MUHAL
M. Kürşat Türker

 

 

                                                                Yaklaşık olarak 6 aydır muhalefet üzerine yazı yazma fikrine sahip olmama rağmen, vicdani sebeplerle uzun süreli bir ertelemeye mecbur bırakıldım.., Ülkede ortalama haftalık  8 bin kadar köşe yazısının yaklaşık 5 bin kadarı Chp ve KK üzerine olduğundan ve bu yazıların da hemen tamamı yermek, aşağılamak ve ötelemek maksadı taşıdığından gönlüm bir eleştiri yazı yazmaya el vermiyordu.., Ancak son dönemde nispeten yazarların bir kısmı;  ülkeyi aslında KK 'nun yönetmediği ve zaten asla iktidar olma kaygısı taşımadığı gerçekliği ile yüzleşmeye başladığından şu aralar bu yazıyı yazmak yönünde bir fırsat yakaladım..

 

MUHALEFET  : 

 

1- Kadrolu ana muhalefet partisi niteliğindeki yeni CHP'nin istifa geçirmez lideri KK'nun varlığında mevcut iktidarın süreğenliğine sekte vuracak bir oluşum ve sonuç beklemek rasyonel değildir.., KK, esasında Ak partinin seçim başarısının teminatıdır ve efsanevi lider için de seçim dönemlerinin en eğlenceli meşgalesidir.. Önümüzdeki süreçte erken ya da geç olsun herhangi bir genel seçimdeki olası büyük oy kayıplarının önündeki kudretli engel de KK'dur ..!

2- KK 'nun varlığı dolaylı yoldan HDP'nin de barajı geçmesinin teminatıdır.. Özellikle Haziran 2015 seçimlerinde şehirli ve tahsilli olup, CHP dışında bir partiye ne olursa olsun oy vermemiş kitle içerisinde artık KK tahammül sınırı aşılan bireylerin alternatifi HDP olmuştur.., Her ne kadar HDP mevcut oy oranı ile Türkiye partisi olma fırsatını tepmiş ve etnik kimlik siyaset çarkını yağlamayı tercih etmiş olsa da bu oyların azımsanmayacak miktarının kalıcı hale gelmesinin nedeni de KK'nun CHP genel başkanlık koltuğunun hiç yağlanmamış olmasıdır ..!

3- KK'nun başkanlığında 11 yıllık süreçte iklim değişikliğine bağlı olarak küresel ısınma nedeniyle atmosferik sıcaklık artarken, " İtibardan tasarruf olmaz"  şiarıyla memleket borcu ve cari açık sıçrayarak artarken, işsizlik ve gelir dağılımındaki adaletsizlik katlanarak artarken CHP 'nin oy oranında artış olmamasının yegane sorumlusu da KK'dur..!

4- Sonradan kurulan ve kurulacak olan herhangi bir siyasi partinin iktidardan değil de muhalefetten oy koparma hevesinde olmasının müsebbibi de  KK'dur..!

5- Diğer partilerden mitoz bölünmeyle ayrılan ve kendisine savrulacak ideal bir yer bulamayan yeni partilerin de yok olma anksiyetesini yenmelerinde en büyük yardımcıları da KK'dur ..!

6- Partiyi sağa kaydırayım derken kendisini soldan aşağıya yuvarlama riskini göze alan KK'nun bundan sonraki süreçte sarılacağı tek dayanak darbecilerin eseri olan Siyasi partiler kanunu ve delege sistemidir..!

 

                   Yukarıda bahsettiğim unsurlar neticesinde KK hakkında aşırı ve zorlayıcı eleştiriler yaptığımı düşünenlere , Türk siyasetinde;  siyasi partilerin ve liderlerinin varlık dayanağı olan " Toplumsal amnezi  ( Kitlesel hafıza kaybı) " hastalığından muzdarip olma ihtimaline binaen bir hatırlatma yapmak yerinde olur ; 17 ağustos 2020 tarihindeki CHP fikriyatında deprem etkisi yapan sözler halen daha partililerin dimağındadır ; " " Abdullah Gül'den neden bu kadar korkuyorlar ..? " Halen daha CHP'ye oy ve gönül verenlerin entelektüel duyarlılığını, zekasını ve tecrübelerini anlamaktan aciz kalmış, CHP'nin kuruluş ve mücadele tarihinden bihaber bir kişinin hangi amaca hizmet ettiği fazlasıyla tartışmalı cahilce bir söylemi olduğunu söylesem en naif yorumu yapmış olurum zannedersem.., Ez cümle Kemal Kılıçdaroğlu önderliğinde iktidar olmayı bırakın,  buna heves edilmesi dahi muhaldir..!



Sayfa Adresi: http://www.turktime.com/yazar/muhal/6566