YORUMLAR
Toplam 12 yorum var. Onay bekleyen yorum yok.
Halim SELİM 25 Eylül 2008 Perşembe 

Elbette bu Türk-İslam katliamları bilinen katliamlar, Soykırımcı Ermeni çetelerin yaptığı bilinen soykırımlardır. Peki ya bugün için bilinmeyenler. Bu katliamlar gibi Anadolu’nun bağrında yüzlercesi var. Ama bu katliamları sürekli yeni nesillerimize anlatmamız lazım. Sahte belgelerle Dünya kamuoyunu yanıltan Ermeni diasporası devamlı sahte belgeleri yayınlayarak kamuoyu oluşturuyorlar. Bizim dış ülkelerdeki temsilcilerimiz başta olmak üzere devlet yetkililerimiz bu konuyu yeterince önemsemediklerinden olsa gerektir bayağı da başarılı olmuşlar. Ne hazindir ki yüzde yüz haklı olduğumuz bir davayı dünyaya anlatamıyoruz. Bunda gaflet yoksa ihanet vardır diye düşünüyoruz. Son yıllarda Şehit edilen yüzlerce dışişleri görevlilerimize rağmen bu ağır aksaklık hala devam ediyor. Bu konuyu gündeme getirdikleri için BUGÜN GAZETESİ’ne ve TÜRKTİME SİTESİ’ne teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bu belgeyi Bay “Pamuk”çuk’ların ve Sayın Volkan Vural’ın ve hala Halkın sesini dinleme erdemini gösteremeyenlerin, hala gaflet uykusunda olanların gözlerine sokulmasını istiyoruz. Ki gözleri açılsın ve bu katliam gibi Anadolu coğrafyasında Ermeni çeteler tarafından hunharca katledilen yüzlerce Müslüman Türk katliamlarını öğrenip uykularından uyansınlar artık. Şehit Dede ve ninelerimize Allah rahmet eylesin. TÜRKTİME Sitesindeki Dostlarla paylaşmak istediğim ÖNEMLİ KONU: Bu ülkede öyle idareciler var ki; ihanete varan gafletleri ayyuka çıkmıştır. Örneğin, MUĞLA İli, Marmaris İlçesi’ne bağlı bir belediyede Büyük Osmanlı Türk Hükümdarı MUHTEŞEM KANUNİ SULTAN SÜLEYMAN HAN için yaptırdıkları Kanuni heykelini sırf Yunanistan karşı çıkıyor, turizme zarar verir gerekçesiyle bir depoya kilitlemiştir. Kanunin doğduğu il olan Trabzon’daki “Muhteşem Kanuni Sultan Süleyman Vakfı” tarafından bu heykelin kendilerine verilmesi halinde büyük bir şerefle Trabzon’un en güzel yerine koyma taahhüdü ile bu heykelin vakıflarına verilmesini resmen istemelerine rağmen uzun yıllardır henüz sonuç alamamışlardır. Özgür Basınımızın ve Devlet yetkililerimizin uzun zamandır süren bu üzücü olaya el koymasını bekliyoruz.

Yorumu oyla      18      10  
SON SÖZ 25 Eylül 2008 Perşembe 

reis-i cumhurumuza ithaf olunur... son ermenistan gazisi

Yorumu oyla      18      10  
25 Eylül 2008 Perşembe 

zaten biliniyordu editörcüm.

Yorumu oyla      18      10  
Abuzer Abbas 25 Eylül 2008 Perşembe 

"tarihçi" müstear adıyla yazan kardeşim, kendini boşuna yorma... Bilmiyor musun, "hepimiz Ermeniyiz"... Allah şehitlerimize rahmet eylesin...

Yorumu oyla      18      10  
tarihçi 25 Eylül 2008 Perşembe 

Bu takrirde de Ermeni doktorlarından değil İngiliz doktorlarınnın refaketinden bahsedilmektedir. Lütfen vur deyince öldürmeyelim. Kanıtlayamayacağımız şeyleri yazmayalım. Yazdıklarımızın kaynaklarını da sağlam verelim.

Yorumu oyla      18      10  
tarihçi 25 Eylül 2008 Perşembe 

Demek istediğim şu belgeler çok önemli. 27 Mayıs 1921 tarihinde böyle bir olayın meclis zabıtlarında olması mümkün değil. Çünkü Meclis 19 Mayıs 1921 tarihinde oturum yaptıktan sonra dokuz gün çalışmamış, 28 Mayıs 1921 tarihinde oturum yapmıştır. 28 Mayıs 1921 tarihli oturumda Edirne mebusu Şeref ve Faik Beylerin verdiği takrir Malta sürgünleriyle ilgilidir ve Ermeni doktorlar değil İngiliz doktorlarla ilgilidir. Verilen TBMM Başkanlığına verdikleri takrirdir.

Yorumu oyla      18      10  
tarihçi 25 Eylül 2008 Perşembe 

Bu bilgiyi daha önce duymadım. Ama eğer Ermeni doktorların gözetiminde yapıldığının belgeleri varsa müthiş bir olay. Bunun belgesi olmasa bile Ermeni zulmünü anlatan bir sürü belge mevcut. Ama bunu dünyaya nasıl anlatacağız. Bütün sorun burada.

Yorumu oyla      18      10  
tarihçi 25 Eylül 2008 Perşembe 

Emeklerini bu yönde harcasalar sanıyorum sesimizi dünyaya daha iyi duyurabiliriz. Bir İngilizce gazete veya İngilizce televizyon Amerika'da, Avrupa'da izlenebilecek. Herhalde sesimizi daha iyi duyururuz.

Yorumu oyla      18      10  
tarihçi 25 Eylül 2008 Perşembe 

Türkiye Cumhuriyetini kuran ulu önder Atatürk basına çok önem vermiştir. Kurtuluş mücadelesine başlarken de, Büyük millet meclisi kurulmadan hemen önce bir gazetenin kurulmasına öncülük etmiştir. Bu gazete Hakimiyet-i milliye gazetesidir. Bizim yöneticilerimiz de köşe döneceklerine, yardım paralarını iç edeceklerine bu yönde bir çalışma yapabilirler. Dünyada ses getirecek bir medya gücü oluşturabilirler diye düşünüyorum.

Yorumu oyla      18      10  
tarihçi 25 Eylül 2008 Perşembe 

Sabah gazetesi Sermaye Kurulu'na devredilmedin önce bir Sabah gazetesi muhabiri benim Ermeni konusunu incelediğimi öğrenmiş ve sormuştu, Ermenilerle ilgili soykırım varmı. Böyle bir bilgiye rastladın mı. Ama sormadığı soru şuydu. Ermeniler tarafından katledilen Müslüman varmı. Böyle bir bilgiye rastladın mı. İşte basınımız.

Yorumu oyla      18      10  
tarihçi 25 Eylül 2008 Perşembe 

Ülkemizde bile basını ele geçiremediğimiz bir gerçektir. Yazarların çoğu ya Ermenilerin maduriyetinden, ya da Ermenilerin katledildiğinden bahseden bir Türk medyası içindeyiz. Ama bu yazarlar kaynak göstermemektedirler. Sadece duyduklarını yazmaktadırlar. Dünya basını da bunları yazamaz, çünkü dünya basını da Ermeni diyasporasının emrindedir.

Yorumu oyla      18      10  
Cem 25 Eylül 2008 Perşembe 

Bu olayı Aytun Çıray bey sanıyorum önceden yazmıştı, Cumhurbaşkanının ermenistan ziyareti üzerine..Bu olay dünya basınına aksetmeli..

Yorumu oyla      18      10