğim.
+ (Kaçma sinyali) Toplantım var. 
- Bitti zaten. Siz parti olarak Kılıçdaroğlu'na mesafeli duran İyi Parti'ye kızgın gibisiniz? 
+ Yooo. Nereden çıkardınız? 
- Bak, bunu söylerken bile kızgın bir tonlama var.
+ ( Gülerek...) Meral Hanıma değil, size kızıyorum, sorulara daha doğrusu..
- Ne güzel, aylarca aday seçemeyin. Niye deyince, sitem edin. Güzel iş.
+ Hepsi yoluna girer.
- Girdi de bizim haberimiz mi yok! 
+ Olur, toparlanır. 
- Masa kimin için kuruldu gerçekten? Ayıp değil, Kılıçdaroğlu için de olabilir.
+ 6'lı masa Sayın Kılıçdaroğlu için kurulmadı. Türkiye için kuruldu. 
- Tersini düşünüyorlar.
+ Düşünce hürriyeti var.
-  Peki, neden Kılıçdaroğlu'nda ısrar ediliyor izlenimi var.
+ Israr yok, realite var.
- Realiteye göre İmamoğlu ve Yavaş'ı geçiyor mu Kılıçdaroğlu? 
+ Mesela falanca bir puan önde, digeri 2 puan geride meselesi değil. Anketlerde açık ara alıyor genel başkanımız. Muhalefetin en büyük partisinin genel başkanının Cumhurbaşkanı adayı olmasının neresi tuhaf? Kemal Bey 6'lı masanın ayak işleri sorumlusu değil.
- Estağfurullah... Emek anlamında hakkıdır da adaylık. Peki, kendisi masayı kurmadan niye aday olmadı o zaman? 
+ Tabi ki aday olabiliyor ama gücünü pekiştirmek ve demokrasimizi geri getirme yolunda bir ittifakla güçlenebilmek için. Yüzde 51 garanti olsa sizce kurar mıydı masayı?
- Bilmem, sizce? 
+ Hayır, niye kursun? Benden aday olmaz bari liderlerden birisi olsun diyerek, bir masa kurulur mu hiç? 
- Kurulur mu? 
+ Kurulmaz!
- Seçilecek aday lazım diyorlar. 
+ Tamam işte, seçilecek aday Sayın Genel Başkanımız. Kendisini geri çekerek muhalefet partilerine yaptığı katkıları Türkiye biliyor. 
- Peki, Kılıçdaroğlu seçilir mi? 
+ Yürekten desteklenir, kazanamaz diyerek yıpratılmazsa fark atarak kazanır.
- Hayırlısı olsun o zaman. 
+ Sağolun.

"DEPREM LİSE VE FAKÜLTESİ’ KURULMALI

Uzun süredir tekrarladığım 'lise ve deprem fakültesi" kurulmalı önerimi tekrarlıyor ve kamuoyundan destek bekliyorum. 
Şimdiye kadar bu önerime destek vererek köşelerine taşıyan Hürriyet yazarları Yalçın Bayer- Hande Fırat'a ve ekrana taşıyan TV100 Ankara Temsilcisi Deniz Gürel'e teşekkür ederim. 

Arasında benim de olduğum çok kişi, bir akrabasını, bir tanıdığını depreme kurban verdi. Son depremde gösterdiki deprem olgusu başlı başına bir güvenlik sorunumuz. Güvenliğin de ötesinde bu topraklar için yaşamsal önemde. Bu coğrafyada sosyoloji, tıp, psikoloji, tarih öğrenecek çocukların öncelikle hayatta kalması gerekiyor.

Müstakil ‘deprem lise ve fakültesi’ kurulmasını öneriyorum. Yapıların depreme tepkisinden, depreme dayanıklı tasarımlara, arama ve kurtarmalara...

Profesyonel cihaz ARGE’sine kadar profesyonel, sadece deprem üzerine yetişmiş insanlara ihtiyacımız var. 



Sayfa Adresi: http://www.turktime.com/yazar/chp-den-demec-geldi-kemal-bey-masanin-ayak-isleri-sorumlusu-degil-masa-oy-cokluguyla-da-/7217