Dolar, avro, altın aldı başını gidiyor.
Nereye kadar gider gidiyor bilen filanda yok.  
Bilen bilmeyen almış eline kalemi kağıdı hesap yapıyor.
Parası olan da konuşuyor, parası olmayanda.
Herkes bir hesap içerisinde ama herkesin hesabı bir başka.
Kimi toplu ulaşım kartına gelecek zammın korkusunda, kimisi havaların soğuması ile birlikte artacak olan faturaların derdinde.
Tabii sanayicisi, üreticisi de aldığı malın yerine koyamayacağı malın peşinde.
Döviz yükseldikçe kabul etsek de etmesek de 7 den 77 ye hepimiz bir şeyleri hissediyoruz.
Ama hissettiklerimizin hiçbirinin tatlı bir şey olmadığını iddia edebiliriz.
Hissettiklerimiz acı mı acı.
Peki seçimler Sayın Cumhurbaşkanımızın her fırsatta altını kalın çizgilerle çizdiği gibi zamanında yapılacak olsa da.
Veya muhalefetin ısrarla inatla söylediği gibi daha erken tarihle yapılacak olsa da, ülke böylesine cayır cayır yanarken kim kazanıyor?
Fakirinden zenginine, emeklisinden iş adamına dolar avro böyle yükseldikçe Türkiye’de en fazla yüzde beşlik bir kesim zil takıp oynayabilir.
İnanın öyle Türkiye’nin Başkenti Ankara’da ya da mega şehir Dünya şehri dediğimiz güzel İstanbul’da değil Anadolu’nun garip şehirlerinde sokaklarında çay sohbetlerinde herkes doların fırlamasını konuşuyor.
Anadolu insanı doları niye konuşuyor?
O kadar açık ve net ki.
Anadolu insanı için tavuk yeminden, ekmek yaptığı ununa karnını doyurabileceği başka bir şey var mı ki?
Yeme her gün zam, una her gün zam. 
Sonra Bakanlarından müfettişlerine herkes alarma geçip market market etiket kontrolünde.
Neymiş efendim “Yumurta niye zamlanıyormuş?” 
Beyefendiler öğreneceklermiş. 
Anadolu’nun çay sohbetlerinde işte bunun için dolar konuşuluyor.
Bu dolar hesabı bazen kanıma dokunuyor.
Ülke “yerli ve milli” diyerek göklerden denizaltına tarih yazarken bizim para birimimiz bizim haberimiz olmadan Türk lirasından dolara mı geçti yoksa?
Bizim insanımıza bunu kim konuşturuyor?
Bizim insanımızın cebinden sonra çenesine ardından da rüyasına dolar kabusunu kim soktu?
Niye ama niye dolarla yatıp dolarla kalkıyoruz?
Dolar içimizde beyler içimizde.
Acı acı hissettiğimiz o şey var ya işte onun adı dolar.
Bu güzel ülkeye yazık ediyorsunuz.
Bu cennet vatana haksızlık ediyorsunuz.
Çocuklarımızın torunlarımızın geleceğine duvar döşüyorsunuz.
Dolar yükselirken, ekmeğimize simidimize çayımıza çorbamıza zam üstüne zam gelirken zamlar iktidar muhalefet seçmez.
AK partiye gönül veren oy veren milyonların da canı yanar. Yanıyor da.
Yedi düvelle mücadele edip Amerika’dan Afrika’ya ülke ülke dolaşan Cumhurbaşkanımıza en büyük haksızlığı ve taşı siz koyuyorsunuz.
Bu işi anketlerle, söyleşilerle çözemezsiniz.
Bizim insanın bir canı yanar. Bir de cebi.
Hala Polyannacılık oynayanlar kendinizi kandırmıyorsunuz, sizi siz yapan Reis’e çelme takıyorsunuz.
Bu gidişle nereye gidersek gidelim.
Seçim ne zaman yapılırsa yapılsın.
Eğer seçimlere giderken bu milletin tüm kesimlerinin cebine dolar değil onları kandıracak Türk lirasını koymaz iseniz faturası çok acı olur.
Bunu da bir yere yazın.  
Son günlerde herhalde ekranlarda insanlardın gözünün içine baka baka “Dolarla mı maaş alan” Damat beyin her gün kulakları çınlatılıyor.
Yazık. Çok yazık. Tarihi hata.
Dolarla maaş alsak da bu milleti kurtaracak çıkış noktası samimi yönetimdir.