Türkiye’nin yanında başta, Almanya, Danimarka, Japonya, İsviçre, Fransa, ABD, İngiltere, İsveç, İtalya, Rusya, Hollanda, Avusturya, Belçika ve Yunanistan Ağırlıklı olmak üzere tam 36 ülkeden izlenen bir haber portalı Turktime.

Turktime’ın okunma oranı etkili bazı gazetelerin tirajlarının 2 katına ulaştı.

Arkasında kesinlikle hiçbir güç odağı, maddi ve manevi destekçisi olmayan bir medya kuruluşu Turktime.

Bilgisayarı açıp kapatmayı bilmediğim bir dönemde, elden düşme bir bilgisayarla kurdum Turktime’ı…

Bilgisayardan o kadar anlamıyordum ki, tüm haberleri tek tek yazıyordum.

Yani, kopyala yapıştırı bile bilmiyordum.

Beni yakından tanıyan bir kaç kişinin dışındaki arkadaşlarımız gülüp geçtiler.

Bana moral veren birkaç kişi de 3-4 hafta sonra yanımdan çekildiler.

Muhtemelen, “buradan bir halt olmaz” dediler.

“Canları sağolsun” deyip yola devam ettim.

1 sene öncesine kadar da hep yalnızdım.

Ersin Tokgöz; dostluğu, yazı ve ropörtajlarıyla Turktime’a büyük renk getirdi.

Dışarıdan görünenin aksine büyük bir yüreği var Ersin’in.

Tabi, müthiş de kalemi.  

Erol Tümayer, Turktime için koşturdu, emeklerini unutamayız.

Yaklaşık 1 ay önce de TRT kökenli Arslan Işıldak aramıza katıldı.

Arslan gibi çalışıyor. Ondan da umutluyum.

Yalçın Malgil’i zaten tüm medya tanıyor.

Yazılarıyla Turktime’a güç verdi.

11 sene Hürriyet’in 1. sayfasını yapan usta yazar Kenan Sönmezler’in yazılarına çok kızanlar olduğu kadar, ciddi bir hayran kitlesi de var.

Şahnaz Çakıralp, aramızdan rüzgar gibi geçti.

İyi niyetli ama çok tembeldi Şahnaz Hanım.

Yazılarına son vermek zorunda kaldık.

Kendisine teşekkür ederiz.

Usta kalem Fatih Altaylı, 8 ay Turktime’da yazdı.

Turktime okuyucuları tam anlamıyla Altaylı’yı bağırlarına bastılar…

Altaylı’nın yazıları büyük yankı yapınca, bazı unsurlar gazetecileri devreye sokarak bize aba altından sopa göstermek istediler…

Daha büyük sopayı görünce de sustular…

Bize reklam vermeye hazırlanan bir büyük firma, Altaylı’nın yazılarında bir gazetenin yayın yönetmenine haksızlık ettiğini, bizim de buna seyirci kaldığımızı bahane ederek, reklam teklifini geri çekti.

Güldük.

Lafı çok uzattık.

Velhasıl, 5. yılımıza girmek üzereyiz.

Atatürk ilkelerine bağlı, bu milletin manevi hassasiyetlerine saygılıyız.

Daha doğrusu bu toplumun ortalama insanıyız.

Sıradan da diyebilirsiniz.

Hakkı geçenler haklarını helal etsinler…

Bilmeden, kırdıklarımız olduysa onlardan da özür dileriz.

Türkiye’yi ve içindekileri seviyoruz.