Baykal istediği kadar bağırsın, inandırıcı olamıyor, insanlara güven telkin edemiyor ve bu gidişle de edemeyecek. Baykal’ın sözlerini okuyan insanlarımızdan “bugün gazetelerde başka ne var ne yok?” diye baktıklarında, Baykal’ın deyimiyle “yandaş medya”da kendi partisi hakkında bir haber var. Kimse bu haberin, asparagas olduğunu iddia edemez; haber bir mahkeme haberi ve çarpıtılması halinde “adamın defterini dürdürecek” bir haber; Ankara 21. Asliye Mahkemesi'nde görülmekte olan Emir Emin Kalyoncu'nun, "CHP'den ihraç işleminin iptali" davasında, 1 yıldır mahkemenin istediği belgeleri göndermeyen CHP sonunda "davalık" oldu. CHP'nin tutumu Mahkeme Hakimi Metin Tüzün'ü çileden çıkmasına yol açtı ve sonunda CHP hakkında suç duyurusunda bulunuldu./ Ankara 21. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin suç duyurusu üzerine Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP hakkında soruşturma başlattı. Soruşturma sonucunda dava açılması halinde, yargı tarihinde ilk kez bir parti "mahkemeyi oyalamaktan" sanık konumuna düşecek. Şimdi Sayın Baykal’ın başında bulunduğu CHP’nin Yargı karşısındaki bu pozisyon alma tavrını okuyupta Baykal’ın çağrılarını ciddiye alacak savcı olur mu, bence olmaz. Ama, inancım odur ki, Sayın Baykal’ın çağrıları dışında olayın ciddiyetini, seyrini, bağlantılarını düşünen Cumhuriyet Savcıları, zaten olaya el koymuş bulunuyorlar, hem de günler öncesinden. Sayın Baykal, yandaşlarını tatmin için yanlış yerde prim arıyor.