röportajı yapan arkadaş "gazetecilik heyecanına ne oldu" diyor. arkadaşım, ne gazetecilik heyecanı. heyecanlı gazeteci Metehan Demir'in heyecanının yalan haber yazmamasına rağmen başına ne işler açtığını hepimiz gördük. açıkça dendi ki patronlar tarafından, boşverin heyecanı, ürkütmeden gastecilik yapın. şimdi kim nasıl heyecan duysun da haber yapsın?

Tebrikler TURKTİME... Yine kapalı kalmış bir kapıyı araladınız.

Sevgili Emin Bey, siz Bugün'e değil, Tercüman'a yakışırsınız. Milliyetçi çizginiz, cesaretiniz eminim Tercüman'da daha farklı yansıma bulur. Kurtarın kendinizi bu AKP gazetesinden ve yuvanıza dönün. Ve Tercüman'ı el birliği ile eski günlerine döndürün.

Ben Çölaşan hakkında yazdığınız yazıyı okumamıştım. Açıkçası pek Bugün okumam. ama bu röportajdan sonra merak ettim ve arşivden buldum ve kanım dondu. daha neler neler duyacağız kim bilir.

dEMOKRATİKLEŞME NEREYE GİDER GİTSİN, BİZİM BASIN DAHA GERİYE GİDER. ÇÜNKÜ BASININ AĞABABALARI DEMOKRATİK GELİŞMELERİ DE KENDİ CEPLERİNİ DOLDURMAYA GÖRE UYARLAMAKTA ZORLUK ÇEKMEZLER.

Yakında Turktime'ın piyasaya çıkarmadığı iplik kalmayacak medyada. her röportaj ibret vesikası halini alıyor. devamını bekliyoruz...

Kemal Ilıcak bir çizgi koymuştu, hedef belirlemişti ama ondan sonra gelenler, ne karısı ne oğlu ne diğer tercümancılar bu çizgiyi bırakın devam ettirmek, yanına bile yaklaşmadılar. hey gidi Kemal abi. allah nur içinde yatırsın. umarım kemiklerin sızlamıyordur.

ben neden hiç ak partinin aleyhinde olan bir yazınızı hatırlayamadım emin bey? ne zaman yazdınız? biz neden göremedik? bugün'de ak parti'ye karşı yazmak yürek ister. var mı yürek?

Tercüman geçmişin mirasını taşımıyor tabi. ama Hürriyet taşıyor mu? yada hangi gazete eskinin mirasını bu güne getirebildi. herkeş şimdi köşe dönme yayını oldu. tek işlevleri bu. oysa basın çok daha başka amaç için var. daha doğrusu vardı.

BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ KONUŞULURKEN, SANSÜR LANETLENİRKEN, SADECE PATRONLARIN YADA SİYASİ ÇEVRELERİN BASKILARINA BAKIP KÖŞE BAŞI GAZETECİLERİN BİRBİRİNE KOYDUKLARI AMBARGOLARI DA KONUŞMANIN SIRASI GELDİ ARTIK. YILLARDIR MEDYANIN İÇİNDEYİM, BENZER ONLARCA OLAY BİLİYORUM. DAHA BU NE Kİ? AMA KÖRLER SAĞIRLAR BİRBİRİNİ AĞIRLAR MANTIĞI HAKİM OLDUĞU İÇİN KİMSE KİMSEYİ AÇIK ETMİYOR. MASKELERİN HEPSİ DÜŞMELİ.

Başka gazetenin yazarının patronunuzun annesinden daha fazla korkutması bu işin arkasında daha komlike şeylerin olduğunu gösteriyor.

keşke yazılarınızdan o gün de vazgeçmeseydiniz. keşke ılıcak'a gösterdiğiniz dik duruşu o zaman da gösterseydiniz. ama çok ilginç bir olay. şaşırdım gerçekten

emin bey merak ediyorum. haklı olduğunuz bir konuda yazmaktan vazgeçmeniz daha az mı lekeleyici bir davranış?