Mancherter ve Napoli’den Sonra Tebriz veya Cidde İle Oynamak
Bülent Kuşoğlu

Olayları izlemekte ve puzzle’ın parçalarını birleştirmekte çok zorlandığımız günleri yaşıyoruz. Medya hiç yardımcı değil. Tam tersine kafaları karıştırmak, belli bir yere yönlendirmek için elinden geleni en profesyonelce şekilde yapıyor. Halbuki Türkiye çok sorunlu, sıkıntılı günler geçiriyor. Medyanın ne olup bittiğini bir ayna gibi halka, kamuoyuna gösterebilmesi gerek…
Yıllar önce Orgeneral Tuncer Kılınç, gerekirse doğuda yer alabileceğimize dair bir laf etmişti de ertesinde kıyamet kopmuştu. Şimdi tek yetkili Cumhurbaşkanı bu kaçıncı defadır bilmem, Şanghay Beşlisi’ne girmekten bahsediyor… Kimse bir ülkenin Cumhurbaşkanı bu tür laflar edemez demiyor yada diyemiyor. Ancak eminim bunlar bir yerlerde not ediliyordur.
Diğer taraftan AP ve AB tarafından demokrasi, özgürlükler, insan hakları, ifade ve basın özgürlüğü gibi nedenler gösterilerek ciddi ciddi yaptırım uygulanması eşiğine gelmişiz, kimsenin umurunda değil. Hadi hak, hukuk umurumuzda değil, bu ülkenin Beşiktaş veya Fenerbahçe’si Napoli veya Manchester’den sonra Tebriz veya Cidde ile yapılacak maçlarından heyecan duyar mı sanıyoruz?
Geçen hafta Milli Savunma Bakanlığı bütçesi görüşülürken Bakan Işık’a 15 Temmuz gecesi darbe yapmak üzere kaç askerin tüm Türkiye’de sokağa çıkarıldığını sordum. Bilemediğini söyledi. Darbeye karıştığı iddiasıyla alınan generallerin sayısını verdi. Israr ettim bilemediğini söyledi. Halbuki bilmemesi mümkün değil. Darbe teşebbüsünün o ilk günlerinde yazılmıştı bile. Sonradan unutturuldu. Toplam 2-3 bin askerden fazla değil tüm Türkiye’de… 450 bin askeri olan TSK 2-3 bin askerle darbe yapacak? Bir az garip bir durum. Açıklanması gereken çok şey var…
Arkadaşlarımızdan aldığım bilgiye göre, TBMM’de kurulan Darbe Komisyonu rapor yazmaya başlamış. Ancak hala darbeyi yaptığı iddia edilen ve cezaevlerinde olan subay ve generallerle görüşmemişler. Düşünebiliyor musunuz, darbe teşebbüsünü araştırma komisyonu kuruyorsunuz ve bu komisyon darbeci subay ve generallerle görüşmüyor. Görüştürülmüyor. Ama rapor yazıyor…
Hazır düşünmüşken bir kez daha düşünün; Rusya, İsrail gibi ülkeler darbeyi önlediklerini iddia ediyorlar, ABD veya İngiltere’nin darbeci olduğu iddia ediliyor. Kendi ülkenizin subayları darbeci ise demokrasiniz için çok kötü ama darbecileriniz başka ülkelerin adamı ise durum felakettir. Hele bazı ülkelere Hükümet olarak borçluysanız… Biz o durumu yaşıyoruz…
Ancak durumu buna rağmen görmek, bilmek istemiyoruz. Devlet mi, başka bir güç mü emin değilim ama bir şey bir şeyleri gizliyor… Mantıklı, makul düşünmesini de unuttuk…
Ekonomide geldiğimiz nokta gerçek anlamda bir felaket öncesi durum. Bir ayda döviz yüzde 15’e yakın artmış. Devalüasyon oluyor. Yakında her şeye zam gelecek. Her tarafta dükkanlar, iş yerleri kapanıyor. İşsizlik rekor seviyeye ulaşmış. Tüm ekonomik dengeler alt-üst ve kimse şikayetçi değil. Kalkınma Bakanı Elvan’a hala saf liberal politikalarla kamu harcamalarını artırarak OVP ve Bütçe yapıyorsunuz, ne zaman kamu bölgesel ve selektif konularda yatırımcı olarak devreye girecek dedim haklı olduğumu söyledi. Peki bu OVP ve Bütçeyi kim yapıyor?
Ülkenin ekonomisi, dış politikası, iç siyaseti, toplum barışı, devlet kurumları, hukuk yapısı çökmüş kimse farkında değil. Çocuklara tecavüz ettiği iddia edilen veya en azından çocuk yaştakilerle evlenmiş 4 bin kişiyi af etme konusunu şiddetle tartışıyoruz. Hükümetin bu karmaşada getirdiği çözüm bu…
Hep beraber son kez düşünelim…
Napoli ve Manchester’ı bırakıp Tebriz ve Cidde ile oynamaya razı mıyız?



Sayfa Adresi: http://www.turktime.com/yazar/mancherter-ve-napoli-den-sonra-tebriz-veya-cidde-ile-oynamak/5288