Kardeşim
Bülent Kuşoğlu

Ben sanki Erdoğan’ı çok seviyorum…

Sanki iktidar olmak istemiyorum…

Sanki Recep Tayyip Erdoğan’ın suçlu ve psikolojik olarak normal olmadığına inanmıyorum…

Sanki Türkiye’de olan bitenin ne kadar anormal olduğunun farkında değilim…

Sanki Güneydoğu’nun beceriksiz bir Hükümetçe kaderine terke edildiğinin bilincinde değilim…

Ama bana sitem edenleriniz var. Sanki ben iktidardan kaçıyormuşum gibi… Sanki bu gün iktidar kapıları ardına dek açılmış da ben reddetmişim gibi konuşanlar var. Sanki yüzde 50’ye yakın oy almış iktidar parlamento çoğunluğunu veya halk desteğini kaybetmiş gibi… Sanki iktidarın meşruiyetini kaybetmediğini ben bilmiyormuşum gibi…

Baylar, bayanlar eğitim seviyesi çok düşük olan bir ülkede yaşıyoruz. Toplumun okumadığının farkında değil misiniz? İktidar meşruiyetini kaybetti ama henüz oy ve parlamento desteğini tümüyle kaybetmedi. Demokrasi kurallarına o uymuyor ise ben uymak zorundayım… 

Sizin, bizim için çok önemli olan, Hükümetin değişmesini gerektirecek kadar önemli gördüğümüz konuların toplumun önemli bir kesimi için çokta inandırıcı bulunmadığının farkında değil misiniz?

Belki de toplumun önemli bir bölümünün olayın farkında dahi olmadığı gerçeğini görmüyor musunuz? Demokrasi sabır ve tahammül rejimidir, neden bir az daha sabır etmiyorsunuz?

Peki, ben hemen bugün iktidar olmalıyım. Nasıl olacak bu? Bende mi meşru olmayan yollara baş vurayım? Parlamentoyu terk etmemi neden istiyorsunuz? Ben bu oyunu oynamıyorum demem neden avantajıma olsun? Fezlekelerin okunmasını temin etmem, bir aykırı kanun tasarısını 3 gün bekletmem, itirazlarımı dillendirmem dahi kazancım değil mi? Anayasa Uzlaşma Komisyonunda olmam ve mücadele etmem istedikleri gibi bir anayasa yapılmasına engel oldu. Fena mı oldu? Oysa her gün 3 öğün ayrıl demiş vatana ihanetle suçlamıştınız beni…

Bak değerli kardeşim; Demokrasi sabır ve tahammül rejimi ve bu iktidar da 2013 Mayıs’ından beri çok keskin bir şekilde düşüşte… Ekonomisi, siyaseti, algısı, her şeyiyle düşüşte… Görüyorsunuz bu düşüşü değil mi? Neden bu düşüşün tamamlanmasına müsaade etmiyorsunuz? Neden bu iktidarın ömrünü tamamlamasına izin vermiyorsunuz? Şunu söylüyorsanız anlarım; “Onların düşüşünü bekliyorsun ama ülke düşüyor, görmüyor musun?” Bunu anlıyorum da halk desteği olmadan, halk onları yeterli seviyeye kadar indirmeden ne yapmamı istiyorsunuz anlamıyorum…

Ben diyorum ki bu ay sonundaki seçimlerde çok önemli bir oy kaybına uğrayacaklar, erken seçime gitmek mecburiyetinde kalacaklar. Erken seçim olmasa da Cumhurbaşkanlığı seçimi sonrası seneye zaten genel seçim var. Ekonomi ve diğer unsurlar zaten kötüye gidiyor, kaybedecekler… Bak daha düne kadar burnundan kıl aldırmayan mağrur Başbakan, 3 yıl kuralından da, Cumhurbaşkanlığı adaylığından da vazgeçmiş durumda… Tek derdi kendini kurtarmak… Daha beter olacak… Neden benim demokrasi dışına çıkmamı ve onun bitiş sürecini hızlandırmamı istiyorsunuz ki, bu onun için kurtuluş olur görmüyor musunuz?

Yalnız bir sorun var; Artık siyasi ömrünün dolduğunu gördüğü gibi kişisel ve ailevi prestijinin de yok olduğunu o da gayet iyi biliyor. Yalnız değil… Gitmemek için her şeyi, ülke, demokrasi ve toplum için tehlikeli olan her şeyi yapar. Yapabilir değil, yapar ve yapıyordur… Dikkatli olmalıyız, toplumla olmalıyız, Kardeşim… Bundan sonraki süreç çok sıkıntılı, çok zor, Kardeşim



Sayfa Adresi: http://www.turktime.com/yazar/kardesim/4087